20. Bölüm

125 15 4
                                    

"Lupin!" etrafta salak salak dolanıyordum. Bedenimi kontrol eden kimse hala beni salmamıştı. Tam 10 dakikadır Lupini arıyordu artık ne yapacaksa.

"Harry beni mi çağırdım?" Lupin uzaktan yürüyerek yanıma gelmişti.

"Evet Lupin, senden bir ricam olucaktı. Köyün ilerisinden bir sürü fare gördüm de senden fare zehrini isticektim nerede olduğunu bulamadım da ahahah." fare zehri ne alaka?

"Ah tabi bekle ben sana hemen getireyim." Lupin gitmişti gittiği gibi arkadan Hermonie gelmişti.

"Selam Harry" dedi gülümseyerek.

"Selam Hermonie tam zamanında geldim senden bir ricam olucaktı."

"Tabi ne istiyorsun bakalım?"

"Bu akşama kadar kek yapabilir misin?"

"Kek mi? Niye canın mı çekti."

"Evet canım baya çekmişti yapabilir misin?"

"Tabi yaparım, zevkle."

"Teşekkürler Hermonie." Hermonie gidecekken Lupin geldi ve elime şişedeki fare zehrini koydu.

"Al bakalım fare zehrini. Çok güçlü değil ama 7-8 saate ortada fare tehlikesi kalkar."

Hermonie, Lupinle bana baktı anlamsızca biraz duraklasada kek yapmaya geri gitti.

"Harry ben gidiyorum başka ihtiyaçların olursa yine beni çağır."

"Tamam teşekkür ederim Lupin."

Bir bok dönüyordu eminimx

-

"Al bakalım Harry." ellerime mis kokulu keki veren Hermonie'ye teşekkür ettikten sonra odama gitmiştim. Keki kenara koydum ardından Draco'nun verdiği takımı giydim. Normalde ben olsam Draco'nun bana verdiği zümrütü de takardım ama o takmadı.

Ardından tekrar keke döndüm ve cebimdeki fare zehrini çıkardım. Lütfen düşündüğüm olmasın..

Kekin arkasındaki oyuktan fare zehrini döktüm ardından fazladan kalan keklerle içi tıkadım.

Draco'yu zehirlemeyi düşünüyordu. Olamaz olamaz olamaz olamaz olamaz. Aynadan son kez kendime baktım bedenimdeki kişi gülümseyip odadan ayrıldı.

Köyün çıkında Draco bekliyordu. Oturup ağlicam bu iş çığırından çıktı.

"Harry gözünü kapatabilir miyim?"

"Neden?"

"Sana süprizim var."

"Benimde sana var."

"Aa cidden mi?" Elimdeki keli gösterdim. Tanrı aşkına! Sevgilim gözümün önünde zehirlenemez!

"Mmm çok güzel kokuyor, tadına bakabilir miyim?"
Kafa salladım. Hayır olamaz!

Draco kekten bir parça aldı ve ağzına götürdü ve gülümseyerek keki çiğnemeye başladı.

Üstümden kaynar sular döküşmüş gibiydi, şu an kendimi dövmek istiyordum. Dracoma resmen fare zehirli kek yedirmiştim. SEVGİLİM ZEHİRLENMİŞTİ.

"Çok güzel olmuş, sen mi yaptın?"

"Evet." sırıtıyordum. Kendimin ağzına bir çarpıcam bir de yer çarpacak.

Draco uzaklara bakmıştı. Arkama döndüğümde Lupini görmüştüm. Önüme döndüğüm gibi Draco ellerini ellerime götürüp sıkıca tutmuştu. Arkamdan da Lupin gelmişti Hermonie de koşarak ağzımı açmıştı.

Kingdom / DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin