Chani şüphelenmeye başlamıştı. Ya gerçekten katil oysa ve az önce abisini korumak için değil de her şeyi itiraf etmiş olmak için ben katilim dediyse?
"Çünkü..."
"Çünkü ne?"
"O gece...onu intihardan kurtaran bendim."
Gerçekten itiraf etmek istiyordu. Daha fazla bu şekilde yaşamak istemiyordu ama Inseong'u kaybetme riskini alamıyordu.
"Onun orada olduğunu nereden biliyordun."
"Çalıştığım hastaneye gitmem için o köprüden geçmem gerekiyor. Acilden çağırmışlardı. Yolda onu görünce korktum ve kurtardım."
"Her şey gerçekten tesadüf mü hyung? Gerçekten o günden sonra böyle hayatımıza girmen tesadüf mü?"
Chani istemiyor muydu onu hayatında yoksa cidden meraktan mı soruyordu. Belki de ondan şüpheleniyordu.
"Ne ima ediyorsun Chani. Hayatınıza girmemiş olmamı mı isterdin."
"Ben öyle bir şey demedim. Sadece o gece olması tesadüf mü? Sadece orada onu kurtarıp tüm detayları bilmen de mantıklı bir açıklama değil benim için."
"Tamam beni yakaladın. Evet o gece abini uzun zaman sonra bulduğum ilk gündü. Konuşmak için yanına gitmek istedim. Sang Min ile bir ara sokağa girdiler. Ben gitmek ile gitmemek arasındaydım. Arabada oturuyordum. Bir kaç ses duydum o sokaktan ama inip bakmadım. Sesler bir süre sonra kesilince ve kimse oradan çıkmayınca bakmaya indim. Çıkışı olmayan bir sokaktı çünkü. Orada ne yapabilirlerdi en fazla diye düşündüm. Arabadan indiğim sıra Inseong korkuyla koşmaya başlamıştı. Ne olduğunu anlamadım arabaya bindim ve onu biraz uzaktan takip ettim. Sonra da köprüde olanlar oldu. Bıçak ve Sang Min'in ölümünü de Rowoon'dan öğrendim."
Jaeyoon yalana battıkça batıyordu. Bundan sonra itiraf ederse herkesi kaybedecekti.
"Anladım." Chani çok ruhsuz ve bıkkındı. Belliki kafası çok karışmıştı.
"Başka sormak istediğin bir şey varsa sor. Sen abini affetmeden şuradan şuraya gitmiyorum zaten."
"O konu ile ilgili hiç emin değilim. Abimin yapmış olma olasılığı halen var. Ayrıca bana topluca yalan söylediniz."
"Aslında hepimiz Rowoon'un yalanına ortak olduk. Sana söylememiz için her şeyi yaptı ben de o işlerden biriyim. Gerçi bu işime geldi abinle yakınlaştım, melek gibi bir kardeşi olduğunu öğrendim, arkadaşlarını daha yakından tanıyarak gerçekten güzel bir çevreye sahip oldum."
"Neden bir tek ben bilmiyordum ki?"
"Rowoon şuan ki durumda olmaktan korkuyordu çünkü. Senin kendini ondan uzak tutacağının farkındaydı... Chani hepimiz seni ne kadar seviyoruz farkındasın değil mi? Abin de seni en çok seven kişi. Peki onun gerçekten böyle bir şey yapabileceğine inanıyor musun? Onun gerçekten kötü biri olduğunu mu düşünüyorsun?"
*****
Yine hayattaki en büyük pişmanlığım onunla ikiz olmak olduğu Sang Min'in benimle uğraşıp durduğu bir gündü. Kaptan seçildiğimden beri daha da üstüme geliyordu.
Okulda sorun çıkartmak istemiyordum. Bu yüzden beni sinirlendirdiğinde dışarıdaki bankta oturup dışarıyı izlerdim. Yine aynısını yaptım.
Çiçeklere gözüm daldığında duyduğum o zarif sesle dikkatim sesin geldiği yere kaydı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
PUZZLE [JaeSeong]
Fiksi PenggemarInseong bir gece kendini bir ara sokakta bulur. Yanında da ölmüş bir şekilde en yakın arkadaşı vardır. Peki bunun sorumlusu kimdir? Bunun cevabını ölen arkadaşının ikiziyle bulur. Ona aşık olması işleri zorlaştırır.