Fizikçi |HyunHo|

4

---)

- minho -

" Hyunjin saat kaç?"

" Yediyi elli iki geçiyor?"

" Aptal çocuk, yedi buçuk demiştim!"

" Valla trafik vardı."

" On dakikalık mesafeyi motorla gelirsen böyle olur."

" Of tamam hadi yapalım bitsin gitsin.. ne nazlı çıktınız."

Boş gözlerle bana bakarken hafif geri çekildim. İçeri geçmiş, anında koca koca gözlerini evde gezdirmeye başlamıştı.

" Vay anasını! Harbi zenginlik hoş duygu ya!"

" Diyene bak."

Kapıyı kapatıp içeri girdiğim sırada o etrafa bakıyordu.

" Yukarıda üçüncü oda. Gir, hazırlan geliyorum."

" Hocam hazırlan falan...sanki ne yapacağı-"

" Hyunjin kalemini defterini hazırla demek istemiştim!"

Kahkaha atarak anında yukarı kaçtı. Daha ilk dakikadan sinir ettin beni bravo. Mutfağa girip iki kahve yapmış, ardından kupalara koyup yukarı çıkarmıştım. Kapıyı da açık bırakmış.
Odaya girip kahveleri masaya bıraktım. Bu sırada sandalyede geriye doğru resmen yatmış, elindeki kalem ile oynuyordu.

" Toparlan derse başlıyoruz."

" Hocam ya işlemeseniz olmuyor mu şimdi?"

" Özel ders bu? işlemeyip ne yapacağım?"

" Sohbet ederiz bence mükemmel fikir."

Koltuğuma oturmuş kahvemi önüme alıp onu kolundan tutup doğrultmuştum.

" Salak çocuk, yok öyle bir şey. Derse başlıyoruz, hazırsın... hayır değilsin, neyse siktir et başlayayım çok bir fark olmayacak zaten. "

Offlayarak kağıda bakmış, birkaç dakika ona anlattıklarımı dinlemeye çalışmıştı.

" Enerji burada mı daha fazla olur burada mı?"

" Ben neredeysem orada!"

" Hyunjin sıçamazsın bunun da içine, soru sordum. Nerede?"

" Birincisinde."

" Bravo. "

" Doğru mu?!"

" Hayır gerizekalı, yanlış. Tekrar anlatıyorum iyi dinle."

Yüzünü asmış, dinlemeye devam etmişti. Sırf yalansın.
Bu sırada soru nedeniyle birbirimize yakın oturduğumuz için, hoş, bebeksi kokusunu çok rahat hissedebiliyorum.

" Bak şimdi.. elektrik enerjisi buradan geliyor... önce bu noktanın üzerinden geçiyor, ardından burada duruyor. Geçtiği üç nokta vardı. Enerji en çok nerede birikmiş bak bakalım? "

" Üç numara!"

" Siktir! Bildin! Oha ! Hyunjin! Gerizekalı öğrencim! bildin!"

Çığlık çığlığa birbirimize sarıldığımız sırada birkaç saniye içerisinde toparlanıp derse döndük.

" İkinci bir soru..hm bunu sen yaparsın hadi."

" Hayır be."

" Hadi hadi!" 

Geriye yaslanıp kalemi sadece parmaklarım arasında çevirirken yapmasını bekledim. Sorunun resmen içine girmiş, kalemi üzerinde gezdiyordu. Bir anlık gözüm onun üzerinde gezindi. Üstündeki ona oldukça bol gelen fakat güzel duran mavi sweeti ve altında ondan birkaç ton açık kotu.. sarımsı saçları, ellerindeki yüzükler ve bir ton aksesuarı ile tam bir bütündü. Kendime gelip ona döndüğüm sırada bana baktı.