Celine mankeni Kim Taehyung, Calvin Klein mankeni Jeon Jungkook'un alt komşusuydu ve birbirlerine gıcık oluyorlardı.
Texting+düz yazı
Başlangıç tarihi: 31.03.2023
Bitiş tarihi: 28.04.2023
Haiiii ben geldiiim. Ay ailemiz 123K olmuş yerim yerim. Bu arada bu bölüm Taehyung'tan, ilk kez Tae'den anlatıyorum:))
Şimdiden iyi bayramlar dileriiim. Güzel okumalar! Xx
+++++
Taehyung~
Çekimlerim yapılırken, Jungkook yönetmenimin hemen yanından beni izliyordu.
Ağzındaki lolipop şekeri çevirerek gözlerimin içine bakarak yalarken sertçe yutkundum.
"Taehyung! Poz verirken kameraya bak!" Yönetmenin yükselen kalın sesiyle Jungkook'un cazibesinin akımından güçlükle sıyrılıp silkelendim.
O sırada Jungkook'un dudaklarında pişkin bir sırıtış yer edinmişti. Beni sersemleştirdiğini, çekim esnasında aklımı başımdan aldığının gayet farkındaydı. Lolipopu emerek beni izlerken bakışları kendinden emindi.
Gözlerimi ondan güçlükle ayırmayı başarıp kameraya çevirdim. Ellerim ceplerimde bir poz verirken omuzlarımı iyice dikleştirdim.
"Taehyung, ceketin düğmelerini aç göğsün gözüksün." Yönetmenin yönlendirmesiyle harekete geçerken bakışlarım Jungkook'a kaydı.
Yüzündeki gülüşü silinmiş ve kaşları çatılmıştı. Ona göz kırpıp gözlerinin içine baka baka kot ceketimin düğmelerini açtım. Ceketin içine hiçbir şey giymemiştim, bu yüzden göğsüm çıplaktı.
Lolipopu emmeye son verip diliyle yanağının içini dövercesine sertçe dürtüklerken bana dik dik baktı.
Kıkırdayarak kameramanın bana seslenmesiyle birlikte poz vermek üzere başımı çevirdim.
Bu kez göğsüm açık bir şekilde ellerim ceplerimde aynı pozu verdim.
Arka arkaya çekilen fotoğrafların arkasından yönetmen, çalışanın elindeki çiçeği yakaladığı gibi yanıma telaşla koşturdu.
Çiçeği ceketimin sol kısmındaki ufak cepliğe soktu ve duruşuna bakıp dudaklarını şişirerek oflayıp onu oradan çıkarttı.
"Pantolonuna sıkıştır Taehyung." dedi ve şakayık çiçeğini elime tutuşturdu.
Sırıtarak çiçeğin sapını kasıklarım ile pantolonumun arasında sıkıştırıp başımı kaldırdığım gibi Jungkook'a baktım.
Kaşları gözleriyle birleşmeyi hedeflemiş gibi,iyiden iyiye çatılmıştı. Hızlı hızlı soluk almaktan göğsü şişiyor, omuzları sallanıyor, burun delikleri irileşiyordu. Öfkeli bakıyordu, bakışlarına bulanan o öfkeyi buram buram hissettiriyordu bakışlarıyla.
Kıskanmıştı. Yerim.
Beni kıskanması deli gibi hoşuma giderken ona kaçamak bir öpücük attım.
Herkes kendi işiyle meşgul olduğu için ondan başkası fark etmedi bunu. Gerçi fark etseler de umrumda değildi çünkü onunla özel çekim yapacaktım. Gemileri yakmıştım, Jungkook dışında hiçbir şey umrumda olmazdı şu saatten sonra.
Yüzleşmiştik, hesaplaşmıştık. Artık kaçmak yoktu.
"Taehyung, poz ver, çekiyorum!" Kameramanın gür sesi kulaklarıma sızdığında, düşüncelerimden sıyrılarak başımı önüme çevirip hafifçe eğdim.
Tek elimi belime doğru atıp, diğer elimi ceketimin cebine tıkıştırdım. Yüzümdeki ciddi ifademi koruyarak alnıma dökülen dağınık saç tutamların arasından doğrudan kameraya bakmak yerine bir noktaya odaklanmış gibi poz verdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
