KIRMIZI ŞEMSİYE

İlk Karşılaşma

       Nüket yorgun argın ve  kadın olmanın  işte verdiği zorlukları yaşayarak iş yerine döndü ve iş arkadaşı  Deniz'e "Tüm bayi sahiplerine gelecek hafta  eğitim olacağını hatırlatmanı aynı zamanda katılımcılar için yeterli sayıda işletme el  kitabı bastırıp gün sonuna kadar masama bırakırnanı istiyorum? Bu arada puntoların yeterince büyük olduğundan emin ol ki iş yeri sahipleri rahat  okuyabilsin "diye söyledi. O kadar yorgundur ki çalışmaktan yemek yiyecek vakit bulamamış ,işe dönüşte bir dükkandan hamburger almış  çantasından onu çıkarıp yemeğe başlamıştı. O sırada patron Sarıyer şubesinin teftiş raporunu ve ilk izlenimlerini içeren analiz raporunu istedi. Ayrıca saat 15.30 da Fatih şubesine teftişe gitmesini de söylerdi.

       Nüket raporu ve analizleri yazdıktan sonra teftiş için yola çıktı yolda İngiliz Cocker cinsi bir köpeği gezdiren biriyle karşılaşrı ve işin yoğunluğundan biraz uzaklaşmak için uzun uzun onu sevdi."Çok sevimlisin seni gidi seni" diye Cocker la konuşdu.Günün yorgunluğu az da olsa bu şekil de atmaya çalıştı.  Fatih şubesinde hiçbir sorun çıkmaz ama günün sonunda Nüket ayaklarına karasular inmiş bir şekilde evine  döndüğü anda yolda arkadaşı Suna 'nın erkek kardeşi, yıllardır yurt dışında yaşayan Erkan ile karşılaşdı.

      Erkan, kulağında kulaklık bisikletle cadde de gezmekteydi. Tam Nüket'e selam vereceği sırada Erkan hiçbir şey olmamış gibi yanından geçdi ama sonra geri döndü ve Nüket'in önüne bisikletini sürdü.
" Bu sensin .Yanıldığımı düşünmüştüm .Ne zaman döndün?"
"Sen uyurken."
Nüket gülümsedi bu cevaba .
" Pabuç dilli seni ."

       Erkan tüm sevimliliği ile Nüketin etrafında pervane gibi bisikletini sürmeye devam ediyordu. Nüket ise bu duruma çok güldü Erkan ın bu şakacı ve çocuk ruhlu oluşunu hep sevmişti.

       Erkan sürekli Nüket'in etrafında dönmeye devam etti. Tıpkı Güneş'in hayranı olan Dünya gibi. Nüket te daha fazla dayanamadı ve o da Erkan gibi davranmaya karar verdi  .O an da işin yorgunluğunu bile unutmuştu.

         "Hey! Ne yapıyorsun?Bekle ...Tam yakalıyordum. İstesem seni yakalarım ama nazik olacağım."
"Tabii"
"Bana sataşmaktan keyif mi alıyorsun."

      Uzun bir günün ardından Nüket çocuklar gibi mutlu olmuş ve eğlenmişdi. Nüket ,Erkan 'ı yakalamaya çalışmış ama bir türlü yakalayamamış  ,yakalayamadıkça kahkahalar hava uçuşmuşdu..

       Bu eğlenceli anlardan sonra beraber yemek yemeğe kararverdiler. Ve bir restoranta girdiler. Masaya oturduklarında Erkan restoranın her yerini gözlemledi bunu üzerine Nüket,

"Sevebileceğin birini bulabildin mi ? diye Erkan 'a takılır.
"Malesef hala bir numaram sensin ."
"Suna 'nın kardeşi olmasan seni çoktan öldürmüştüm."
Aralarındaki konuşmalar devam ederken bir taraftan ta içkilerin duyumlamaya ve tokuşturmaya devam ederler.
" Biranın  yanına ne alırsın biftek istersin diye düşündüm ."
"İş arkadaşlarım çoktan sıcak bir hoş geldin partisi verdi ."
"Artık yurt dışına çıkmayacak mısın? Amerika 'da okuduğun için orada işe girersin diye düşünmüştüm."
"Burada çalıştığım şirketin asıl sahipleri Amerika' da daha önce Amerika 'da yer alan  şirkette çalıştım. ama ülkemde çalışmak istediğimi söyleyince şirket beni Türkiye' de yer alan bölüme belli bir süreliğine  gönderdi tekrar dönmek zorundayım."
"Yani Amerika da üç yıl kalmak sana yetmedi mi?"
"Doğrusu yapabilsem orada yaşardım.Sanırım Türkiye benim için çok küçük ."
"Nasıl da atıp tutuyor.Bunu ablana söylememelisin.O sadece duygusuzmuş gibi görünür.Aslında seni çok önemsiyor.Aylardır sana bir yer bulmaya çalışmakla meşgul.Ablana biraz sevgi göster."
" Onu çok önemsiyorum.Geri döndüğümü ona söylemedim."
"Deli misin?"
"Büyük bir yaygara koparır bana büyük bir ziyafet hazırlar ve beni deli gibi beslerdi.Zaten yeterince yoğun."
"Şu haline bir bak ,küçük bir bebek olduğun günler daha dün gibi .Ne ara bu kadar büyüdün?"
"Ve sen de ne ara bu kadar yaşlandın..."
"Canını almamı mı istiyorsun?Bunu bir süredir duymadın değil mi?"
"Biriyle ilişkin var mı?"
"Bilirsin her zaman biriyle ilişkim vardır."

