21. Gerçek ve Yalan

81 10 20
                                    

"Aşk, yer yerinden oynasa da, yâri yürekteki yerinden oynatmamaktır..."

"19 yüzyıl efsanesine göre gerçek ve yalan bir gün buluşurlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"19 yüzyıl efsanesine göre gerçek ve yalan bir gün buluşurlar. Yalan ilk defa gerçeğe doğru söyler ve 'bugün hava çok güzel!" der. Gerçek ona bakar ve gözlerini gökyüzüne kaldırır. Gün gerçekten çok güzeldir, doğru söylemesine şaşırmıştır. İlk kez ondan gerçeği duymuştur, çok sorgulamasa da hâlâ şüpheci davranır. Aynı gün, bir kuyunun önüne gelene kadar birlikte zaman geçirirler. Yalan hep doğru söylemektedir ve gerçek oldukça şaşkındır. Neden yalan söylemiyordu ki?

Yalan, "Su çok güzel, birlikte banyo yapalım!" der. Gerçek, bir kez daha şüpheci bir şekilde suya dokunur, su gerçekten çok güzeldir.

Anlık gafletle ona inanıp soyunur ve yüzmeye başlarlar. Yalan bir anda sudan çıkar, gerçeğin kıyafetlerini giyerek kaçıp kayıplara karışır.

Kızgın gerçek, kuyudan çıkar yalanı bulmak ve kıyafetlerini geri almak için her yere gider.

Dünyada çıplak gerçeği görenler onu hor görmekte ve öfkeyle bakmaktadır. Zavallı gerçek kuyuya geri döner ve sonsuza dek ortadan kaybolur.

O zamandan beri yalan, dünyanın her yerinde gerçek gibi giyinmiş ve içimizde yaşamaktadır. Dünya ise hiçbir şekilde çıplak gerçeği görmek İstememektedir.

Herkesin vicdanı rahatsa, bu kadar kalbi kim kırmıştı?"


A K I N

Vicdan terazisi, insanın iradesine göre iyiye veyahut kötüye doğru eğilir. Dış faktörlerin de bunda katkısı vardır elbette ama en önemli unsur insanın kendi iradesidir.

Ve bazen de koruma içgüdüsü yaranır insanlarda, sevdiğimiz kişileri korumak için gerçeği söyleyemeyiz. Türlü tehditler aldığımı Nisan'a söylemem onu da tehlikeye atardı, biliyorum olayın dışında kalamazdı. Bir şekilde yardımcı olmak için kendini tehlikeye atardı, bu yüzden onu bu olayların dışında tutmam gerekmişti. Ama bu onun kalbini kırmıştı, bunu düşünememiştim.

Aslında her şey Nisan'la ilk tanıştığımız gün başlamıştı, çok tanınan ve tehlikeli olduğunu kulaktan kulağa duyduğum Rafet Karaoğlu'un işini baltalamıştık. Aslında bilerek ve isteyerek oluşan bir durum değildi, kavganın ortasında kalmıştık ve can havliyle ordan kaçmıştık. Nisan'ın o gün yanımda olması elimi kolumu bağlamıştı, ilk anda bile onu korumaya çalışmıştım. Tabii o günler böyle bir aşk illetine düşeceğimi bilmiyordum.

Ordan ayrıldıktan sonra geri dönememiştim, zira aptal değildim. Onca kişinin arasına tek başına girersem tek kelime bile söyleyemeden kafama sıkmış olurlardı. İtinayla bulaşmamaya çalıştığım adamın inine kendi irademle bulaşmış olmam trajikomik bir durumdu.

Bir Belalı AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin