Yıl 1619
Park Sarayı
Sarayda kopan kıyametin ardından hizmetliler etrafı düzenliyordu. Yemek masası dağılmış , yerde kırık camlar , ters dönmüş sandalyeler...
Karısının sakinleştirmeye çalıştığı bir kral ve saraydaki ölüm sessizliği vardı. Bu sessizlikte duyulan tek şey ise prenses Lalisa'nın ağlama sesi.
Sarayın en üst katında odaya kilitlenmiş Chaeyoung ve kapının ardında ağlayıp onunla konuşan Lalisa. İki kardeş kapıya yaslanmış birbirlerini görmeseler bile birbirlerinin varlıklarını hissediyorlardı.
Anneleri öldükten sonra ortaya çıkan bu cezada kızların yaptığı herhangi bir hatada odaya kilitleniyorlardı. Sarayın en korkunç ve karanlık odası.
"Yeter artık" diye cümlesi duyuldu Chaeyoung'un. "Burada olan benim ama ağlayan sensin" kinayeli bir şekilde konuştu kız.
Babasının sözlerinden sonra sinirlenen kız çatalını yere fırlatmıştı başta. Ardından bu harekete sinirlenen kral prensese bağırmış ve olan olmuştu.
İşin sonunda ise Chaeyoung yine bu odaya girmişti.
"Chaeyoung bende istemiyorum bi-biliyorsun ama babama böyle karşılık veremeyiz. En başında o bir kral" Lalisa'nın ağlayarak çıkan sesine göz devirdi Chaeyoung.
Halktan insanlara sorsanız prenseslerin yerine geçmek için can atan çok kişi vardı. Kimse bilmiyordu ki prenseslerin aslında yaşadıklarını.
Sahi nasıl değişmiş ti ki kral? O yufka yürekli iyi kalpli adam nereye gitmişti? Bu sorunun cevabını verecek kimse yoktu şu anda.
Jeon Sarayı
"SENDEN GÜÇ İSTEMİŞTİM. BAKMAM GEREKEN BİR EŞ DEĞİL!"
Jeon sarayında gür bir ses duyuldu. Bu veliaht prens Jeon Jungkook'un sesiydi.
Sözde tahtında sessizce oturdu kral. Tahtın başında her ne kadar o olsada bu ülkede herkes gibi oda korkuyordu. Kral kendi oğlundan korkuyordu.
"Oğlum sende anla. Karşı ülkenin durumu iyi değil zaten. Eğer ülkeleri birleştirirsek-"
"Ülkemizi güçlendirmeye gerek yok! Eğer savaşsaydık kazanmamız kesindi. AMA BUNUN YERİNE O KÜÇÜK AKLINLA SAÇMA SAPAN ŞEYLER YAPIYORSUN!"
Sustu kral. Hiç bir şey diyemedi. Zaten ne diyebilirdi ki? Jeon Jungkook'a karşı gelmeye kim cüret edebilirdi?
Sinirle ayrıldı oradan Jungkook. Odasına girdiği gibi kapıyı sertçe çarpması bir oldu.
Bu sırada dışarıda çiçeklerle ilgilenen Jimin içeriden duyduğu seslere karşı hiç bir şey yapmadan işine devam etti.
Babası ve annesi de dahil her insan korkardı abisinden. Gerçi oda korkmuyor değil di. Sadece diğerlerine kıyasla daha sakin karşılıyordu abisini o kadar.
Anneleri farklıydı. Babasının ilk karısını hiç görmemişti. Sadece çok güzel bir kadın olduğunu duymuştu. Babası ilk karısıyla mantık ikinci karısı ile aşk evliliği yapmıştı.
Abisi saraya geldiği zaman 7 yaşındaydı Jeon Jimin. Aralarında 5 yaş vardı. İlk eş çocuğu doğurduğu vakit bir muhafıza aşık olmuş ve onunla kaçmıştı.
Onlar kaçtıktan sonra ne yaşandığını Jungkook dışında bilen yoktu. Sadece ortada olmayan ikili ve 12 yaşında bir çocuk vardı. Vücudu yara izleri ile kaplı 12 yaşında ruh gibi bir çocuk.
En başta abisine yaklaşmaya çalıştı Jimin. Fakat ne zaman gitse kötü bir şekilde karşılıyordu abisi onu.
Saraydan gelen sesleri düşündü. Ne vardı ki alt tarafı evlilik yapacaktı. Aşırı tepki veriyordu abisi ona göre.
Jungkook'a göre ise evlilikte sıkıntı yoktu. Sadece bunu ona sormadan karar verilmesi sinirlendirmişti onu. Hem savaşsalarda kazanırlardı.
İki tarafın da kaybedeceği kayıplar umurunda değildi onun.
Acımasız dı veliaht prens. Hayatı boyunca kimseye acımamıştı. O acıma duygusunu kaybedeli çok oluyordu ve bir daha güçsüz olmaya gerek yoktu. Duygular insana zarardan başka bir şey vermezdi.
O zamanlar bilmiyordu Prens bir kızın bütün hayat felsefesini değiştireceğini. O kız için her şeyi göze alabileceğini. Bilmiyordu.
Prens Jeon Jungkook
Prens Jeon Jimin
Bölümü nasıl buldunuz? Benim pek içime sinmedi.
İlk bölümler sıkıcı gelmiş olabilir ama karakterleri tanıyalım istedim.
Hangi Jeon sizce?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Light And Dark
Fanfiction"Park Chaeyoung" diye söze başladı yaşlı adam. "Güzelliği ile herkesi büyüleyen aynı zamanda herkesin konuşmaktan çekindiği prenses. Simsiyah saçları , kapkara gözleri vardı. İnsanlarla asla iletişim kurnazdı. Kimseye acıması yoktu kimseyi sevmezdi...