39

383 47 9
                                    

11.04.2023

İyi okumalar

'Beni tutan her şeye ben isteyerek bağlandım.

Şimdi iplere suç atmanın alemi yok.'

Büyük kararlar büyük yıkımlar getirebilir ya da tam tersi hayatınızın miladı olur. Yoongi tırnaklarını kemirirken tam olarak bu iki ihtimali düşünüyordu.

Kimseye hiçbir şeyi tam açıklamıyor ve onların fikrini almıyordu. Kendisi karar vermek istemişti her şeye. Başladığı noktada bitirmek ona zor gelse de sonunda bir karara varmıştı ve bunu fiziksel olarak da gösterecekti.  Sonuçta sözler eylemler olmadan bir hiçti.

İlk eylemi gerçekleştirmek için kolları sıvadı. Kraliyette her yeni krala yeni bir taç yapılma kuralı olduğundan çok güvendiği birine yeni bir taç yaptırmış, en güvendiği yerde tutuyordu onu ve nasıl vereceğini düşünerek de aklını meşgul ediyordu.

Aklına gelenlerle eskiden üzülebilecekken şimdi sırıtıyordu. Böyle büyük bir haberi elbette ihtişamlı bir şekilde yayacaktı herkese.

***

Öncelikle kralın konuşma yapacağı halka duyuruldu. Bunu zaten herkes bekliyordu. O karşılaşmadan sonraki sessizlik herkesin aklını karıştırsa da şimdi cevabı alacaklardı. Olacakları merak eden ise sadece halk değildi, Jimin de merak ediyordu. Tabi yine de Yoongi'ye sormamıştı hiçbir şeyi. Hem kendisiyle durumu paylaşmaya niyeti olmayan kralı zor durumda bırakmak istemiyor hem de zaten geleceği söyleyemeyeceği için alfanın yanında tek yapacağı şeyin saçmalamak olduğunu düşündüğünden tüm bu karmaşaya seyirci kalıyordu.

Uzun zamandır yalnız olması nedeniyle iyice depresif olmuşken omuzlarını indirip başka yapacak bir şeyi kalmadığından sanki odayı hiç görmemiş gibi inceledi. Sonra yine sıkıldı, bağdaş kurup elini karnına koyduktan sonra gözlerini kapattı. Meditasyon mu yapacak derseniz hayır Jimin öyle şeylerden anlamazdı. Sadece belki kurdunu hisseder de biraz ondan akıl alır diye düşünmüştü. Tabi kurdu genel olarak sakin ve huzurluydu. Çok bir şey anlamasa da en azından bu karmaşanın kendisini ve alfayı kötü etkilemeyeceğini böylece fark etmiş oldu.

Bu şekilde dalmışken bir anda koluna dokunan elle çığlık atmış, gözlerini kocaman açmıştı. Yoongi'yi gördüğü an tüm gücüyle koluna vurdu alfanın. Duyulan şap sesiyle ikili birbirine şokla bakıyordu şimdi.

Jimin ise hiç suçu yokmuş gibi konuşmaya başladı.

"Öyle hayalet gibi gelirsen olacağı bu."

"Elin küçük değil miydi senin? Nasıl bu kadar ağır oluyorlar?"

Yoongi ise bunu dedikten sonra Jimin'in elini almış ve incelemeye başlamıştı. Evet hala Jimin'in ona bu ellerle sert vurduğuna inanamıyordu.

"Bilmiyorum. Hem acıyı ben de hissettim." derken Jimin kolunu okşadı.

Yoongi ise normalde bunu dert edinecekken öylece Jimin'in eline bakmaya devam etti, dikkatini tek bir noktaya vermişti şimdi.

"Bir şey mi oldu?"

"Bir şey söyleyeceksin de kıvranıyorsun gibi sanki."

Jimin haklıydı, Yoongi kıvranarak ve aklındaki düşünceleri de hem toparlamaya hem dilinin ucuna getirmeye çalışarak tam omeganın tepesinde dikiliyordu.

Yoongi bu sefer derin bir nefes alıp kesin bir şekilde konuşmaya karar verdi. Ardından Jimin'in elini bırakıp omeganın tam gözlerinin içine baktı.

"Bugün her şey bitecek. Birazdan yanımda olur musun?"

Jimin alfaya baktı. 'Hayır' demeli miydi ona? Başını iki yana salladı kendi sorusu için. Ama Yoongi yanlış anladı bir anlığına, ardından kırgınca baksa da 'tamam' demek için ağzını araladı ama o konuşmadan Jimin girdi söze. "Olurum."  derken sesi telaşlı çıkıyordu, alfa onu yanlış anlamadan söylemek istemişti ama biraz geç kalmıştı. Yine de Yoongi sorun etmedi, olumlu cevaptan sonra hiçbir şey umrunda olmadığından gülümsedi.

Anam Cara-[YOONMİN] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin