Herkese merhabalar. ❤️
Umarım çok keyifli bir akşam geçiriyorsunuzdur. Ben hemen ders arası sizlere seslenip sonra dersime geri kaçacağım.
Şimdi gelelim toplanma sebebimize.
Lise zamanı üç bölümle yazıp bitirdiğim,okunmayacak haldeki kurgumu keşfetmemle başladı her şey. Kurgu biraz değişti,karakterler eklendi derken bugün sizlerde kısa bir kesit bile olsa tanışın istedim. Nasıl,bence iyi düşünmüşüm değil mi ?
Okuyacağınız hikaye bir kadını kusursuz seven bir erkeğin hikayesi değil. Defolu, sınırları olan,yeri gelince saçmalayan bir karakter okuyacaksınız. Hatalar yapacak. Yaptıkça öğrenecek,dersler alacak. Bunu söylüyorum çünkü ilerledikçe hakaretvari yorumların gelme olasılığının önünü kesmek istiyorum. Umarım anlaşmışızdır.
Bir kadının varoluşunu keşfini, gücünü kazanışını da okuyacaksınız. Bu da benim tahahhütümdür sizlere. Bunu neden yaptı,bu yapılır mı demekte ilk bölümler nazarında haklı olabilirsiniz. Ama Ahu' yu tıpkı Atlas' ı büyüteceğimiz gibi büyüteceğiz. Siz olmadan başaramam.
NOT : Hikayede koyu italik yazılar yerler Ahu' nın terapi esnasında o an bahsettiği konu hakkında anlattıkları. Bunu bilerek okumanızı tavsiye ederim.
NOT 2 : Atlas hikayede dört yaşında . Elbette günümüz sürecinde. Ama sizi Ahu'nun hamileliğini,doğumu ve Atlas'ın bebekliğini okutmadan göndermem. Vallahi billahi gön der mem. 😂
PİNTEREST panomuz ve SPOTİFY listemiz İnstagram profilimde öne çıkanlarda haberiniz olsun .
Bizden bahsetmeyi unutmayın. Beni de mesajlarla bol bol taciz edin lütfenmcnkdajkifdİFD
#gökyüzüatlası etiketiyle bahser misiniz ?
iNSTAGRAM VE TWİTTER : caylakmatmazel
En çok kaybetmekten korkarım. Bana göre kaybetmenin farklı tonları vardır ve her ton kendinden sonra gelen o açık tona bir dirhem fazla acı katar. Acı, acıyı çağırır. Ve acı duyan daha da çok kaybetmeye başlar.
Yağmurun pencerelere bıraktığı parmak izlerinin sesiyle başladım bu sabaha. Gözlerimi açtığım yatağın sol yanı boş ve soğuktu. Yavuz Derman, telefonumun saatine göre yarım saat önce uyanmış olmalıydı. İşe gitmek için önce giyinme odasına uğramış, giyeceği kıyafetleri ayarlamış ve daha sonra kendini hızla duşa atmıştı belli ki.
Saat altıyı otuz beş geçiyor. Bu sabah her zamankinden beş dakika daha fazla uyumuşum.
Telefonumun ekranına düşen bildirimlerden cevaplanmaya değer olanları seçtiğimde önümde Cerrahpaşa'dan Arif hocamın mesaj kutucuğu vardı. Sıkıntıyla kaşıdığım boynumu kızartmadan salıverdiğimde ondan gelen uzun mesajı okumakla uğraşıyordum.
''Ahu, iyi geceler. Bu saatte yazıyorum çünkü fakültedeki konsey yeni bitti. TUS puanını ve özgeçmişini konseye sundum.Elbette zamanında uzmanlık eğitimini neden yarıda bıraktığından da bahsetmeyi ihmal etmedim.Gelecek yanıt ne olur bilmiyorum ama senin gibi parlak bir öğrencim için elimden ne geliyorsa yapmış olduğumu bilmeni isterim. Lisans döneminde ve intörnlük zamanında kalp damar cerrahisi için ne kadar azimli olduğunu gören bir hocan olarak umarım senin için en doğru yanıt bizlere ulaşır.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKYÜZÜ ATLASI
Ficción GeneralKapak: sırmanur Tam arabama ilerlerken durdum bir anda. Kapıyı açmaya çalışan elim havada kaldığında kırgınlığı üzerime geçirmiştim bir hırka gibi. Dik duruşlu Ahu bir köşeye çekilirken geride sadece çıplak bir ben kalmıştım. '' Asla affetmeyeceğim...