Bölüm-1: İmkansız

411 46 17
                                    

İşte geliyordu gönlümün sultanı! Etrafa gülücükler saçıyor, yeşil gözleri pırıl pırıl parıldıyordu. Onu bu kadar mutlu eden neydi acaba?

Daha rahat görebilmek için pencereye yaslandım. Gerçi buna yapışmak da denebilirdi, çünkü burnum neredeyse cama değiyordu. Okul bahçesini izlemeye devam ederken hülyalı bir şekilde iç çektim. Acaba bana da bir gün böyle güzel gülümser miydi? 

Sevdiceğim okulun merdivenlerini çıkıp giriş kapısından girdiğinde neredeyse birleşmiş olduğum camdan ayrıldım. Arkamı dönüp kafamı kaldırdım. Çok yakınımda duran bir yüzle karşılaşınca dudaklarımdan dökülen küçük çığlığa engel olamadım.

"Yine kimi dikizliyordun Bahar? Dur tahmin edeyim, biricik sevdiceğin Rüzgar'ı, değil mi?

Gelenin Kiraz olduğunu gördüğümde rahatlamış bir şekilde nefesimi verdim. Başımı yukarı aşağı salladığımda Kiraz övünerek, "Bak, nasıl da tanıyorum kankamı!" dedi. Sözüne karşılık vermek yerine gülümsedim. 

Kiraz neşeyle koluma girip beni sınıfa doğru çekiştirmeye başladı. Sabah sabah bu enerjiyi nereden buluyor anlamıyordum. Sınıfa gidip sıralarımıza oturduk. Sabah erken kalkmaktan nefret eden bir insan olduğum için belki sabahki uykumu telafi ederim diye düşünerek başımı sıraya yasladım ve uyuklamaya başladım.

Daha birkaç dakika bile geçmeden duyduğum tanıdık sesle kendimi gözlerimi açmaya zorladım. Evet, Rüzgar ve onun en yakın arkadaşı Mert an itibariyle sınıfa giriş yapmış bulunmaktaydı. Rüzgar'ın gözleri birini arıyor gibiydi. Sonra nasıl olduysa gözlerimiz kesişti. Ben utanarak gözlerimi kaçırınca bakışmamız yarım kalmıştı. Ben kalbimin atışını düzenlemeye çalışırken Kiraz şaşkın bir şekilde konuştu.

"Bahar, o sana mı sırıttı öyle?"

"Hm, ne?"

"Sırıttı diyorum, sana diyorum."

"Kim?"

"Kızım sen benimle dalga mı geçiyorsun?" dedikten yanıma yaklaşarak fısıldadı.

"Rüzgar işte, sana baktıktan sonra sırıttı sanki."

"Cidden mi?" diyerek heyecanla konuştum. Fakat herkes bize bakmaya başlayınca sesimin yüksekliğini doğru ayarlayamadığımı farkettim. Gözlerim ister istemez Rüzgar'a kaydı. Onunla bir kez daha göz göze gelmeyi beklerken, onun Mert'le konuştuğunu görünce ufak bir hayal kırıklığına uğradım.

Ah, hadi ama! Belki de kendimi fazla umutlandırıyordum. O beni asla sevmeyecekti. Muhtemelen az önceki bakışmamız da bir tesadüften ibaretti, daha fazlası değil. Omuzlarımı düşürüp kafamı tekrar sıraya koydum. Ve öğretmen gelene kadar uyuklamaya koyuldum.

Bahar RüzgarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin