19. Bölüm

138 14 2
                                    

The eyes of Harry

"Harry...~"

Ansızın uyandım. Gece gece kim bana sesleniyor diye etrafıma baktım. Yanımdaki yakışıklı mışıl mışıl uyuyordu. Kafamı tekrardan yastığa koydum.

Uyumaya geri dönecekken  tekrardan ismimi duydum.

"Draco bana şaka mı yapıyorsun?" Fısıldadım ve Draco'nun yüzüne eğildim. Hayır Draco seslenmiş olamaz. Tekrardan gözlerimi odada gezdirdim. Kimsecikler yoktu.

Ardından etrafıma çok güzel kokular yayıldı.

Mayışmıştım.

Ardından kendimi ayakta bulmuş ve zifiri karanlık bir odada bulmuş oldum. İşimden yeşil zümrütümsü bir taş çıkmış parıldıyordu. Ona dokunmak için elimi uzattım ama o benden uzaklaşıyordu. Taşın peşinden koşarken Draco'nun ağlayan sesini duyuyordum. Sadece Draco değil Sirius'da, Lupin'de ağlıyordu. Anlam veremiyordum. Ardından her şey dağıldı ve kendimi tekrardan Draco ile beraber yatarken buldum.

Rüya olmalıydı herhalde. Çok takmayıp kafamı Draco'nun göğüsüne koyum gözlerimi kapttım. Draco da kollarını bana sarmıştı.

"Harry~" Draco'nun sesini duydum.

Gözlerimi açtığımda bu sefer sabahtı ve Draco yüzüme eğilmiş gülümsüyordu. Gülümsemesine karşılık verip dudaklarımı uzattım.

"Sabah sabah nasıl bu kadar tatlı olabiliyorsun anlamıyorum." Kıkırdadı ve uzattığım dudaklarımı hafifçe öptü.

"Günaydınnn bakıyorum da sabah sabah keyfin yerinde." Yatağa oturdum ve uzanan Draco'ya döndüm.

"Sabah hiçbir gürültü, baş ağrısı olmadan senin yanında uyanmak... Ah o kadar mutluyum ki anlatamam." demişti. Dediği gibi kızarmaya başlamıştım.

"Sabah biraz erken kalmış olabiliriz, Siriuslar bile uyanmadı." cidden öyleydi havaya baktığımda gün daha yeni doğuyordu.

"Sen niye erken uyandın? Hem de beni de uyandırdın."

"Seni özledim."

"Draco zaten her günümüz her dakikamızda yan yanayız neyimi özlüyorsun?"

Gülümsedi ve yanağımı öptü.

"Aslında erkenden kalkmamın nedeni şatoya gitmek zorunda olmam sevgilim."

"Yani beni özlemedin?"

Draco sırıttı ve yanaklarımı avuçlarının içine aldı.

"Orası da var tabiki"

"Neden şatoya gidiyorsun şimdi? Hemde bu saatte."

"Babam çağırdı erkenden gel buraya dedi o yüzden."

Kafamı anlarcasına salladıktan sonra Draco ayağa kalktı ve giyinmeye başladı.

The eyes of Draco

Ben giyinirken Harry'nin gözleri kapanıyordu, ne tatlı ama... onu hafifçe yatağa yatmasını sağladım ardından alnından öpüp yola çıktım.

Aslında babam beni çağırmamıştı, Harry'ye yapıcağım süpriz için babamdan ve annemden onay almam gerekiyordu. Onayı aldıktan sonra işe koyulacaktım.

Mutlu mutlu atımı sürerken çoktan şatoya varmıştım. Askerlere atımı verip şatonun içerisinde doğru yol aldım. Gergindim ellerim terliyordu ama dik durmam lazımdı.

Kingdom / DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin