26

485 57 15
                                    

29.03.2023

İyi okumalar

Jimin kurdunun sevinç çığlıklarıyla beraber öfkesini bir süre askıya aldı. Şu an yüzü ne çok mutlu ne de sinirliydi, düz bir suratla odasından çıkıyordu.

Kralı karşılamak için oluşan kargaşada araya kaynamak üzereyken Hoseok'un onu tutmasıyla kendine geldi. Yine de ona teşekkür etmedi ya da gülümsemedi, yanında öylece kapıya doğru yürüdü.

Arabadan inen kral omegasının kokusunu aldığı an omeganın olduğu yere doğru döndü. Kendisini karşılayan hizmetlilere ve cariyelere bakmadan oraya doğru yürüdü.

Kendisine düz bir ifadeyle bakan omega yüzünden tüm sevinci kırılsa da pes etmeyip omegaya sarıldı.

Jimin'in tüm ifadesi dağılmıştı.

Çam kokusu kendisini rahatlatıp bambaşka diyarlara sürüklerken gözlerinden yaşlar akmaya başladı. Yine de hıçkırmamak için büyük bir çaba sarf edip sessizce ağladı. Daha sonra iki yanda kalan ellerini krala sardı ve ondan güç almaya çalıştı.

Omegası bir aydır alfası olmadığı için kötü hissediyordu. İnsanların kral olmadan ona saygı duymayacağını anlamıştı ve tam da alfası gelmeden biraz önce öldürülmeye çalışmıştı. Tabi bu onun tahminiydi ama kurdu da kendisiyle aynı şeyi düşündüğü için neredeyse emin gibiydi.

Yemeği yiyeceği zaman içine dolan kötü hissi ama bir anda bu hissin dağılmasını hatırladı. Kurdu Yoongi'nin geleceğini hissettiği için mi öyle rahatlamıştı? Ahh artık bunları düşünmek istemiyordu; tek isteği tam bu ana odaklanmak, biraz gevşemekti.

Yoongi omegayı yavaşça kendisinden uzaklaştırıp ona baktı. Omegası neden ağlıyordu? Kurdunun sezdiği kötü hisler onu da ele geçirdiğinde bu sefer duygularına yenilmeyip sadece Jimin'e odaklandı. Ne olduğunu bilmese de şimdilik onu sakinleştirmeliydi. Nasıl olsa o geldiği için ağlama ihtimali aklından bile geçmemişti.

Omeganın sağ kulağının üstünde bükülmüş duran çiçeği alıp Jimin'in sol tarafına koydu ve saçlarını da kulağına sıkıştırdı. Diğer eli omeganın şişmiş yanaklarından düşen damlaları siliyordu.

Bu romantik anı bölen ise Namjoon'du.

"Hoş geldin kardeşim." dedi samimiyetle.

"Hoş buldum. Yerime iyi bakmışsın." diyen Yoongi ise abisine karşı daha çok alaycıydı.

"Her şeyi emrinize uygun getirdim. Yeriniz sizi bekliyor."

Seokjin ise eşinin arkasından gelip Yoongi'ye selam verecekken Jimin'in ağladığını görüp abartılı bir tepkiyle "Neden ağlıyorsun?" diye sordu ama daha sonra cevabı kendi bulmuş olacak ki "Aaa anladım, özledin dimi eşini. Zaten kolu yaralanınca çok telaş etmiştin." dedi.

"Kolumun yaralandığını nereden biliyorsunuz?" dedi Yoongi şaşkınlıkla.

"Bu çocuk ruh eşin, mühürlü omegan değil mi? Kolunda acını hissetti elbette."

Seokjin'in dediğine kulak asmayıp "Seokjin top gibi olmuşsun." dedi Yoongi, cevabını beklemeden de Jimin'in elini tutup odasına götürdü.

Seokjin arkada eşine söylenip duruyordu.

***

"Buranın hali ne böyle? HOSEOK!"

"Efendim. Hoş geldiniz." diyip eğildi Hoseok.

"Burası neden temizlenmeyip böyle bırakıldı? Ve neden yemek tabağı yerde?"

"İçinde çilek varmış. Omeganızın alerjisi olduğu için ben yemesin diye hemen yetiştim. O sırada yemek devrildi. Tam temizlenecekken siz geldiniz o yüzden böyle kaldı. Hemen halle-"

Anam Cara-[YOONMİN] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin