Nüket hayatın kötü yüzüyle karşılaşmış Hayalkırıklığının yarattığı içindeki öfkenin intikam duygusuyla hafiflediği karmaşık duygular içindeydi. Bu duygulardan en baskını olan öfke ve intikam davranışlarını harekete geçirmiş ,aldığı intikam onda bir yandan da yara açmıştı.O akşam arkadaşı Suna' yı arayıp Suna 'nın Cafesinde buluştular ve bira aldılar.Nüket eline aldığı birayı yudumlarken sanki intikamı devam ediyormuşçasına hızla içtti.Çektiği acının tarifi yoktu ,düşünmek istemiyor ,zihnine bedenine yön veremediği için alkolden medet umuyordu.
Suna Nüket in bu kadar hızlı içmesine dayanamayıp "Yavaş iç.Yine kontrol edilmesi zor olacaksın."diye söyleniyordu.
Nüket isyan bayrağını açmış arkadaşından ne istersem yapmasına izin vermesini istemişti.
Nüket in bu çocuk gibi oluşunu binlerce kez görmüş olan Suna artık yapacak bir şey olmadığından işi komikliğe vurmuş ."Seni şımarık çocuk.Ben senin kocan değilim."diye şakasına ona laf söylemişti.
Nüket 'in kafası gitgide daha çok bunaldığından" Kocam olsan bu hoşuma giderdi."diye bu eğlenceli konuşmayı sürdürmeye devam etmeye karar vermişti.Suna Nüket in intikam almasından mutluydu. "Biliyorum, yetmedi ancak yine de intikam aldın.Neden hala bu kadar üzgünsün."diyerek Nüket in üzülmesini anlamlandırmaya çalışıyordu.
Nüket neden üzgün olduğu konusunda kararsızdır.Herkesin haklı çıkmasına mı üzülüyordu yoksa aldatılmışlığına mı kararveremedi. Sonra anladı ki herkesin haklı çıkması onu daha çok üzmüştü.
Nüket alkolünde etkisiyle kendi gerçekliğini dile döküyordu. "Sanırım gerçekten de erkeklere gelince iyi standartlarım yok.Buraya gelirken aklıma bir şey geldi.Şimdiye kadar çıktığım tüm erkekler.Sanki çok erkekle çıkmışım gibi konuştum.Neyse...Aşk olduğunu düşündüğüm tüm anlar belki de aslında gerçek aşk değildi."
Suna da gerçek aşkı sorguluyorum."Gerçek aşk ne ki?"
Nüket Suna ya "Bilmiyorum hiç gerçekten aşık olmadım."diye karşılık verdi.Suna da ona hak verdi .
Her ikisinde daha da efkarlanıp biralarını tokuşturup içmeye devam ederler.
Nüket birden kafasını geleceğine taktı "Hey!!Kendi geleceği bilmek çok üzücü bir şey ."
Suna ,Nüket te "sen falcı olmalıymışsın. Geleceği kimse bilemez saçmalama" diye yanıt verdi.
Nüket cümlelerini sıraladı." Hep yaşadığım gibi yaşayacağım.Sonra ortalama bir adamla tanışıp evleneceğim ,çocuk sahibi olacağım ve geri kalan hayatımı onunla yaşayacağım.""O tarz bir gelecek diyorsun.Ancak ,eminim öyle bir hayatla hala ... mutlu olabilirsin."
" Evet "
"Evetttt"Bu konuşmalar içinde bir den Cafe Su nun kapısından tanıdık bir yüz geldi. Bu Suna' nın kardeşi Erkan' dı
Gelir gelmez kızların bu hallerine şaşırır."Çok üzgün gözüküyorsunuz.Neden bu kadar içtiniz Nüket? Selam.Eve beraber gitmek istedin ancak içiyorsun Suna.""Ancak bu bizim tek mutluluğumuz."
"Tek yaptığınız şey bu da ondan. Bir de ilişkiniz yok."
"Suna' nın önündeki kadehi eline alan Erkan bir fırt da kadehi bitirir.Nüket ise içmeye devam etmektedir."
" Bu arada bugün normalden daha sarhoş gözüküyorsun Nüket artık yaşlandın bu kadar içmemelisin."
"Nüket hassas şu an Erkan uğraşma artık onunla."
"Biri Nüket 'e yaşlandın mı dedi?"
"Ben lavaboya gitmeliyim Erkan ."
Komik olduğunu sanıyorsun değil mi Erkan ?
Sen neden öğle diyorsun Nüket?"Seni zibidi."
Nüket bir taraftan Erkan' a vurmaya çalışmakta bir taraftan da ona takıldığı için ona kızmaktadır.
" Sana vurmak için bile enerjim yok.""Bu çok üzücü Nüket"
" Ne üzücü?"
"Cafeden çıkan Nüket ve Suna ,kapının dışında da dalgın bakışlarla etrafa bakarken bir anda birbirine sarılırıp ,şarkı söylemeye başlarlar."
"Teşekkür ederim ,Suna'cığım."
"Rica ederim."" lay lay laylalay..."
" Nay naya naya nay...""Teşekkürler Suna"
" Tamam .Aman Tanrım!!Hiçbir yer düşünme eve gidince direk yat bir güzel uyu olur mu?İyi uykular."" Tamam"
"İyi kız ,seni evine bırakalım."
"Hadi arabaya bin."
" Tamam,Eve yalnız mı gidiyorsun Suna?
"Evet,kafana dikkat et.Güle güle
Çantanı al.Güzel iyi yolculuklar. "
" Güle güle Nüket"
" Siz gerçekten evlenebilirsiniz Nüket. "
" Senden de hoş bir kayınbirader olurdu Erkan.
Onu evine götür Erkan gözüm arkada kalmasın.
Peki ablacığım bana kim ödeme yapacak?
"Sen dayak mı istiyorsun sanırım Erkan?
" Çok saldırgansın ablaların güzeli."
"Ona çok dikkat et çok içti .Çok hızlı gitme."
"Tamam ablacığım.""Güle güle"
Tam araba hareket edeceği sırada Nüket arabanın camından sarkıp tekrardan Suna 'yı kucakladı.
Arabanın içinde ise slov bir müzik parçası çaldı ve az önceki gülüşmelerin sarılmaların yerini göz yaşları almaya başladı. Nüket uzun zaman ağlamamak için kendini tutmuştu ve bu onun duygularının boşalma anıydı .Erkan arabayı müsait bir yol kenarına çekerek ve arabadan indi.Nüket 'i bir süre kendi haline bıraktı.Nüket bir süre sonra arabadan inerken ve neden durduklarını Erkan' a sordu. Gidelim artık diye de üstüne belirti.Erkan bunu üzerine bir şey söylemeden arabaya bindi ve eve doğru gitti.Nüket 'in evine geldiklerinde Nüket arabada uyuyakalmıştı. Erkan Nüket 'in uyuduğunu görünce cebinden telefonu çıkartı ve onun fotoğrafını çekti. Nüket fotoğraf çekme sesiyle uyandı.
"Az önce fotoğrafım mı çektin Erkan ?" Hayır."
"Telefonunu ver."
"Telefonumu neden istiyorsun?"
"Seni dövmeden önce onu bana ver."
"Eskiden zorba mıydın?"
"Şakayı kes ve telefonunu ver."
"Fotoğrafımı çektin,biliyorum."
"Ağzından salya akarken neden fotoğrafını çekeyim ki?"
"Yalan söylemeyi kes ağzımdan salya falan akmıyor."
"Arabadan inerken aynı konuşmalar devam eder.Çünkü Nüket ,Erkan' a inanmamıştım."
"O fotoğrafı yüklersen hakaret ve şahsiyet haklarını ihlalinden hapse girersin."
" Nasıl olsa kimse ilgilenmeyecek,çok hoş olduğunu düşünüyor olmalısın."
" Bana saygı göstersen iyi olur çünkü ben senden büyüğüm.Yaşımı hep kendi yararıma kullanıyorum değil mi?"
"Farkında olmana sevindim. "
"Yalnız senin etrafındayken böyle davranabildim. Bugün için teşekkür ederim. Zamanım olduğunda sana yemek ısmarlayacağım.Görüşürüz."
Erkan Nüket eve girinceye kadar arkasından bakakaldı ve onu izledi Bunlar aşkın belki de ilk adımlarıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRMIZI ŞEMSİYE
RomanceAşkta yaş önemli mi yoksa aşk içinden geldiği gibi yaşanmalı mı ? Duyguların seline kapılmış sevda sadece kalbin gizli odalarında kalamayacak kadar esirliğe düşman olup her türlü koşulda zincirlerinden kurtulacak ve kaderin sürüklediği yerler doğru...