Balo'ya 1 gün kalmıştı, Draco geleceğimi bilmediği için yanıma gelmişti ve tüm gün benimle zaman geçiriceğini söylemişti. Çantama bazı gerekli olabilcek eşyalar koyup yola çıkmıştık.Şimdi çarşıda dolaşıyorduk, tezgahlarda her şey vardı, hepsi de çok güzeldi. Hepsine dolaşamadan çıkmıştık çarşıdan. Ellerimizde çerezler vardı ve bir gölün önüne oturmuştuk.
Burada sadece biz vardık, ne bir insan yüzü vardı ne başka bir şey. Bugün Draco gözümde daha farklı görünüyordu. Aslında farklıdan kastım ilk gördüğüm günkü gibi beyaz giyinmiş ve o yeşil zümrütünü takmıştı yakasına. Güneşten gelen ışınlarla adeta parlıyordu, Draco'ya da çok yakışmıştı.
"Beğendin mi? İstersen senin olsun."
Gözlerimi zümrütten çekip Draco'ya baktım. Zümrüt ne ki be adam senin olmam bana yeter. Melek gibisin be sevgilim. Draco ağzıma fıstık tıkamıştı.
"Ağzını kapat içine sinek giricek."
—
The eyes of DracoHarry bugün çok garipti, hem bana bakıp duruyordu. Değerli bir mücevhermişim gibi hissettirmişti adeta.
Ağzına tıkadığım fıstıkla beraber kendine gelmişti Harry.
"Draco biz tanışalı nerdeyse yarım yıl oldu ve ben şimdiden sana bu kadar bağlandım."
Şimdi Harry'nin neler düşündüğünü anlayabiliyordum. Yanağına öpücük kondurdum ve geri çekildim. Sanırım bugün duygusal gününe denk geldim.
"Harry sana bakınca sanki çok uzun yıllardır tanışıyormuşuz gibi hissediyorum. Sanki sen hep benimleymişsin gibi."
Harry hafiften gülümsedi.
"Biliyor musun aslında birbirimizi o kadar tanımıyoruz." Ardından göle baktı. "Ben insanlara bu kadar hızlı güvenemem ama sen cidden çok farklısın." Sonra tekrar bana baktı.
"İtiraf etmem gerekirse yanıma seni çağırdığım zaman siyah giyip geldiğinde aşık olmuştum." Bunu dediğime bende gülmüştüm Harry'de güldü.
"Ben sana ne zaman aşık oldum bilmiyorum, senin yanında ne hissettiysem o şekilde davrandım." dedi ve kafasını omzuma koydu.
Bir süre sessizce ikimizde düşüncelere dalmış gölü izliyorduk. Etrafta kimsecikler yoktu sadece kuşların şarkılarını duyuyorduk.
Biraz Harry'nin geçmişi ile alakalı hayaller kuruyordum. Bir saniye!
'Cedricle Harry eski sevgiliydi ama bunlar nerden tanışıyordu ki?' Bence sormam hakkımdı.
"Harry?"
"Hm?"
"Sana özel bir soru sorcam."
"Sor Draco."
"Cedric benim eski sevgilim demiştin ama o bir krallıktan gönderilen elçi sen onu nerden tanıyorsun ki?"
Harry birden kafasını kaldırıp bana baktı.
"Noldu?"
"Biraz şaşırdım doğrusu, aslında bu soruyu bekliyordum ama şu anda sorulmasını değil."
"Cevaplamak istemezsen anlarım."
"Yok yok, sorun değil.. Cedricle ben beraber büyümüş gibiydik, benim küçüklük aşkım ve ağabeyimdi. Aslında o bizim yakınımızda olan bir köyde yaşıyordu ama babası ticaretle uğraştığından sık sık bizim köye uğruyordu." Biraz kıskanmıştım doğrusu sonuçta benim küçük Harry'imi görmüş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kingdom / Drarry
FanfictionPrens Draco L. Malfoy bilinen çok güçlü bir kraliyetin evladıdır. Harry J. Potter ise bir köyün evladı. Harry kendisini normal bir büyücü olarak görmekteydi fakat bazı gerçekleri öğrenene kadar. Açıklama: Yine aynı büyülü zamanda geçer. Arada büyü s...