Broken soul - Taekook

8°kiss

•••

"Taehyung...senden birşey isteyebilirmiyim?"

"Tabiki."

"Şey, bugün gelen adam ile çalışmak istemiyorum."

•••

Hafif çatılan kaşlarıyla bana bakarken konuştu.

"Neden?  Yoksa haberim olmadan bir şey mi yaptı sana?"

Hemen kafamı iki yana salladım. "Bir şey yapmadı ama..ama bakışları çok-çok garip. Yani garip bakıyor." Dedikten sonra hâlâ yüzüme bakmaya devam ediyordu. Bir süre daha bekledikten sonra "Peki, sen nasıl istersen." Dedi.

Yüzünde hiç bir ifade yoktu. Yavaşça kafamı sallayıp teşekkür ettikten sonra tekrardan dudaklarını araladı." Eğer seni rahatsız eden bir hareketi görürsen direk bana söyle. Sakın bekleme. Tamam mı?"

"Tamam.."

•
•
•

Sabah uyandığımda her şey hızlı gelişmişti. Uyandığımda hazırlanıp kahvaltımı yaptıktan sonra bir koruma ile okula gitmiştim.

Uzun bir dersin sonlarına yaklaştığımızda profesör son sözlerini söyledikten sonra çıkmıştı. Ayağa kalkıp çantamı toparladım. Artık kendimi tamamen derslere vermem gerekiyordu. Vizelerim yaklaşıyordu ve notlarımı yüksek tutmalıydım.

Çantamı omzuma takıp yavaş adımlarla dışarı çıktım. Etrafıma bakındığım da beni okula bırakan tanıdık arabayı gördüğümde adımlarımı o yöne doğru ilerledim. Arabayla aramda az bir mesafe kaldığı sırada birisinin hızla koşarak bana çarpması ve yere düşmem bir oldu.

"Ben özür dilerim. İyi misin?"

Kafamı kaldırıp benle konuşan kırmızı saçlı çocuğa baktım. Yüzünde hem endişe hem de şaşırmış bir ifadeyle bana bakıyordu.

"İyiyim. Sorun yok."Dedim gülümsemeye çalışarak. Yerden kalkıp üstümü çırptıktan sonra yanıma gelen korumaya baktım.

"Efendim,iyi misiniz?"

Onu da aynı şekilde onayladıktan sonra kırmızı saçlı çocuğun konuşmasıyla tekrar ona döndüm.

"Ben gerçekten özür dilerim. Acelem vardı."
Diyerek açıkma yaptı. Kafamı iki yana sallayıp sorun olmadığını söyledim. O da hemen yanımızdan ayrılınca bizde koruma ile arabaya bindik ve eve doğru gitmeye başladık.

Bugün gerçekten kendimi çok yorgun hissediyordum. Ders çalışıp, dinlenmeye ihtiyacım vardı.

Aracın durması ile kapıyı açıp dışarı çıktım. Eve girdiğimde direk odama çıkıp üstümü değiştirdim ve ders çalışmaya başladım.

•
•
•

Aralıksız ders çalışıyordum ve artık tamamen tükenmiştim. Elime telefonu aldığımda 5 saattir ders çalışıyor olduğumu gördüm. Sıkıntıyla oflayıp arkama yaslandım ve ağrıyan gözlerimi kapatarak dinlendirmeye çalıştım.

Bir zaman sonra kapımın tıklatıp açılmasıyla o yöne döndüm. Gelenin Taehyung olduğunu görünce hemen gülümseyip, heyecanla "Taehyung! Gelmişsin!"

O da gülümseyerek içeri girdikten sonra arkasından kapıyı kapatarak yanıma geldi.

"Ne yapıyordun?"

"Ders çalışıyordum. Ama çok yoruldum ve canım çook sıkıldı." Diyerek mızmızlandım. Hafif kıkırdayar saçlarımı karıştırdıktan sonra çalışma masama yakın olan yatağımın kenarına oturdu.

"Yemekten sonra dinlenirsin." Dedi. Yavaşça kafamı salladıktan sonra esnedim. Sandalyemi biraz daha onun olduğu tarafa döndürdüm.
Elimi enseme koyup ovaladıktan sonra,"Gerçekten boynumu hissetmiyorum." Diyerek dalgayla konuştum. O da gülümseyip yanını pat- pat ladıktan sonra ayağa kalkarak yanına oturdum.

"Çok mu yoruldun?"

Dedi eli saçıma çıkmadan önce. Yavaşca kafamı sallayarak uyuşan gözümü ellimi yumruk yaparak ovdum.

"Çoook"

Hafif gülümsedikten sonra bir elini belime atıp beni kucağına oturttu. Aniden yaptığı şeyle şaşırıp ellerimi geniş omuzlarına koydum. Kafamı biraz kaldırıp onunla göz göze geldikten sonra başıma hafif bir baskı uygulayarak göğüsüne yatırdı. Ellerinden biri belimdeyken  diğeri ensemdeki saçları okşuyordu.

Derin bir nefes aldım ve sesli bir şekilde yutkundum. Kalbim çok hızlı atıyordu. Hatta duyduğuna bile eminim.

Biraz daha o şekilde kaldıktan sonra hafif geri çekildim. Hâlâ yüzlerimiz çok yakındı ve benim gözlerim onun dolgun dudaklarına kayıyordu. Çok güzel görünüyordu.

Yaptığım şeyin farkına vardığımda kendime gelmeye çalışarak tekrar gözlerimi gözlerine çıkardım. Fakat ona baktığımda,onunda dudaklarıma baktığını gördüm.

Kalbim yeterince hızlı değilmiş gibi daha da hızlı atmaya başlamıştı,heyecanlanmıştım.
Tekrar yutkunduğumda bu sefer gözlerini dudaklarımdan alarak gözlerime baktı.

"Ruhuna, gözlerimle dokunmak istiyorum."

Dediği şey ile ne demek istemişti hiç bir fikrim yok ama elleri arasında da titremeden edememiştim. Gözlerimi kırpıştırarak, yutkundum.

Kafasını biraz daha bana yaklaştırdığın da dudaklarını araladı, artık  nefesini dudaklarımda hissediyordum. Hissetiğim sıcak nefese doğru yaklaşırken  ellerim istemsizce kasılıp,sıkışıyordu.

Onu öpmeyi herşeyden çok istiyordum. İçimde yangın çıkmış gibi yanıyordu.

Ve bir anda beklemediğim birşey oldu.

Taehyung dudaklarını düşünmeden benimkisine bastırdığında,belindeki kolları bolardı.
Belimin kavsini yavaşça okşadı ve dudaklarını kıpırdattı. O bunları yaparken ben hiçbir tepki veremiyordum. Bedenimin titrediğini hissediyordum.

Burnundan verdiği sert nefes dudaklarımın üzerindeki boşluğa dolmuş ve ellerimin titremesine sebep olmuştu.

Yavaş ve rahat bir tavırla belimi okşarken ıslak dudakları dudaklarımı emiyor, ön dişlerini bazen geçirip,çekiştiriyor ve bazen de dilini dudaklarımın arasında ki boşluğa sürtüp geri çekiyordu.

Geri çekilip alt dudağıma sert bir öpücük bıraktığında titrek bir nefes almıştım.

Bir süre sonra ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimi açıp ona baktığımda kısık gözleri ile bana bakıyordu.

Yanaklarımın yanmaya başladığını hissediyordum.

•••



•••

Kısa olduğu için üzgünüm
Umarım bölümü beğenmissinizdir.

(Gelecekten geliyorum ficimin çok cringe olduğunu farkettim.)

Şuan birşey yazamıyorum sadece ileriki bölümlerin daha güzel olacağını söyleyebilirim.

Okuduğunuž için teşekkür ederimm.

Elena~°