PUZZLE [JaeSeong]

Inseong'u ikna etme

"Ne kadar hoş bulduğumu anlatamam."

Jaeyoon gözlerini Inseong'a dikmiş bakarken Inseong onun bu haline gülüyordu.

"Bana bakmayı bırakıp içeri geçecek misin...sevgilim." Son kelimeyi fısıldayarak söyledi.

"Ne? Bir daha söyle!"

"Geç içeri artık!" Inseong Jaeyoon'u zorla içeri soktu.

"Ama senden duymak o kadar hoşuma gitti ki!"

"Bakalım yemeklerim de hoşuna gidecek mi?"

Mutfağa girdiklerinde Jaeyoon şaşkın bir şekilde bir Inseong'a bir masadaki yemeklere bakıyordu.

"Gerçekten sen mi yaptın hepsini?"

"Tabi ki de ben yaptım! Daha ana yemeği görmedin."

"Çok merak ettim şimdi."

Inseong fırından tepsiyi çıkardı. Jaeyoon yemeği görünce istemsiz gülümsedi. Inseong bilerek en sevdiği yemeği yapmış olmalıydı.

"Benim en sevdiğim yemek olduğu için mi yaptın yoksa rastgele mi?"

Inseong yemeği tabağa koyarken Jaeyoon tezgaha yaslanıp gülüyordu.

"En sevdiğin yemek miydi? Bilmiyordum, rastgele olmuştu."

Jaeyoon'un yüzü düştü.

"Yalancı!"

"Madem biliyorsun niye soruyorsun?"

İki tabağı da masaya koydu Inseong sonra da oturdu.

Jaeyoon da onun karşısına oturdu heyecanlı heyecanlı.

"Yani benim için mi?"

"Sus ve tadına bak Jaeyoon."

Jaeyoon gülerek dediğini yaptı. Tavuktan bir parça yedi.

"Çok güzel olmuş! Senin yaptığına inanmak güç."

"Kötü bir aşçı olduğumu bir kez daha dile getirirsen güzel şeyler olmayacak."

Inseong da şaşırmıştı aslında bu kadar güzel olmasına. Jaeyoon sustu ve yemeye devam ettiler.

Inseong yemeye devam ederken Jaeyoon bitirmişti tabağını. Inseong'a bakmaya başladı.

"Neden öyle bakıyorsun. Bir daha yemek ister misin? Katayım mı yemek?"

"Hayır. Onun için bakmadım. Hayatımdaki en güzel şeye bakıyorum ne kadar şanslı olduğumu anlamak için."

"Kendi sevgimi yetersiz görmeye başladım. Beni bu kadar çok mu seviyorsun cidden?"

"Öyle hissetmen için dememiştim. Ama evet seni herkesten çok seviyorum. Benim kadar seni sevebilecek biri yok."

Inseong oturduğu yerden kalktı. Jaeyoon'u da oturduğu yerden kaldırdı ve sarıldı.

"Teşekkür ederim. Sonsuza kadar böyle olalım, olur mu?"

*****

Sonraki birkaç gün içinde Chani ile Rowoon daha da yakınlaşmış, birbirlerini daha çok tanımaya karar vererek birkaç randevuya çıkmışlardı.

Zuho yeni evine iyice yerleşmişti. Arada Dawon ile birbirlerine gidip geliyor sohbet ediyorlardı. Daha da yakınlaşmışlardı komşu olduktan sonra.

Jaeyoon yine her zaman yaptığı gibi işe giderken Inseong'un kapısına kırmızı lale bırakmıştı. Bunu rutin haline getirmişti. Böyle özel şeyler hoşuna gidiyordu ikisinin de. Inseong gittikçe daha çok aşık oluyordu Jaeyoon'a. Jaeyoon bilmese de Inseong'un lisede ona bir hayranlığı vardı. Inseong da lise zamanlarını Jaeyoon ile vakit geçirdikçe hatırlıyordu.