13. Bölüm: Kaçışlar ve Çıkmazlar

788 80 38
                                    

Çalan şarkıya eşlik ederken Ali'nin Deniz ile oluşuna şükür ediyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çalan şarkıya eşlik ederken Ali'nin Deniz ile oluşuna şükür ediyordum. Polat'ın yaralarını düşünmekten ciğerim solmuştu. En iyisi kafa dağıtmak diyerek kendimi canlı müzik yapan bir kafede bulmuştum.

"O kadar kolay değil bu
Sakladığın hep bir şeyler var
Ellerini kaçır tamam ama
Gözlerinde ayrılıklar
O kadar ucuz değil bu"

Dedübliman'dan sakladığın bir şeyler var çalıyorlardı. Önümde ki kahvemden zorlanarak bir yudum aldım. Boğazımda düğüm vardı.

Polat'ın benden yaralarını saklamasına kızsam mı yoksa beni düşündüğü için daha çok mu sevsem bu adamı diye ikilemde kalmıştım. Allah kahretmesin ki kendimden tamamen farklı kararlar vermek istiyordum. Ölesiye sevmek ve kırmızı balık'a olduğu gibi ona geç kalmak istemiyordum!

Ya ben sevemeden ölürse? Sabah iki saat buna ağlamamışım gibi şarkının ortasında yine ağlamaya başladım.

İç çekere ağlıyordum. "Sümüğüm de aktı işte!" diyerek burnumu çekerek ağlamaya devam ettim.

Ellerimi yüzüme kapattım. Nefret ediyordum insan içinde ağlamaktan! "İyi misiniz?" diye soran garsonu elimi kaldırarak kovdum.

Şu an iyi değildim. Cevap vermek bile gelmiyordu içimden. "Şu şarkı da içimi delmek ister gibi..." dedim omuzlarım ağladığım için sarsılırken.

Dudaklarımı yukarı doğru büktüm kendimi sıkarak. Ağlamam durmuyordu. "Off Polat ya...Niye saklıyorsun sanki benden! Ben şimdi boku yemedim mi? Ya başına bir şey gelirse! Ben ne yaparım..."

Kendi kendime kurma seansıma hoş geldiniz. Ben şizofren Yasemin. "Yeter...Söylemeyin artık şarkı..." diyerek iç çektim.

Ailem de yoktu ki, annemi arayıp dert yanacağım...Omzuna yaslanıp saclarımı sevdireceğim bir babam...Polat'a da onun için ağladığımı söyleyerek ağlayamazdım ki! Allahım...

"Gözlerinde ayrılıklar..." dediği kısımda tekrar sakinleşmiş olan duygularım şaha kalktı. Göz yaşlarım akmaya devam ederken ellerimi tekrar yüzüme kapattım. "Kahretmesin!"

"DURDURUN ŞU MÜZİĞİ!" diye kükreyen sesle yerimden zıpladım korkuyla. Yaşlarla kaplı yüzümü hızla arkamda kalan adama çevirdim. "Kapat kardeşim! Kapat!" diyerek adamlara çatık kaşlarıyla direktif vermesiyle müzik sesi durdu.

"Polat?"

Şok geçiriyordum. Bu adamın burada ne işi vardı? "Polat ya Polat! Kızım sen niye ağlayacağın şeyleri dinliyorsun!? Hadi dinliyorsun beni niye aramıyorsun?" Kızdığı şeye gülesim gelse de şu an duygu karmaşası içindeydim.

"Ne saçmalıyorsun?" dedim burnumu çekerek.

Eski Türk filmlerinde ki gibi kalkıp göğsüne vurarak 'Aptal! Sen bir aptalsın! Aptal!' diye bağırasım geliyordu durmadan. Çok mu klişe olurdu yapsam. Bizi terk etmesini değil, bizi sevmesini istiyoruz Yaso, sakin ol! "Yasemin...Niye bu kadar ağladım güzelim? Ha? Söyle bana...Şarkıya bu kadar ağladıysan yemin ederim bu şarkıyı dünyadan silerim! Kim ağlattı seni böyle? Söyle bana." Omuz silktim. Bu adam deliydi kesinlikle.

Taç DökümüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin