Güneş

25: Alışveriş

Kısa bir aradan sonra herkese selam:') Umarım keyfiniz yerindedir. İyi okumalar dilerim:*)

Not: Bugün 3 bölüm geleceği için bölümleri kaçırmayınn:')

25: Alışveriş

''Güneş! Kalk! Güneş!''

Allah'ım ne zaman normal uyandırılacağım?

Dün eve çok geç gelmemiz üzerine direkt uykuya dalmıştık. Berin ve Melih'in durumu tam olarak neydi, bilmiyordum ama aralarında bir şey olduğu belliydi. Sadece ilişkilerine burnumu sokmak istemiyordum, Berin'in dayanamayıp bir şey olduğunda bana anlatacağına emindim.

"Efendim Berin..." dedim tek gözümü açarken.

Beni hafifçe sarsarak ufak bir çığlık attı.

"Kalk! Uyan, Güneş. Çabuk!"

"Uyandım ya, ne oldu?" dedim yüzümü buruştururken.

"Mezuniyet alışverişine gidiyoruz!" diye bağırdı keyifle.

Gözlerimi devirirken BENİ BUNUN İÇİN Mİ UYANDIRDIN! çığlığı atmak üzereydim.

"Daha 1 ay var." dedim bıkkınlıkla.

Berin derin bir nefes aldı ve heyecanını hiç kaybetmeden konuşmaya devam etti.

"Güneşciğim, şimdi gideceğiz. Alacak bir sürü şey var. Zaten tek gün yetmez. Hem çok keyifli olacak, hadi. Herkes geliyor."

Başımı sallayarak kabullendiğim sırada aklına bir şey gelmiş gibi tekrar konuşmaya başladı.

"Güneş..." dedi düşen yüzüyle. "Bir şey daha var."

Kaşlarımı çatarak yüzüne baktığımda uykum iyice gitmişti.

"Söyle Berin. Ege ve Ömer evlendi mi? Vallahi kızmayacağım, söyle."

Hafifçe güldüğü sırada hemen kendini toparlayarak ciddi tavrına döndü.

"Annen..." dedi sessizce. "Bir zarf göndermiş. Birkaç saat önce, sen uyurken geldi kargo. Sana iletmemizi ve kabul etmeni rica etmiş. Ben seni yalnız bırakayım. Seni bekliyoruz aşağıda."

Ne hissedeceğimi bilemeyerek başımı salladım. Berin, odadan çıkarken masamın üzerine bıraktığı açık mavi tondaki zarfı aldım.

Titreyen ellerimle zarfı açtım. İçinden çıkan bir kağıt parçası ve yüklü miktarda parayı görünce şok içinde kalmıştım.

Beni satın aldığı parayı geri falan mı ödüyordu?

Sinir bozukluğuyla ağlamaya başladım. İçinden çıkan not çok güzel bir el yazısı ile yazılmıştı.