Cafe

7.1K 599 283
                                    

Yeni hayatına alışmak Jungkook için biraz zorlayıcı olmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Yeni hayatına alışmak Jungkook için biraz zorlayıcı olmuştu. Hollanda hiçbir şekilde Kore gibi değildi. Yaşadığı kültür şokunun hatti hesabı yoktu ama yine de alışmaya başlamıştı.Taehyung 'Nitelikli' insan yetiştirme işinde başarılı olmuştu. Bu nedenle Jungkook birden fazla dil öğrenmişti zamanında. O nedenle insanlarla iletişim konusunda çok fazla sıkıntı çekmedi genç adam.

Hatta yeni dostlar edindi. Kore'de birkaç dostu olsa da hiçbiri ile gerçekten samimi olamamıştı. Burada ise işler farklı ilerleyecek gibiydi. Yeni dostunun adı Park Jimin'di. Kendisi yarı Hollanda'lı yarı Kore'li olan bir melezdi. Deli dolu bir gençti. Jungkook onunlayken kendisi olabiliyordu. Kore'deki arkadaş ortamında her zaman davranışlara hareket etme zorunluluğu hissediyordu. Jimin'in yanında böyle değildi.

Genç adam yirmi sekizindeydi ama sanki yeni beş yaşına basmış gibi davrandığı oluyordu. Jungkook başta onun enerjik hallerini garipsese de şimdilerde onu böyle kabul etmeyi öğrenmiş hatta onun bu özelliği hoşuna gitmeye başlamıştı. Jungkook'ta onunla beraber çocuklaşabiliyordu bu sayede.

Jimin ile tanıştığı için mutluydu. İyi ki genç adamın yolu kafesine düşmüştü.

Bir de bu mesele vardı tabii. Kafe. Jungkook'un hayali her zaman akademiden mezun olduktan sonra küçük şirin bir kafe açıp işletmek olmuştu. Bu isteğini Taehyung'a söylediğinde eşi elbette kabul etmişti. Aslında Taehyung böyle bir şeyi gerek görmese de sırf Jungkook istediği için kabul etmişti tereddütsüz. Bebeği olacağını öğrendiğinde Jungkook kafe işini çoktan unutmuştu. Bir de üstüne o dönem yaşanan şeyler ve aksiyonlar eklenince iyice çıkmıştı aklından.

Ancak belli ki Taehyung'un aklından hiçbir zaman çıkmamıştı. Bunu Hollanda'ya taşınmalarının birinci yılında Taehyung'un yaptığı sürprizle öğrenmişti. Tarih 1 Eylülü gösteriyordu ve Taehyung, eşini doğum gününde bir kafeye götürmüştü. Jungkook ilk defa geldikleri bu kafeyle şaşırmıştı çünkü Taehyung genelde çizgisinden ayrılmayan ve alıştığından vazgeçmeyen bir insandı.

Örneğin dışarıda yemek yiyecekse yeni bir restoran keşfetmeye kalkmazdı. Tadını, adını bildiği yere giderdi. Hatta bu konuda o kadar yeniliğe alışık değildi ki yemeklerin tadını beğenmese bile bildiği restoranttan ayrılmazdı. Bu nedenle Jungkook bu yeni mekana geldiklerinde şaşırmıştı. Ama bir yandanda gözlerini etrafı incelemekten alıkoyamamıştı. Dikkat edince kafenin yeni açıldığını fark etmişti. Çünkü giriş tabelası boştu ve kafenin daha bir ismi bile yoktu.

Jungkook buraya ilk kez geldiklerinden emindi ancak garip bir şekilde her şey tanıdık geliyordu. Ve bu tanıdık hissiyat güzeldi. Jungkook sanki hayallerindeki kafeye gelmiş gibi hissetmişti. Kafenin baştan sona tüm dizaynı hayallerindeki gibiydi. Mütevazi ama şirin. Renkli ama abartılı ve cırtlak değil. Sanki mütevazi ve müstakil bir evden kopmuş gibi görünen samimi bir kafe. Burası tam olarak hayallerindeki kafeydi.

KTH's Baby || TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin