Merabalar.
Nasılsınız?
Bunu belirteyim ki, bu bölüm bir smut bölümüdür.Sevmeyenler geçebilir.
Keyifli okumalar.
***********************************************************
Robin mürettebat'dan Finney ve Bruce'un gemiye tekrar geldiklerini ve Finney'in odasında onu beklediğini öğrendiği anda direk hızlı adımlarla odasının yolunu tutmuştu, onu çok özlemişti. Robin odasının kapılarını sertçe açtığında Finney direk arkasına dönmüştü ve koşarak Robin'e sarılmış ardından dudaklarını bileştirmişti.
Robin ilk başta şaşırsada ayrılığın getirdiği özlemle -aynı zamanda Finney'i sevdiği için- direk kollarını Finney'in beline doladığında öpücüğü derinleştirmişti. Finney karşılık aldığı için sırıttığında kendini Robine daha da bastırdığında kollarını Robin'nin boynuna dolamıştı.
Robin ikisini yatağa doğru yönlendirdiğinde ikisini yatağa bırakmıştı, Robin dudaklarını ayırdığıdında altındaki mükemmelliğe doya doya bakmıştı, ve buraya nasıl geldiği şuan umrunda değildi, onu sonra soracaktı. Robin Finney'in boynuna doğru yöneldiğinde Finney kafasını çevirerek ona daha fazla alan tanımıştı.
Robin deniz kokan ve deniz tadı gelen beyaz teni öptüğünde gülümsemişti, yıllardır denizlerde yaşayan birine göre deniz kokusu finney'de daha güzel ve daha çarpıcıydı. Robinin öpücükleri ısırıklara döndüğünde Finney hafif bir şekilde inliyordu, ama kimsenin duymaması için eliyle ağzını direk kapatmıştı.
Robin Finney'in boynundan çenesine kadar öpücüklerle yol çizdiğinde Finney'in elini de öpmüştü ve nazikçe elini Finney'in eline attığında ellerini kenetlemişti, "Ağzını kapatma, inlemelerini duymak istiyorum" Robin Finney'in kulağına doğru konuştuğunda Finney resmen o çarpıcı ses tonu yüzünden titremişti.
Finney başını olumlu anlamda salladığında direk Robin'nin dudaklarına tekrar yapışmıştı, onu çok fazla istiyordu. Finney Robin'nin dilini dudaklarında hissettiğinde direk dudaklarını aralamıştı ve Robin'in dilinin ağzını talan etmesine izin vermişti.
Finney ellerini Robin'nin kaftanına götürdüğünde Robin'nin yardımı ile üzerindeki kaftanı çıkarmıştı ve beyaz gömleğin düğmelerini açmaya başladığında belinde Robin'nin ellerini hissettiğinde daha ne olduğunu anlayamadan kendini Robin'nin kucağında bulmuştu.Finney sonunda Robin'nin gömleğini çıkardığında dudaklarını ayırmışlardı, Finney üstündeki gömleğin düğmelerinin açık olduğunu gördüğünde direk çıkarmıştı gömleğini, ikiside nefes nefese birbirlerine baktıklarında Finney gözlerini önünde duran esmer tende dolaştırmaya başladığında gördüğü kaslı ve yapılı vücut karşısında yutkunmuştu.
Bu sefer gözleri yara ve kesik izlerine gittiğinde koskocaman olan kesiğe parmağıyla dokunmuştu, "Bu yarayı aldığında canın çok yandı mı?" Robin Finney'in dediği şeye gülümsemişti, "Hayır" dediğinde Finney'in kaşlarını çatması Robin'nin gülüşünü daha da büyütmüştü, "Peki hangi yaranda canın acıdı?" Finney meraklı bir çocuk gibi sorduğunda Robin elini yanağına koyup okşamıştı, "Hiç birisinde canım yanmadı, canımı yakan tek şey seni kaçırmalarıydı, benden uzaklaşmandı" dediğinde Finney'in gözleri parlamıştı, tıpkı yıldızları gösterdiği gece gibi.
"Sonsuza kadar benim olmanı istiyorum Finn, seni gördüğüm ilk günden beri seviyorum" Robin Finney'in dudaklarına doğru fısıldadığında Finney'in dudakları titremişti, "Bende seni seviyorum, senin olmak istiyorum" Finney konuştuğunda Robin duyduğu şey ile gülümsemişti ve dudaklarını birleştirdiğinde ikisini de yatağa doğru bırakmıştı.
Finney ellerini pantolonuna götürdüğünde düğmeleri açmıştı ve Robin'in de yardımıyla pantolonunu indirdiğinde hızla Robin'de kendi pantolonundan kurtulmuştu, Robin Finney'in meme ucunu ağzına aldığında emmeye başlamıştı, Finney ise elini Robin'nin omzuna atmıştı.
Robin'nin her ısırığında Finney delice inliyordu, canı yansa bile hoşuna gidiyordu. Robin son kez meme ucunu emip uzaklaştığında parmaklarını Finney'in ağzına doğru götürmüştü, ve Finney'in parmaklarını ağzına almasını beklemişti. Finney parmakları ağzına alıp emmeye başlamıştı, ardından Robin parmaklarını Finney'in ağzından çektiğinde parmaklarını Finney'in deliğine doğru yavaşca ittirmişti.
"Acırsa söyle güzelim" Robin Finney'in alnına öpücük kondurduktan sonra Finney'in alışmasını beklemişti ve alıştığına kanaat getirdiğinde parmaklarını ileri geri hareket ettirmeye başlamıştı. Finney olduğu yerde kasıldıktan sonra alışmıştı, Robin deliğin yeterince genişlediğinden emin olduğunda parmaklarını çıkarmıştı ve penisini deliğe dayamıştı.
"Acırsa söyle, merak etme birazdan zevk alacaksın bebeğim" Robin konuştuğunda Finney direk kafasını sallamıştı, ardından içinde bir doluluk hissettiğinde başını arkaya atıp elinin altındaki çarşafı sıkmıştı, Robin yavaşça içine girdiğinde biraz bekledi, ardından ileri geri hareketlerle girip çıkmaya başladığında Finney hem acıyla hemde zevkle inlemeye başlamıştı.
"Mükemmelsin Finn" Robin hızlı bir şekilde gel gitlerine devam ederken Finney zevkten Robin'nin ismini inliyordu, ve buda Robin'i daha da tahrik ediyordu. "A-ah Robin, daha hızlı!" Finney inlemelerinin arasından konuştuğunda Robin gülümsemişti ve onun isteğini yerine getirerek daha da hızlanmıştı.
"Robin, g-geliyorum" Finney elini Robin'nin omzunu tuttuğunda Robin onun boşalacağını anlamıştı ve daha da hızlanmıştı, "Mükemmelsin bebeğim" Robin Finney'in kulağına güzel şeyler söyleyerek onu rahatlatmaya çalışmıştı, kendisini biraz fazla kasmıştı.
Robin boşalacağını anladığında Finney'in dudaklarını öpmüştü ve direk boşalmıştı, Finney'de boşaldığında bir müddet nefes nefese birbirlerine bakmışlardı, ardından Robin kendisini yatağa attığında Finney'i dikkatlice kucağına çekmişti ve saçlarını okşayıp öpücükler kondurmuştu.
*******************************************************
Bölüm sonu
Ne düşünüyorsunuz bakalım?
Bu bölüm için letalis isimli şahsın ellerinden öpüyoruz
Adios
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pequeño Tritón
أدب الهواةFinney ve Bruce kendi kasabalarında yaşayan, ama sıradan olmayan iki gençti. Kendi normalleri ve düzenlerinde yaşarken bu döngü kasabalarına yapılan korsan saldırısından sonra bozulmuştu.-Rinney-Brunce.