Kurulan Özel Tim'e atanan keskin nişancı Ulaş nereden bilebilir ki böyle şeyler yaşayacağını.
------------
Askeri boyxboy kurgusudur. Bunu bilerek başlayanız.
Kitap hakları kardeşimin zihninde saklıdır.
(Yazım hataları varsa düzeltmeye uğraşmayınız.)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ege Özçelik --------------
Akın ile oturmuş yemek yiyorduk. Ben dürüm yaptığım lahmacunu gömerken o bana uzaylı gibi bakıyordu.
"Daha yeni ameliyat oldun... iştahın hala yerinde maşallah."
Ağzımdakini yutarken dediğine sırıttım. Sonra ayranımdan yudum alırken o hiç beklemediğim o cümleyi kurdu.
"Eee Komutan ile sevgili misiniz?"
Ağzımdaki ayranı püskürtürken öksürerek ona baktım. Öksürük krizine girerken o sırtıma vuruyordu dikkatlice.
"Ben aldım cevabı. Tamam sevgilisiniz."
Ona uzaylı görmüş Bülent Ersoy gibi bakarken o bu halime kahkaha atarak yerine geri oturdu. Bir yandan lahmacununu yemeğe geri dönmüştü.
"Merak etme laf edecek değilim hatta değiliz. Siniz aranızdaki bağı sizden başka herkes fark ettiğinden anlaması kolay."
"Yani diğerleri-"
"Evet onlarda biliyor. Hatta Turgay en son Komutan'a akıl bile veriyordu."
Şaşkınca gözlerimi kırpıştırıp bir an sorguladım.
"Bir dakika Turgay abi akıl veriyor derken?"
Omuz silkti sorumu es geçerek. Gözlerimi kısarken önüme geri döndüm. Lahmacunlarıma baktım. Ben de omuz silkip yemeğime geri döndüm. Aklıma elbet bir sürü soru var cevap bekleyen ama önümd guzel kokan bir lahmacun ile o sorular uçup gidiyor.
"Lidya'dan ne haber? Buldular mı?"
Başını iki yana salladı. İç çektim. Cidden bu karı beni işkillendiriyor. O esnada odaya aniden biri girdi. Ağzımdaki lahmacun ile gelene baktım. Beyaz önlüklü biri. İyi de bu benim doktorun değil ki. Ağzımdaki lahmacunu yuttum. Ege sikseler başka doktor yollamaz. Önceden az doktorluğumu yapmadığından biliyordum. Akın'a bakarken o olayı anlamamıştı tabii. Pekala belki de ben artık gereksiz işkilleniyorumdur.
Gardiyan gibi duran doktor bana yaklaşırken gülümsedi.
"Nasıl hissediyorsunuz Ulaş bey?"
Sinirle gülümsedim.
"İlk önce ben sorayım. Ege bey doktorumduda. Tanımadığım bir doktora bilgi vermek de istemem şimdi. Hayrola Ege bey nerede?"
Gülümsemesi büyüdü. Ulan herif ne gülümseyip duruyorsun. Daha da korkutucu oluyor.
"Kendisinin işi vardıda beni yolladı."
Akın'a baktım. O da bana baktı. Ona kaşlarımı kaldırıp gülümsedim. O az çok anlarken masayı kenara ittim ellerimi silkeledim ve hafif gerildim. Yaram acısını belli ederken doktora baktım.
