21-''Pişman olacağın şeyler söyleme.''

2.5K 187 34
                                    

''Napıyorsun burada? Açsan içeri girmeli ve sipariş vermelisin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




''Napıyorsun burada? Açsan içeri girmeli ve sipariş vermelisin. Kaç yaşına gelmişsin bunu da ben öğretmeyeceğim sana herhalde.''

İşten çıkmış arabama yürürken arabama yaslanmış beni bekleyen İlker beklediğim bir görüntü değildi.

Gözleri saçlarıma takıldığında ellerimi üçe vurdurduğum ve artık sahip olmadığım kıvırcıklara attım.

Saçlarını kesme, seviyorum demişti o gece çıkmadan.

Ertesi gün ilk iş gidip üçe vurdurtmuştum.

Bakışları saçımda takılırken kafasını eğdiğinde düşündüğümden kötü hissetmiştim. O sinirle, ona sinirimi göstermenin en iyi yolu olarak düşünmüştüm bunu.

Şimdi bakışlarındaki adlandıramadığım hüzünden doğru bir karar verdiğimi anlıyordum .O gece ondan gittikten sonra beş gün olmuştu. Bu beş günde ne bara uğramıştım ne yakınına, İlker hakkında da bilgim yoktu. Tamam bu yalandı , Fuat her gün İlker'in gelip gelmediğini bana haberdar ediyordu.

İlker ise bu beş günde her gün bara uğrayıp, locaya oturmadan barda bir içki içip kimse ile konuşmadan gitmişti. Fuat onun sessiz olduğunu söylemişti, bu içimdeki merakı arttırıyordu. Beni bu hale sokan oyken, o neden bu haldeydi?

Hayatımda ilk defa birine aşk itirafı sayılabilecek bir konuşma yapmıştım. 27 yıllık zaman diliminde ne aşka dair bir duyguya yakınlık hissetmiştim ne de başka bir şey, 27 yılın ardından ise bir bok batağına düşmüş gibi hissediyordum.

Onunla geçirdiğim her an, beni sinirlendirdiği anlar dahi, şimdi geri dönüp baktığımda ne kadar mutlu ve halimden memnun olduğunu fark ediyordum. Şimdi ise içimde bir hüzün, gökyüzünde beni anlatmak istercesine kara bulutlar dolanıyordu.

''Bana laf atmayı bir kerelik bırak.''diyerek bıkmışlık ve yorgunlukla bakan suratına baktım.  Arabaya yaslanmış, bir ayağını diğer ayak bileğine yaslamış, beyaz gömleğinin kolları özensizce ve iki taraf simetrik olmayacak şekilde kıvrılmış, ellerini ise kumaş pantolonunun cebine sokmuştu. ''Sadece iyi misin diye kontrol etmeye geldim, kaç gündür görmeyince.'' diye lafına devam ettiğinde onu özlemle incelememi bitirerek gözlerimi kaçırdım.

Burnunda tütüyor olsa bu gerekti, saçına dökülen bir tutamı bile ne kadar özlemiştim onun. Normalde bile ona dokunmazken, şu an dokunamıyor oluşum fazlasıyla canımı yakıyordu.

''Konuşman gereken yerler hariç fazlasıyla konuşkansın değil mi?''diyerek sinirle konuştum.Her konuşmasını istediğim an harici, çenesi açılıyordu.

Ağırlığımı bir ayağımın üstüne verip ona baktığımda onunda beni incelediğini görmek hem hoşuma gitmiş hem de daha çok sinirimi bozmuştu. Madem merak ediyorsun, madem beni inceliyorsun bir de sevsene beni lan adam.

Kafası Güzel  [BoyxBoy]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin