Academia luz de luna / Hyunlix

Türkiye Simülasyonu!

Muffin Time!!!

Bu bölümü hintçe müzik dinleyerek yazdım,o yüzden psikolojimi çok sorgulamayın.

Açıkçası bu kitabı Nasıl Final yapacağımı bilmiyorum çünkü karaktere aşırı bağlandım ve bitirmek istemiyorum bu yüzden 100 bölüm olursa şaşırmayın ಥ⁠‿⁠ಥ

Ve bölümü hyunhayatimolmuscus ithaf ediyorumm💕

Keyifli okumalarr 💞

~

Hyunjin'den...

Türkiye Simülasyonun içine ayak basmıştık. Etraf iç karartıcı görünüyordu.

Kafamı Felix'e çevirdiğimde aniden belimden tutup önüme atlamıştı.
Ben ne olduğunu anlayamadan Felix'e birşeyin çarptığını hissettim.

"İyisin değil mi?"dedi heryerimi kontrol ederken.

Kafamı yere çevirdiğimde çay paketleri gördüm ve arkadan tanıdık bir ses duymaya başladım;

"Ezilenlerin Gür sesidir o
Suskun dünyanın gözdesidir o
Göründüğü gibi olan,
Gücünü milletten alan,
Recep Tayyip Erduvan!"

Seçim şarkısı çalan arabadan atılan Çay? Fazla tanıdık.

Seçim arabasının içine baktığımda ağzım açık kalmıştı.

Bu da Erdoğan pKK sürümdü galiba?

Felix'in hala belimi tuttuğunu fark edince kızarmaya başlamıştım.
Kafamı sallayıp konuştum;

"Sen iyi misin?"

Başını sallayıp derin bir nefes aldı.

"Burası zorlu olacak galiba..."

'İstanbul' yazısını gördüğümde gülümsedim. Burası Farklı bir evren olsa bile memleketimin farklı versiyonuydu.

" يتكلمون التركية!مُحرَّم!إمسكها! "

(Türkbce konusuyowlar! Yasavk!! Yakalayinb!)

Bu adam az önce Türkçe konuşmak yasak mı demişti? Yoksa ben hayal mi görüyordum?

"Run!"

Arkamızdan Deli gibi koşturan grubu saymazsak iyi gidiyorduk!

"Ah!"

Ayağımın taşa takılması ile ağzımdan çıkan sese engel olamamıştım.
Yeri öptükten sonra ağzıma gelen toprak tadı ile tükürmüştüm

"أريد أن أكون مكانًا ".

(Yer olwak isterdxim.)

Keşke arapça anlamasaydım.

Doğru ya! Burası bir Türkiye simülasyonu!