Kingdom / Drarry

16. Bölüm

Balo'nu son gününe gelmiştik ve draco elimi bile tutmadı. Benim hemen bir atak yapmam lazımdı yoksa draco'nun kölesi olucaktım!

"Hey ne düşünüyorsun öyle?"

Sağımdan gelen ses ile irkilip maskeli duran Tom'a baktım.

"Dalmışım, kusura bakma." dedim. İkimiz de herkesin ortak katıldığı akşam yemeğine gelmiştik. Bir kaç masa ötemizde Draco oturuyordu.

"Balo iyi geçti mi Her neyse?" diye sordu Tom.

Biraz düşündüm, etkinlikler falan güzeldi. Draco ile kazanamamıştık ama. Tom bir şekilde almıştı iksiri.

"İyi geçti, teşekkür ederim." Pek de samimi olmayan gülümseme ile baktım Tom'a. O da bana geri gülümseyip kırmızı şarabından içmeye devam etti.

"Beyler bayanlar!" diye salondan bir kadın seslendi. Bu bizim etkinliklerimizi başlatan kadındı.

"Öncelikle size iksiri almayı hak eden kişiyi çağırıcam, bay karanlık lord," Kadın Tom'a döndü
"Eminim konuşacak şeyleriniz vardır efendim, sizi ve partnerinizi gelmenizi istiyoruz."

Tabi ki Tom eşleştiği kişi ile gidecekti.

"Hadi gidelim Her neyse."

'Ne"

"Hadi herkes bizi bekliyor." Tom elini bana uzatmış kalkmamı bekliyordu.

"Ama senin etkinlikteki partnerin ben değilim ki?"

Tom kulağıma doğru eğildi.

"O gelemicek bu yüzden senin gelmen gerek."

Kafamı sallayıp elinden tutup kalktım. Arkadan Draco'nun bakışlarını hissedebiliyordum.

İkimiz de kadının yanına geldik.

"Evet efendim, aslında sizin gerçekte kim olduğunuzu merak ediyoruz, eğer tabi isterseniz maskelerinizi açabilir misiniz?"

Tom kafasını sallayıp bana baktı. Ben biraz gerildim çünkü ben ne zengin ne de soylu biriydim.

"Hadi açalım Harry."

Artık geri dönüş yoktu. İkimizde maskelerimizi çıkartmıştık. Tom masada oturan insanlara bakıyordu ama ben kafamı yerden çekememiştim.

"Ah tabiki sizin Tom Riddle olduğunuzu anlamamız gerekiyordu." kadın dedi gülerek.

"Peki bay Harry?" Mecburen başımı kaldırıp kadına baktım. Kadın sanki bir şey arıyormuş gibi baktı yüzüme ama aradığını bulamamıştı.

"Sizle daha önceden tanışmış olduğumu zannetmiyorum." dedi kadın ciddi sesiyle. Evet şimdi sıçmıştım.

Bir el elime değdi, kafamı elin sahibine çevirdiğimde Tom'u gördüm.

"Harry pek tanınmaz efendim, kendisi benim nişanlım olur. Soylu bir aileden gelmez ama birbirimizi çok sevdiğimizden nişanlanmaya karar aldık."

'NE!'

"Ah şimdi anladım. Ne kadar tatlı bir nişanlınız varmış!" Kadın gülümseyerek bana baktı.

Gözlerim draco'yu arıyordu ama bulamamıştım. Benim acilen burdan gitmem gerekiyor!

"Ben izninizle gideyim." dedim, sesimin titrediği her yerden belliydi.

"Utanmayın canım! Daha konuşma yapmadınız." Üzerimde baya bir ağırlık düşmüştü, gözlerim kararıcak gibi. Elimi tutan Tom elini kaldırıp elimi öptü ve sinsice güldü.