Öncelikle şunu söyleyeceğim. Bu hikaye(artık her neyse) Jisung un ağzından yazılmaktadır. Haberiniz olsun. İyi okumalaaaar<3
***
Bugün uyandım. Felix dana gibi yatıyordu. Onda bir haller var. Akşamları dışarı çıkıyor, ben uyuyunca eve geliyor. Kesin yine bir haltlar karıştırıyor. Bu akşam ne yaptığını öğrenicem bakalım.
O sırada Felix uyandı ve esnemeye başladı.
-Günaydın küçük dana. Sonunda uyanabildin.
-Sana da günaydın, dedi gülerek.
Beraber kahvaltı yaptık. Sonra o yine dışarı çıktı. Yine bir boklar yiyor bu ama bilmiyorum. Neyse bende işime gittim. İki saat çalıştım. Sonra eve geldim. Felix danası yine yok. Biraz bilgisayarda vakit geçireyim dedim. Bir saat oturmuşum. Felix yine yok. Çıldırıcam gerçekten. Felix çok sorumsuz bir dana. Saat 22:00 oldu. Tabi ki Felix danası yine yok. Yarım saat sonra geldi. Bende alışık olmadığım için çok yorgundum ama onun ne haltlar yaptığını merak ediyordum. İçeri girdi. Kapının önüne dikildim. Beni görünce irkildi.
-Sen yatmadın mı?
-Hayır, uykum gelmedi. Eee, sen ne yapıyordun saatlerdir?
-Ee, şey. Arkadaşlarımlaydım.
-Anladım
-Ne anladın?
-Benimle vakit geçirmek istemiyorsun artık.
-Öyle değil. Yanii, senin takılmak istemeyeceğin yerler.
-Tamam Felix danası. Yatalım artık.
-Jisung, mızmızcılık yapma. Seni götürsem, bir dakika durmazsın orada.
-O zaman deneyip görelim.
-Tamam, ama sonra bana kızmicaksın.
-Tamam, söz.
Bu konuşmadan sonra yattık. Daha çok meraklanmıştım. Ama artık küçük dananın neler çevirdiğini öğrenicem. Meraklı olduğum için uyuyamıyorum. Uyku tutmuyor. Felix çoktan horlamaya başlamıştı. Bende biraz telefonla oynadım. Baya oynamışım. Sonra uykum geldi ve bende uyudum.
