İkİ ŞekeR

1.4

Aynada kendime bakarken kocaman esnedim. Tipim kaymıştı. Dün gece heyecandan uyuyamamıştım bir türlü. Evet Utku bana hala açılmamıştı ama dün tüm gece dibimdeydi. Ben dansa kalkınca kalkıyordu oturunca oturuyordu. Tuvalete giderken bile benimle gelip kapıda beklemişti. Çok tatlıydı. Bugün onlarla görüşmeyecektik ama Utku herhangi bir adıp atıp beni görmeye çalışacak mıydı merak ediyordum. Yüzüme hafif bir makyaj verip insana benzedikten sonra üzerimi giyinip evden çıktım. Bugün biraz buz pateni yapacaktım. Uzun zamandır yapmıyodum ve acayip özlemiştim. Sınavlar da bitmişken kafamın dağılması iyi olurdu. Girişte ücreti ödeyip patenlerimi giydim. Eşyaları dolaba kaldırırken çalan telefonla çantamdan çıkarıp açtım.

"Alo efendim Kumsal" arkasından sesler geliyordu. "Garajdayım gelsene. Utku falan da var" sırıtarak tavana kaldırdım kafamı. "Paten yapmaya geldim ben." arkadan "ne pateni" sesi gelse de devam ettim. "Bugün pek modum yok" Kumsal beni sanırım hopörlere almıştı. Yoksa Utkunun pateni duyması ve sorgulaması imkansızdı. "Yaa neden?" diyen Kumsala kıkırdamamak için zor durdum. "Akşam konuşuruz" birkaç mırıltıdan sonra "Bir dakika bekle" dedi Kumsal ve hışırtılar geldi.  "Çıktım Utkuların yanından. Rol yapıyordun de mi? Moralin iyi" sırıttım. "İyiyim iyiyim. Çaktırma sakın. Utku meraklansın" kıkırdadı. "O iş ben de patron" sırıtarak telefonu kapatıp dolaba koydum. Utku acaba bir tepki verecek miydi bu duruma? Buzun üstüne çıkıp kaymaya başladığımda gülümsedim. Küçüklüğümden beri kayıyordum ama son zamanlarda sık gelemez olmuştum. Gerçekten insanın vakti olmuyordu. Burası eve de uzaktı. Yola vereceğim zamanı test kitabımın başında oturarak çürütüyordum. Aynen gençlik çok güzel. Uçuyoruz.

Bir yarım saat 40 dakika paten yaptıktan sonra ortada durup etrafımda dönerek çevredekileri izlemeye başladım. Bazıları sevgilileriyle gelmişti. Bazıları kenara tutuna tutuna ilerlemeye çalışıyordu. Bazıları videolar çekiyordu derken ilerden bana doğru gelen kişiyle duraksadım. Utku patenlerinin üzerinde bana doğru kayıyordu. Yanıma geldiğinde kollarımdan tutarak kendini durdurdu ve ikimiz de pistin ortasında o benim kollarımdan tutarken öylece dikildik. "Ne işin var senin burda?" diye şaşkınca sorduğumda yüzümü inceliyordu. "İyi misin?" gülümsedim. "İyiyim" elini yanağıma koyduğunda yanağımı avucuna yasladım. "Kötüyüm demiştin Kumsala. Ne oldu?" kaşlarımı kaldırdım. "Sen nerden biliyorsun?" bakışlarını benden kaçırırken boğazını temizledi. "Iıı- Kumsalın modu düşmüştü. Sordum." inanmış gibi yaparak kafamı salladım. "Moralim bozuk diye buraya kadar mı geldin?" telefon konuşmasından 5 dakika sonra çıkmış olması gerekiyordu buraya bu kadar sürede gelebilmesi için. "Paten yapmayı özlemiştim. Yani özlemiştik. Hepimiz geldik" önümden çekildiğinde tüm grubun karşımda olduğunu görerek güldüm. "Hoşgeldinizz"

Çağrı buzun üstünde durmakta zorlanıyor ve kenara tutunuyordu ama yine de bana dönüp gülümsemeye çalışarak el salladı. Kumsal onun bir adım arkasında gülmemeye çalışarak onu izliyordu. Tugay ve Pırıl gayet rahat buzun üstünde birbirleriyle kayıyorlardı. Yiğitte tanımadığım bir kızla beraber kayıyordu. Tekrar Utkuya döndüm. "İyi yapmışsınız" kafasını sallarken elini ensesine attı. "Sık gelir misin buraya?" kafamı sallayıp etrafa baktım. "Çok sık gelirim. Yani gelirdim. Son zamanlarda gelemiyorum pek" tekrar bana baktı. "Neden?" omuz silktim. "Vaktim olmuyor" yan yana kaymaya başladığımızda kafasını salladı. "Bundan sonra gelmek istediğinde haber ver. Beraber gelelim" gülümsedim. "Olur. Haber veririm" aniden durup beni de bileğimden tutarak çektiğinde hızlı döndüğüm için ona çarptım ve ikimizde buzun üzerine düştük.

O sırt üstü tamamen düşmüştü ve benim bedenimin yarısı da onun üzerindeydi. "İyi misin?" diye bana hızlıca sorduğunda kıkırdadım. "Neden böyle bir şey yaptın?" kafasını hafif kaldırmıştı ama buza geri bırakıp tavana baktı. "Havalı bir şekilde diyecektim ama bok ettim sanırım. O yüzden direkt sorayım" kafasını tekrar kaldırıp bana baktı.

"Kız arkadaşım olur musun?"