Yeşil gözlerini yüzümde gezdirdi. Nefesi dudaklarıma çarparken yüzlerimiz arasındaki mesafe yok denecek kadar azdı..
Hayalleri için Türkiye'den Toronto'ya gelen Melis'in yaşadıkları bu kitapta!
Açlığı ve Susuzluğunu unutmanız için atıyorum. Hayırlı Ramazanlar🥰🥰
Akşamdan kalma şekilde kalktığımda elimle ağrıyan başımı sıvazladım. Gözlerimi tam açamıyordum hala çok uykum vardı. Bugün Umbrella Academy'nin setine gidecektim ve yeni sezonun çekimlerine yavaştan başlayacaktık. Çocuklarla da tanışmış olacaktım.
Duşumu aldıktan sonra hızlıca hazırlandım. Atıştırmayı ihtimal etmemiştim. Beyaz gömleğimin üzerine siyah elbise giymiştim.
Saçlarımın ucunu dalgalandırdıktan sonra makyajımı yapmış, makyajımıda kırmızı rujumla bitirmiştim.
Çantamı, maske ve güneş gözlüğümü alıp yurttan çıktım.
Taksiyi çevirip attıkları konumu verdiğimde ilerlemeye başladım. Hava sıcak olduğundan camımı açtım. Yolda yürüyen arkadaş grubunu görünce Türkiye'deki arkadaşlarım aklıma geldi. Hasretim gün geçtikçe büyürken okul kapandıktan sonra gelecek olan yazda ziyarete gitmeyi düşünüyordum.
Hayatımı hep burada yaşadığımı düşünerek hayal kurmuş ve çabalamıştım. Şimdi hayallerimi yaşamaya başlamışken vazgeçmek olmazdı.
Sete vardığımızda oldukça geniş bir alan, yönetmenin, oyuncu kadrolarının karavanları, ses ve görüntü ekibi, stilistler, makyözler, oyuncu koçları, sette çalışan çalışanlar, sekreterler, kameramanlar, ilk yardım ekibi olmak üzere binin üzerinde olduğunu düşündüğüm kişi vardı.
Taksiden indiğimde bana bakan esmer kadınla karşılaştım.
"Merhaba, Siz Melis Işık olmalısınız?" dediğinde kafamı salladım.
"Evet benim. Siz?" kendisini tanıtması için sorduğumda çok geçmeden konuştu.
"Ben sizin sekreteriniz Scarlett, Scarlett White. Tanıştığıma memnun oldum." El sıkıştıktan sonra sete kadar eşlik etti ve setin bölümlerini sırayla tanıttı. Çalışanlarla zaten sete geldikçe tanışacak ve kaynaşacaktım.
"Burası sizin karavanınız. Sahne kostümleriniz hazır. Giyinince Makyaja gelmeniz yeterli." O bana anlatırken Hector yanımıza gelmiş kollarını iki yana açarak babacan şekilde beni karşılamıştı.
"Hoşgeldin kızım." Sarıldıktan sonra geri çekildim. Babamın yanındayken hissettiğim güven ve huzur duygusu bu adamda da vardı.
"Scarlett'ten sana yardımcı olmasını ben istedim. Ne de olsa sektörde çok yenisin. Sekretere ihtiyacın olacak!" dediğinde ona hak vererek kafamı salladım.
"Sen şimdi hazırlan, ben seni tanıştırım diğerleriyle." kafamla onu onayladım. Arkasını dönmüş gidiyorken geri bana döndü.
"İlk sahnen Emmy ile." Emmy! Namı değer Allison!! bayılacağım galiba..
** Karavanıma girip etrafı inceledim. oturma ve dinlenme alanı bardı. Küçük mutfağa küçük bir buzdolabı eşlik ediyordu. Camlarının bej rengi perdeleri kapalıydı. Kağıtlarımı masanın üzerine bırakarak üstümü çıkardım.
Kostümümü giydim.Oynayacağım karakterimin siyah dar pantolonu, göğüs dekolteli üstü vardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
