Elimde ki kahve bardağında ki kahveyi taşırmadan hızlı hızlı yürüyordum.
Kolumda ki saatim 17.00 olması ile şok oldum.
Hızlıca telefonumun arka planından Etütün ders programına baktım.
Evet arka plan ekranım ders programımdı.
İlk derslerin Çağan İzgel ile olması ile derin bir nefes aldım.
Yavaş adımlarla Etüte yürüken Urastan mesaj geldi.
Uris: Gelme sınav yapıyor zehirli ot.
Gülerek mesajı görüldü olarak bıraktım nede olsa Çağan Hoca sınıftayken telefonu kapatırsa %50 suçlu oluyordum.
Uris: Görüldü Sensin Görüldü Çocuğu.
Yakalanmayı göze alarak yazdım.
Damla: Tenkyu beybim bu görl sana love love atıyor ama now gitmek sende gir quize yoksa ikimzde ayvayı eatcez.
Uris: Damla sen ingilizce kullanma...
Damla: Eyvallah...
Gülerek telefonu arka cebime koydum ve en yakın parka gidip biraz kafa dinleme kararı aldım.
Parka gittiğimde bir iki çocuk dışında bomboş olduğunu gördüm.
Kulaklığımı çıkarıp müzik listemden raztgele bir müzik açtım.
Yerden eğilip bir papatya kopardım ve falıma baktım.
Mutlu olacaksın
Mutlu olmayacaksın
Mutlu olacaksın
Mutlu olmayacaksın
Mutlu olacaksın
Mutlu olmayacaksın
Mutlu olacaksın
Mutlu olmayacaksın
...
"Mutlu olacaksın" da durunca yüzümde kırık bir tebessüm oldu.
Son taç yaprağını da kopardım "Mutlu olmayacaksın."
Bu aptal falı ne zaman yapsam mutlu olmayacaksın da duruyordu...
Ama hep mi ona denk gelirdi ya belki de evrenin bir mesajı falandır diye düşünmeden duramıyordum.
Yaprakları yolunmuş çiçek sapını sinirle yere attım.
"Kaderimi aptal bir çiçeğin taç yaprakları karar vermeyecek." Diye mırıldandım.
Yerden bir tane daha almak için eğildiğimde arkadan tok bir ses beni durdurdu "Dur koparma!"
Şaşkınlıkla kulaklığımın bir tanesini çıkardım ve bana şaşkın şaşkın bakan sarışın çocuğu baktım. "Efendim?"
Çocuk rahatlamış gibi bir nefes verdi. "Hey çiçekleri rahat bırak seni güzel ama cani varlık!" Şaşkınlıkla yanıma gelen sarışın öfkeli civcive baktım.
"Pardon da sa na ne iki çiçek kopardık diye cani mi mi oldum"
Çocuk gelip yanıma banka oturdu ve yerdeki papatyalara baktı "Nasılsınız hanımlar"
Acaba akli dengesi mi yerinde değil.
"Pardon kalkar mısınız başka bir banka oturun lütfen."
"Efken ben" diyerek bana tokalaşmak için elini uzattı eli havada kalmasın diye elini tutarak "Damla" dedim ve sorumu tekrarladım.
"Başka bir yere otur musun?" Efken genişce gülümsedi "Sakin ol güzel ama cani bir iki şey söyleyip gideceğim işim gücüm var"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk-ı Etüt.
Humor"O kadar işlem yaptıktan sonra sıfır çıkan X Allah senin de belanı versin" diye mırıldandım ve önümde ki deneme kitapçığına boş boş bakmaya başladım. "Kitapçığı gözlerimizle öldürmek yerine soruyu çözemeye çalışmak daha mantıklı bir hareket olur Da...