Akşam güzel bir yemekle gülüşmelerle geçdi.Yemek sonrası beraber yürüyüş yaptılar,Nüket topuklu ayakkabılarıyla yürümeye daha fazla dayanamayacağım söyleyerek çantasındaki fileden spor ayakkabılarını çıkartı ve onları giydi.
Erkan bu sırada diğer ayakkabılarını filede koymasına yardım etti.

"Aslında istediğin seni sırtımda taşımaksa hemen atla."
Nüket önünde arkası dönük  dizleri üzerine çöken  Erkan' ı görünce benimle eğlenme diye ona  tekme attı.
İşte spor ayakkabısı giymek yasak mı?
"Şey istesem giyebilirim."
" Ancak patronun bunu sevmez mi?"
"Bunu açıkça göstermez.Ancak bazen topuklu giymem gerekiyor."
"Yani itaatkar olmayı seçiyorsun."
"Sadece profesyonelim diyelim."
"Gerçek bir profesyonel tabuları yıkar kendi istediği gibi olur."
"Bana öğretmenlik  yapmaya  çalışma ."

Bu sırada Erkan Nüketin elinden tuttu ve " başlayım mı ? " diye bağırdı. Neye uğradığını şaşıran Nüket Erkan' a neye gidiyoruz, beni nereye götürüyorsun? dedi.Tellerin açıklığından bir parka girdiler. Bu sırada ikisinin gözü parktaki bankta oturan iki sevgiliye çarptı. Sevgililer sarmaş dolaş öpüşmekteydiler.Nüket ve Erkan' ın geldiğini görünce utanıp kalktı ve oradan uzaklaştılar.

" Burası neresi ?Ben bile bu yeri bilmiyorum ."
"Senin evin buranın karşısında."
"Böyle kısa bir yol olduğunu ben bile bilmiyordum ,sen nasıl öğrendin?"
"Az önceki sevgilileri gördün . Öpüşmek için bir yer ararken keşfettim."
"Aman Tanrı'm !!"
"Kardeşin Barış'a 12. sınıftayken sigara içmeyi öğretim. "
"Barış 12. sınıftan beri sigara mı içiyor? İneğin teki o ."
"O üniversiteden önce çıktığı kızı ilk defa  muhtemelen burada öptü."
"Anneme söyleyeceğim onu."
Aman Tanrı'm
"Saf gibi davranmak için çok yaşlısın."
"Bugün gerçekten dayağı hakkettin. "

Nüket Erkan ' a yumruk atmaya başlardı . Erkan kaçtı ,Nüket kovaladı.Yakalayınca da "seni son gördüğümden bu yana çok zampara olmuşsun."diye söylendi.Yürüye yürüye Nüket 'in evine kadar geldiler.Erkan uzun zamandır yurt dışında olduğu için etrafın çok değişmiş olduğunu öğle yemeği için onu iyi bir restoranta götürebilecek birine ihtiyacı olduğunu söylerdi ve ondan yardım istedi.Nüket ise bunu yapmanın onun için zor olmadığı sadece zaman bulmakta zorlanacağını belirtti.Çünkü Nüket iş yerinde fazla durmamakta daha çok dışarıda bayilere gitmekteydi.

"Tüm bunlar, benimle ilgilenmekten kendini kurtarmanın bir yolu mu? "
"Nerden bildin? Zamanlarımız uyarsa ne istersen sana ısmarlarım.Böylelikle
konuşa konuşa Nüket 'in evine kadar geldiler. Nüket gün boyu koşuşturmaca sonra Erkan' la geçirdiği zamanın nasıl geçtiğini anlamadan evine gelmiş ve o günü mutlu geçirmişti.