🐥
Burnuma ve ağzıma dolan rahatsız edici dumanlarla öksürerek uyandım. Siktir! Bahçenin ateşi eve sıçramıştı, evde yangın vardı. Kazağımın kolunu elimi kapatırken elimi yumruk yaptım ve elimi ağzıma götürüp öksürdüm.
"Ehehe," dedim gülümserken. "Harika! Öleceğim! Ve babamdan da o sikik Yoongi'den de kurtulacağım!"
Ancak bu gaz beni gittikçe daha çok zehirlemeye başlamıştı, kolumu ağzımla burnum arasına kapatmış kendimi korumaya çalışmıştım.
"Hissedebiliyorum," diye fısıldadım ve kendimi yatağa sırt üstü attım. Yıldız şeklini alırken gözlerimi kapattım ve kıkırdadım. "Evet," diye fısıldadım. "Bu evde, yanarak öleceğim ve ne Yoongi ne de babam beni üzmeyecek artık." Ve gözlerimi kapatıp kendimi bıraktım. Kendi evimde, mutlulukla ölecektim.
Rahat rahat ölecek, kimsenin beni üzmesine izin vermeyecektim.
En azından aptal ben öyle sanıyordum.
Dudaklarım üstünde dudaklarıma nefes veren o tanıdık dudaklarla açıldı bilincim. Gözlerimi açtığımda, elleri dudaklarımı büzerek aralamış, dudakları dudaklarıma nefes üflüyordu. Hızla onuzundan ittirdim ve doğrulurken öksürdüm. Çok fazla duman yutmuştum ve o aptal beni kurtarmasaydı belki de şuan burada olmayacaktım.
"NE YAPIYORSUN BE?!"
"Hayatını kurtarıyorum!" dediğinde dudaklarımı sildim koluma.
"Mahvettiğin hayatımı mı?!"
"Ne sikim yapıyordun?!" diye bağırdı alakasız olarak. Yüzsüzlüğün kaçıncı seviyesi acaba?
"Seni ilgilendirmez!" Ve hızla ayaklandım. "Sen herkesin içinde bağıra bağıra beni terk ettiğini, kullandığını, aptal olduğumu söylemedin mi?!" diye bağırdığımda o da ayaklandı.
"Gerçekten haklıymışım! Aptalsın! Aptal sikik bir veletsin!"
"Hah!" dedim sinirle. "Ben aptal sikik bir veletsem, sende sende," derken uygun kelimeyi aradım. "Aptal, bunak, pedofili bir sapıksın!" dediğimde bağırdı.
"SAPIK FALAN DEĞİLİM!"
"KIÇIMIN KENARI!" diyerek çıkıştığımda gözleri koyulaşmıştı.
"Jimin!" diyerek üstüme yürüdüğünde gözlerine baktım nefretle.
"NE?! Ne yapacaksın?!" dedim sinirle. "Daha fazla ne yapabilirsin ki?! Zaten beni ölmekten beter ettin. İNTİKAMINI ALDIN!"
"Cidden anlamayacak kadar aptalsın! Aptal! Ve intihar etmeye kalkacak kadar da korkak!"
"Ben miyim korkak?!" diye bağırdım. Saat kaçtı acaba? Çünkü yoldan geçenler yine bizi izliyor, arada durup bakıyorlardı. "Korkak diye sana derler be!" Şaşkınlıkla bana baktı.
"Neyden korkmuşum ben?!"
"Cesur değilsin! Korkaklıkla aynı şey değil mi bu?!"
"Cesurum ben tamam mı?!" dediğiyle büyük bir kahkaha attım.
"Hah! Cesurmuş, külahıma anlat." Ve gözlerine bakıp sinirle çıkıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Revenge//Yoonmin
Fanfiction"Seni," diye fısıldadı Jimin nefes nefese Yoongi'nin dudaklarına doğru. "Seni seviyorum, Min Yoongi." "Seviş benimle, Park Jimin!"