Taramalı/BxB

1

Hepimiz bir karargaha getirilmiştik. Daha eşyalarımızı koyamadan direkt toplantı alanına getirilmiştik. Arabadaki aynı düzen ile dikdörtgen masada otururken Albay'ın gelmesi ile hepimiz ayağa kalktık ve selama geçtik.

"Rahatta dinle."

Diyerek masanın başına geçerek oturdu. Onun oturması ile biz de oturduk. Gözleri hepimizin üzerinde gezerken en sonunda söze başladı.

"Beşinizde buraya alel acele getirildiniz. Ama gereken buydu ve yapıldı. Artık burayı tamamen görev yeriniz bilseniz ve hepiniz iyi anlaşsanız iyi olur. Size verilen dosyalar sadece birbirinizi tanımanız için verildi. Asıl görev yarın açıklanacak. Bugün serbestsiniz. Yarın erkenden bu oda da olsanız iyi olur. Anlaşıldı mı?"

Ayağa kalkarken hepimiz bağırdık.

"Anlaşıldı Komutanım!"

"Güzel. Serbestsiniz. İyi dinlenseniz iyi olur. Çünkü yarından itibaren dinlenmek kelimesini bile göremeyeceksiniz."

Diyerek kalktı ve hepimize sonkez bakarak gitti. Derin bir nefes aldım. İçimdeki ses "Sen o tatili unut Ulaş" derken ben kendi omzumu patpatlıyordum hayalen. Sandalyeye geri otururken tavana bir bakış attım. O esnada Kaan konuşmaya başladı.

"Şey... Yemek mi yesek?"

Anında o sihirli kelimeyi duyup ona dönerken gülümsedim.

"Bu fikri o kadar çok sevdim ki."

Ayağa geri kalkarken diğerlerine baktım. Akın da hareketlenmişti.

"Bu fikri ben de sevdim doğrusu. Midem kendini öğütecek."

"Valla devrem buna ben de katılıyorum."

Turgay'da ona eşlik ederken hala hiç konuşmamış Komutan Demir'e döndüm. Bizlere bakarken arkasını döndü.

"Size afiyet olsun."

Diyerek odadan çıktı. Arkasından uzaylı görmüş köylü gibi bakarken diğerlerine döndüm.

"Pekala... Sanırım dördümüz açız sadece. Hadi yemek yiyelim!"

-----------------------------

Yanımda oturan Akın ile karşımıza geçmiş Turgay ve Kaan'la sohbet ediyorduk. Akın kaşığını sallayarak.

"Görevden direkt buraya gönderildim. Yemek bile yiğemedim. Şu an cennette gibiyim."

Bu haline gülerken Kaan ağzı dolu bir şekilde ona cevap verdi.

"Ben diyetteyim ondan açım."

Dediği şey ile kaşlarımı çattım ve kurduğu cümleyi anlamaya çalıştım. Turgay ona bakarak.

"Devrem o nası iş desene hele."

Ağzındakini yuttu ve sanki önemli bir şey anlatıyormuş gibi konuşmaya başladı.

"Ya ben bir kilo almışım tamam mı? Ben dedim olmaz Kaan böyle, git zayıfla. Ben de diyete girdim. Ama acıktım."

"Nasıl diyetmiş o hala anlamadım. "

"Sırrı ben de kalsın."

Fazla üzerinde durmayarak yemeğime geri döndüm.

"Acaba Demir Komutan neden bizimle yemek yemeye gelmedi?.."

Akın'ın sorusu ile ona döndüm.

"Kaan gibi diyettedir belki?"

Dediğim şey ile hepimiz gülerken Kaan yine ağzı dolu bir şekilde.