21: Dertlerin Bir Olması

324 111 229
                                    

Selamlar, bugün bir tane daha bölüm paylaşacağım. İyi okumalar dilerim!

Olaylar her geçen bölüm daha da karışacak, ağlamaklı bol bol sahne göreceğiz.

Umarım durumları, olayları, hisleri tam olarak size yansıtabilirim💗

(Medyadaki konseri dinlerken yazdım bu bölümü, TNK grubunu bilen/bilmeyen herkese ithafen, iyi dinlemeler^^

(Medyadaki konseri dinlerken yazdım bu bölümü, TNK grubunu bilen/bilmeyen herkese ithafen, iyi dinlemeler^^

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

21: Dertlerin Bir Olması

"Canımın içi, duyabiliyor musun beni?"

Gözlerimi çoğu zamanki gibi beyaz tavana açtığımda sıkıntıyla göz devirdim.

Hadi ama, ne zaman her şeye bayılmamayı öğreneceğim?

"Gidecek miyiz?" diye sordum hiç düşünmeden.

Teyzem dolu gözlerle bana bakarken Berin sol elimi tutarak ağlıyordu yanımda. Ege sağ tarafımda saçımı okşuyordu. Melih ve Ömer ise odadaki koltuklara oturmuş bana bakıyordu.

"Sen nasıl istersen." dedi Ege gülümsemeye çalışırken.

Annem olacak o kadının yanına gitmek istemiyordu bir yanım. Diğer yanım ise ne olursa olsun 'o kadın senin annen!' diye bağırıyordu.

O kadar çaresiz ve ne yapacağımı bilmiyordum ki oturup bütün gece ağlamak istiyordum.

Ağlamak çözüm değildi, acıydı sadece. Ama insanın canı çok yakınca biraz daha yansa bir şey olmaz diye düşünüyordu.

Aptal vicdanım kazanacaktı, gitmek istiyordum. Belki o halini görüp bedelini ödediği için sevinirdim.

"Gideceğim." dedim zar zor. "Ama tek başıma."

Teyzem ağlamaya başlamışken Melih onu alarak dışarı çıkardı.

"Öyle bir şey olmayacak canımın içi." dedi Ege gözlerini kaçırarak.

"Benim yüzümden çok yoruldunuz Ege. Daha birkaç gün önce oradaydık. Her şey üst üste geliyor." dedim sonlara doğru titreyen sesimle.

Ege saçımı okşarken acı içinde gülümsedi.

"Tamam." dedi anlayışla. "Sadece ben geleyim. Olmaz mı?"

Hayır desem çok kırılacaktı. Daha önce yeterince kırmıştım onu, daha fazlasını yapamazdım.

"Tamam..." dedim zorla kabullenerek.

Serumum bitince hastaneden çıktık.

Bu 18 yıllık hayatımda yediğim kaçıncı serumdu? Vücudum nasıl dayanıyordu bu kadar ilaca? Belki de dayanamıyordu.

GüneşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin