•••Taehyung tam önümde durduğunda penisiyle daha çok yakındım. Dudaklarımı yalayıp bakışlarımı onun gözlerine çıkardığımda bana çok büyük bir ciddiyetle baktığını fark etmiştim. Tekrar bakışlarım ereksiyona yaklaşan penisine kaydığın da aklımdan neler geçmesi gerektiğini bilmiyordum. Şuan durduğumuz pozisyon beni derinden etkiliyordu. İçimdeki ses daha da azgınlaşırken dolu gözlerimi Taehyung'a çevirmiştim.
"Taehyung...ben." Ne diyeceğimi bilemezken onun beni anlamasını umuyordum. Ki o da beni anlamıştı zaten. Başını geri atıp yüksek sesle soluklandığın da onu izlemeye devam ediyordum. Tekrar başını eğip benimle yüz yüze geldiğin de ellerinden birini saçlarımda hissettim.
Bakışları karanlık fakat kararsızdı.
Kararsız olsun istemiyordum. Yanaklarım kızarmaya devam ederken ellerimden birini kaldırarak karın kaslarına dokunmuştum. Kaslı karnı içe çökerken elimi hareket ettirerek yavaşça okşamıştım.
Ne kadar sert olacaksa olsun yine de bunu istiyordum.
•••
Nefes alamıyordum.
Taehyung, gözlerimin önünde böyle dururken nefes almayı unutmuş gibiydim. Kalbimin sesini kulaklarımda duyarken, suyun altında olan bacaklarımdan destek almaya devam ediyordum.
Parmak uçlarım hâlâ Taehyung'un karın kasları üzerinde dururken diğer elimde küvette sımsıkı tutunmuştu. Taehyung bana ciddiyetle bakmaya devam ederken, parmak uçlarım olduğu yerden hareketlenerek yavaşça okşamıştı. Vücudunun kasıldığını elimin altında hissedince alt dudağımı dişliyerek bakışlarımı gözlerine çıkarmıştım.
Gözleri hafif kısılmış fakat ciddiyetle bakmaya devam ediyordu. Parmak uçlarım sıcak tenine değerken, elektriğe değmiş gibi titriyordu. Parmak uçlarım aşağıya doğru hareket etmeye başlayınca sıkıca bileğimden tutmuştu. Dişlerim hâlâ alt dudağımda ve gözlerim onun gozlerindeyken bileğimi çok nazik bir şekilde tutuyordu.
Yapamayacağımı veya zorlanacağımı düşünüyordu -tamam biraz öyle olabilir- ama ben gayet hevesliydim. Midem kasılıyor ve kalça aramdan akan sıvım beni gittikçe rahatsız ediyordu.
Başını yavaşça iki yana doğru salladığında, kaşlarımı çatmıştım. Dudaklarımı büzerek ona bakmaya başladığımda gözlerini kapatıp sakinlesmeye çalıştı. Şuan bu hali gözüme o kadar seksi geliyordu ki,beynim durmuş gibiydi.
Tekrar gözlerini açtığında bileğimi kendisinden uzaklaştırmaya çalışmıştı. Çatılı olan kaşlarımı daha çok çatıp,başımı iki yana salladığım gibi bileğimi onun elinden kurtarıp kalın sertliğine sarmıştım.
Yaptığım harekete şaşırırken onu bir kez daha saşırtıp,penisine yaklaşarak hafifçe burnumun ucunu değdirmiştim. Derin bir nefes aldığını duyduğumda, canımı acıtmayacak bir sertlikle saçımdaki tutuşu sıkılaşmıştı. Kabul ettiğini düşündüğümde kızaran yanaklarımı görmezden gelerek, gözlerim gözlerinden ayrılmazken başımı hafifçe hareket ettirerek burnumun ucunun oraya sürtmesine neden olmuştum. Tekrar derin bir nefes aldığını duyduğumda heyecandan yaşaran gözlerimi kasıklarına indirken beni izlediğini biliyordum. Bu daha çok heyecanlanmama neden olurken ne yapacağımı az çok bilsem bile bakışlarımı ona çıkarmıştım.
Tüm ciddiyetle bana bakarken dilini yanaklarının içinde gezdirmiş, en sonunda alt dudağını ısırarak başını yana eğdiğinde ne istediğimi anlamış bir şekilde saçımdaki tutuşunu sıkılaştırarak beni biraz daha yaklaştırımıştı penisine. Dilimle dudaklarımı ıslattığım da heyecandan karnımın kasılmasını boşvererek odaklanmaya çalışmıştım. Tabii ki bu benim için çok zordu. Çünkü o karşımda böyle dururken ben heyecandan hiç birşey yapamıyordum. Hatta düşünemiyorum bile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Broken soul - Taekook
FanficJeongguk,üvey babası ile yalnız kalmamak için evden kaçarken bir sokaktan ses duymasıyla merakından oraya gider. Fakat hiç görmediği silahlı adamın hayattını tamamen değiştireceğinden habersizdi. Küçüklüğünden beri alamadığı sevgiyi;herkesin,yanınd...