Bölüm-14: Kalp Hoplatan Sonuçlar

106 15 15
                                    

2 gün sonra, Pazartesi

Sabah yatağımdan garip bir hisle kalkmıştım. Haftasonu boyunca arada Kiraz'la mesajlaşmak ve ödevlerimi tamamlamak dışında bir şey yapmamıştım. Fazlasıyla boş ve sıkıcı bir haftasonuydu.

Yüzümü yıkamaya üşendiğim için doğrudan mutfağa yönelmiş ve yemek masasına oturmuştum. Annem yine benden önce kalkmış ve harika kokan bir omlet hazırlamıştı.

"Günaydın anne." dedim uykulu bir sesle.

Annem uyandığımı görünce hazırladığı omletten tabağıma koydu. "Günaydın da, ne bu hal kızım? Akşam uyuyamadın mı?"

"Yoo!" diyerek omuz silktim. "Uyudum."

Yanıma oturarak yüzümü inceledi. "Bak yüzünü de yıkamamışsın. Git yıka da öyle gel. Uykun açılır hem."

Kalkmam için kolumdan ittirmesiyle itiraz etmeden kalktım ve banyoya yöneldim. Arkamdan, "Pasaklı şey seni!" diye söylenmeye devam edince kıkırdamamı engelleyemedim.

Soğuk suyu birkaç kez yüzüme vurduktan kendimi biraz daha ayılmış hissediyordum. Aynadaki yansımama bakınca dejavu yaşadım. Dün de böyle bakmıştım okulun lavabosundaki aynaya... 

Tekrardan mutfağa girip sandalyeye oturdum ve tabağımdaki omleti hızla yemeye başladım. Memnun şapırtılarımın arasından, "Acıkmışım." demeyi başarabilmiştim.

"Acıkmadığın bir zaman dilimi söyle bana." dedi annem muzipçe.

Anneme 'Ayıp ediyorsun ama!' bakışı attıktan sonra yemeye devam ettim. Hiç de bile... Ben ve her zaman acıkmak! Ne münasebet!

Annem yanımda omletini yemeye devam ederken ben çoktan bitirmiş ve sofradan kalkmıştım.

Gülümseyerek, "Ellerine sağlık!" diye seslendim.

Ardından mutfaktan çıkarak odama girdim ve okul formamı üzerime geçirdim. Odamın köşesinde duran boy aynasından kendimi incelerken bugün bir değişiklik yapmak istediğimi fark ettim. Tokalarımı koyduğum küçük sepetten elime açık pembe bir toka aldım. Tekrardan aynanın karşısına geçtikten sonra saçlarımın önden birkaç tutamını toka yardımıyla arkada bağladım. Tatmin olmuş şekilde gülümsedim. Hoş görünüyordum. 

Çantamı programa göre hazırlayıp omzuma taktım ve koridora yöneldim. Bugün matematik hocamız sınıf grubuna quiz olacağımızı yazmıştı. Kardeşim daha yeni kendimizi rahatlatmışız, haftasonu yeni bitmiş, mutluyuz, niye quiz yapıyorsun?  Gıcık mısın sen?

İçimden matematik hocama söylenmeye devam ederken bir yandan da kapıyı açmış spor ayakkabılarımı giymeye çalışıyordum.

Sonunda giymeyi başardığımda anneme, "Hadi ben kaçtım!" diye seslendim ve kapıyı ardımdan kapattım. Merdivenleri indim, apartman kapısını açarak dışarı çıktım.

Evin önünde servisi beklemeye başladığımda beynim yine boş duramamış, binbir türlü düşünce arasından Rüzgar'ı çekip çıkarmıştı. Aşık aşık gökyüzüne bakıp hayallere daldım ve bugün olabileceklerin senaryosunu kurmaya başladım. Birisi lütfen bana bunu yapanın tek ben olmadığımı söylesin, yoksa delirdiğimi düşüneceğim!

Duyduğum tekerlek sesleriyle servisin geldiğini anladım ve bakışlarımı gökyüzünden çekip servise doğru adımladım. Boş bir tekli koltuk bulup oturduğumda arkamdan birinin bana seslendiğini duydum. "Bahar!"

Sesin kime ait olduğunu anlayınca gözlerimi devirdim.

"Ne var Atlas?"

Başımı döndürüp ona baktığımda muzipçe gülümsediğini gördüm.

Bahar RüzgarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin