MEDYA CENKER
Arabaya bindiğimde pişmanlık duymaya başladığımı hissettim. Şu an yatağımda müzik dinleyerek uyuyakalmak varken ben neden konseri tercih etmiştim ki?
Cenker arabayı öyle hızlı sürüyordu ki her an uçuşa kalkacakmış gibiydi. Cenkerin koluna yapışarak "Ya..v.aş.." diyebildim zorla. Çünkü benim hız korkum vardı. En ufak bir hızda kalbim yerinden çıkarcasına atıyordu. Bir gün bu sebepten kalp krizi geçiririm diye çok korkuyordum.
Cenker arabasını kenara çektikten sonra kapıda duran açılmamış şişe suyu vererek " İyi misin?" diye sordu.
"Hız korkum var. Yavaş sürersen sevinirim."
soğuk çıkan sesime içimden küfür savurdum.
"B.. ben gerçekten özür dilerim bilmiyordum, çok üzgünüm. Tekrar özür di.."
"Cenker tamam yok bir şey gidelim hadi." dediğimde arabayı çalıştırarak yolumuza devam ettik. Cenker arabayı yavaş yavaş sürerken;
"Sanırım sabaha yetişiriz." diyerek çarpıcı gülümsemesini yerleştirdi yüzüne.
O an onu çok çekici buldum. O gülüş, o yakışıklılık.
Allahım ne diyorum ben, sen bana akıl fikir ver.
"Eğer yetişemezsek ben sana şarkı söylerim."
Yetişeceğimizden emin olduğum için çok iddialı konuşmuştum.
"Yetişemezsek gerçekten benim için şarkı söyleyecek misin?" dedi şaşkınlıkla.
"Eğer benim yüzümden yetişemezsek duyacağım suçluluk duygusunu hafifletmek için söylerim."
Cenker arabayı en yavaş haline getirdiğinde
"Ya, Cenker çok pisliksin hızlan biraz."
"Hahah, hız korkusu olan kıza bak hızlanmam için yalvarıyor."
"Hızlanmazsan kulaklarınla vedalaşman gerekecek." dedim ve kıkırdadım.
"Hmmm, o kadar kötü bir sesinin olduğunu düşünmüyorum" diyerek bana meydan okudu.
Konser alanına geldiğimizde biletleri görevliye göstererek içeri girdik.
Konserin hala bitmemiş olması içime su serpti.
Müziğin sesini bastırmak için Cenkerin kulağına eğilerek bağırdım
"Kargaların nesli şimdilik tehlikede değil." dedim ve ufak çaplı bir kahkaha attım.
"İyi ki yetişmişiz gerçekten" dedi sesime gönderme yaparak.
"Pislik" dedim ve sertçe koluna vurdum.
Sahneye yaklaştığımızda var olan gücümle çığlık attım. "Cenkeeeeeeer!"
Cenker şaşkınlıkla bana bakarken gözleri ne olduğunu soruyordu.
"Bu grup Imagine Dragons!" dedim mutluluktan havalara uçarken.
"Şey, evet ilk tanıştığımızda kolunda bilekliğini gördüm."
Minnettarlık duygusuyla ona bakarken teşekkür ettiğimi anlayıp gözlerini önemli değil dermişcesine kırptı. Mutlulukla ona gülümserken kendimi şarkıya eşlik ederken buldum.
" It's where my demons hide
It's where my demons hide
Don't get too close
It's dark inside."
Şuan çok mutluydum, arabada duyduğum pişmanlık duygusundan pişmanlık duyuyordum. Ne garip bir kızım ben.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen ve Ben ; "Biz"
Teen FictionHayatı tanımak, hayatı yaşamak kadar zordur. Birde bu süreçte insanlara karşı olan güveninizi yitirdiyseniz.. İşte Esin o kişilerden, hayatı tanımaya çalışırken insanlara olan güvenini kaybedenlerden. Bunun bir sebebi var, yüzleşmek istemediği bir...