Bölüm 5

115 13 113
                                    

Çizdiğim resmi tamamlamıştım. Sonunda bitmişti resmim. Bu sefer gölde süzülen küçük bir kuğu çizmiştim. Güzel olmuştu. Çizdiğim sayfayı kopartıp ön sıramda oturan Meleği dürttüm ve onun eline sayfayı tutuşturdum. Resimlerimi vermek hoşuma gidiyordu.

Melek elindeki resme baktıktan sonra gülümsedi ve kısık sesle "Sağ ol aşkım." dedikten sonra öpücük atıp önüne döndü. Gözlerimi devirip gülümsedim. Manyak kız ya!

"Nehir ellerin simsiyah oldu."

Önce yandan bana eğilen Ayla'ya bakıp ardından ellerime döndüm. Evet, gerçekten simsiyah olmuştu. Ayla'ya hafifçe eğilip "Yıkarım şimdi." dedim ve hocadan izin almak için elimi kaldırdım.

E tabii canım hocam beni seviyordu hemen izin vermişti.

Hem kadının dersini dinleme. Hem de dersinde lavaboya gitmek için izin al. Bravo!

Sus kız Nazmiye! Hoca bir şey demiyor sana ne!

Nehir! Dikkat et!

"Ah!"

Nazmiye'nin beni uyarması üstüne sert bir yere çarpıp, yere yapışmam bir oldu, kafamı kaldırıp çarptığım kişiye baktığımda ayağa kalkarak çemkirdim.

"E yuh ama! Bu kaçıncı oğlum!"

Gülerek gözlerini kıstı ve yüzümün hizasına eğilerek "Bence de tesadüf değil. Sen bilerek mi bana çarpıyorsun cadı?"

Ona doğru hafifçe kalkıp "Bilerek ne sana çarpacağım be! Ayrıca cadı değilim ben! Cadılar çirkin olur!" diye çemkirdim.

"Sen güzel cadısın."

"Ben cadı de- Hı?"

"Sen güzel cadısın."

Hadi evlenin!

Bir araya girme Nazmiye!

Bana ne, bana ne!

Offff. Sende Pınar gibisin Nazmiye! Sussana kızım.

İyi be sustum.

"Bu kadar utanacağını bilsem demezdim cadı." dedi, muzip bir şekilde gülümseyerek. Ona gözümü devirdim ve o an aklıma haince bir plan geldi.

Öğreniyorsun ha benden bir şeyler.

Tabii.

Hadi yap. Bak çekirdeğim de hazır. (Çit)

Ayıp kız, insan bana da verir.

Nehir, yapsan mı artık şunu?

Tamam, tamam yapıyorum.

Bir anda Barkın'ın yüzüne yaklaştım. Yüzündeki afallama ifadesi ise beni gülümsetmişti. O daha şoktan çıkamadan elimi kaldırıp yanağının okşadım.

Geri çekildikten sonra elimi kaldırıp Barkın'a gösterdim ve şoktan çıkması için birkaç saniye verdim. Bir süre elime baktıktan sonra jeton düşmüş olacak ki kaşlarını çatıp elini yanağına götürdü.

Hafifçe kıkırdayıp elimi ağzıma götürdüm.

Yaptığın iyi, iyi olmasına da.

Da?

Çok salaksın kızım ya!

Niye be? Ne oldu?

Elin Nehir, elin.

"Hiii." Diyerek elimi ağzımdan çektim. Kesin ağzım siyah olmuştu ya! Karşımdaki şahıs da kahkaha atıyordu. İt işte ne olacak!

"Ne gülüyorsun ya!"

SAHTE FİLMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin