Selamlar herkese 🖐️
Bu bölüm, önceki bölüm akışından devam ederken farklı yerlere gitti.😅 Biraz aile içi sohbetten sonra en sonunda kendimi gelecekte buldum.( saturnlukeci den aldığım ilhamla 💜 )***
Ceylin hissettiği tekmeyle gözünü açtı. Bebeği son günlerde çok hareketliydi. Hafifçe okşayıp sakinleştirmeye çalıştı. Bebeği hissetmek çok hoşuna gitse de iki gün önceki kontrolde küçük bir ihtimal olarak erken doğum olabileceğini söylemişti doktorları. Bu durumdan kaçınmak için birkaç önlem sıralamıştı. Bu yüzden iki gündür bebeğin her hareketinde endişeyle nasıl devam edeceğine dikkat kesiliyordu Ceylin. 33. haftadaydı ve herşeyin yolunda gitmesini istiyordu.Yavaşça yataktan kalkıp mutfağa doğru ilerdi. Ilgaz kahvaltıyı hazırlamıştı bile. Hızla kocasının yanına gidip ayak ucunda yükselerek adamın yanağına bir öpücük kondurdu Ceylin ve sonrasında kahvaltıya Defne'yi de çağırmayı teklif etti. Tatilin son günleriydi ve Defne de en az Ceylin kadar uykucuydu. Bu yüzden, Defne'nin de henüz kahvaltı yapmadığını tahmin ediyordu Ceylin.
Bir süre sonra Defne'yle birlikte kahvaltıya oturmuşlardı. Havadan sudan konuşuyorlar, birbirlerini güldürüyorlardı. Kahvaltının sonuna doğru Defne biraz çekinerek konuşmaya başladı.
"Benim merak ettiğim birşey var. Dedeme ve babama sordum ama doğru düzgün cevap vermediler."
Ilgaz, Defne'nin yanağını sevgiyle okşadı.
"Sor bakalım prenses,belki bizim cevap verebileceğimiz birşeydir."
"Bildiğiniz birşey, hatta dedemle babam da biliyor ama nedense bana söylemiyorlar."
Ceylin kaşlarını kaldırdı.
"Merak ettim Defnecim neymiş bakalım merak ettiğin konu?"
Defne bi an durakladı.
"Bebekler nasıl oluyor?"
Ilgaz ve Ceylin o an beklemedikleri bu soruyla bir an dona kaldılar. Defne doğrudan abisine bakıyordu, çünkü Defne'nin sorduğu tüm sorulara her daim cevap verebilen yegane kişi Ilgaz abisiydi. Ama bu sefer Ilgaz abisi de cevap verecek gibi görünmüyordu. Bu konu bir süredir Defne'nin kafasını meşgul ediyordu. Okulda arkadaşlarından ve izlemesine izin verildiği kadar birkaç kere televizyondan öğrendikleri vardı. Ama öğrendiği kısmı kafasını daha da karıştırmaktan başka bir işe yaramamıştı. Defne hala ikisinden de cevap gelmeyince isyan etti.
"Ya dedemin çocuğu var, babamın çocuğu var,sizin de olacak. Belli işte nasıl olduğunu biliyorsunuz! Niye bana da anlatmıyorsunuz? "
Ilgaz, aklına gelen en düz şekilde anlatmayı denedi.
"Defnecim..."
Boğazını temizleyip konuşmaya devam etti Ilgaz.
"Erkek üreme hücresiyle ile kadındaki üreme hücresi kadının vücudunda bir araya geliyor. Bir araya gelerek embriyoyu oluşturuyor yani bebeğin ilk halini. Embriyo, kadının rahmine tutunuyor ve belli bir süre orada büyüyor. Yeterince büyüyünce de doğuyor."
Defne kısa bir süre duyduklarını değerlendirdi ama bu açıklama yeterli değildi ve başka soruları da vardı.
"Peki bu üreme hücreleri nasıl bir araya geliyor?"
Ilgaz derin bir nefes aldı. Kızlarına hazırlanırken birçok kitap okumuştu ama okudukları hep bebeklerle ilgili kitaplardı. Kendi çocuklarından bu soruları duymaya daha çok zamanları olmasına rağmen Defne şimdi bir cevap istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yargı Eksik Parçalar
RandomYargıda eksik kalan, seyirci olarak zihnimizde tamamladığımız sahnelerinden kesitler.