Eveet, gerçeklerin ortaya çıktığı o bölüme nihayet geldik. Arayı biraz açtım, kusura bakmayın.
Umarım beğenirsiniz!✨
Kötülük, hiçbir zaman peşimi bırakmamıştı. Her zaman bir adım arkamda, beni boğmak için orada bekliyordu.
Kayıplar ve acılar her zaman hayatımın bir parçası olacak gibi görünüyordu. Belki de hep mutsuzluğa mahkum olacaktım.
Eskiden dünyanın en mutlu insanı gibi hissederdim kendimi. Kötü şeyler olsa bile yok sayardım ama şimdi hayatımda iyi hiçbir şey olmuyordu.
"Ne demek istiyorsun?" diye sordum ona bakarak. Kötü şüpheler derken neyi kastediyordu?
"Dün geceden beri onlardan haber alınamıyormuş. Kaçırıldıklarını düşünüyoruz, başlarına bir şey gelmesi de muhtemel."
Gözlerim dolmaya başladığında kafamı eğdim. Onları kaybedemezdim. Elbette hayatım boyunca bana iyi davrandıkları söylenemezdi ama çoğu zaman arkamda durmuş, koruyucum olmuşlardı.
Annemle pek anlaşamasam da babam hep benim kahramanım olmuştu. Beni her zaman koruyup kollardı. Anneme ondan bahsetsem öfkeden delirirdi ama babamla dertleştiğimiz bile olmuştu.
"Çok seviyorsun değil mi o hergeleyi?"
Yine annemle onun için kavga ettiğimiz bir gün evin kapısının önünde oturmuş ağlıyordum.Kafamı salladım babama. "Benim için değişeceğini söyledi. Her ne olursa olsun annemi ikna etmeye çalışacak."
Babamın kaşları kalktı. "Öyle mi? Bak sen şu hergeleye... Seni çok seviyor olmalı. Yoksa bir insan sevmediği biri için değiştirmez kendini. Ama çok sevdiği biri için de her şeyi göze alır. Üzülme, anneni elbet ikna ederiz."
Babam sarılıp sırtımı sıvazlamıştı. "Annen de iyidir aslında, severim kendisini. Ama bazen huysuz bir babaanne gibi oluyor. İnsanların tercihlerine saygı duyması gerektiğini henüz anlamadı."
Onlarla o kadar güzel anı biriktirmiştim ki sayamayacak kadar çoktu.
"Seni odana götüreyim istersen. Kafa dinlemek iyi olur senin için."
Şu an ona çıkışırdım normalde ama sadece kafamı sallamakta yetindim. Dudaklarımı birbirine bastırıp gözyaşlarımı siliyordum.
Elimi hâlâ bırakmamıştı. Odamın önüne gelene kadar da bırakmadı. Ben bırakmak istesem de daha sıkı tutmuştu.
Odaya girip yatağın üzerine oturdum. Son birkaç günde üst üste öyle şeyler yaşamıştım ki artık ne tepki vermem gerektiğini bilemiyordum.
Ailemin zoruyla nişanlandığım adam öldürülmüş ve onu öldüren adamlar tarafından kaçırılmıştım. Daha sonrasında ise beni evinde tutan adamın beni yollar önce bırakıp giden sevgilim olduğunu öğrenmiştim.
Şimdi ise ailemin ortadan kaybolduğunu ve başına bir şey geldiğinden şüphelendiğini söylemişti bana.
Aileme çoğu konuda sinirliydim. Beni zorla nişanlandırmaları ve kararlarıma saygı duymadıkları birçok konuda. Ama ailem oldukları için bir şey diyemiyordum. Hayatımdan çok insan geçip gitmişti ama onlar hep yanımda kalmışlardı.
Kendime engel olmayıp hıçkırarak ağladım. Dizlerimi kendime çekip kafamı dizlerimin arasına gömdüm.
Hayatım boyunca intiharı düşündüğüm çok anım olmuştu. Ailemle kavga ettiğim, onun beni bıraktığı ve hayatımın kötü ilerlediği zamanlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YOU | Jirosé
FanfictionAcımasız bir seri katil olan Park Jimin, ona verilen emir için gittiği evde eski sevgilisi Rosé'yi görür. "Sen ve ben, geride kalan acı verici geçmişin kopuk parçalarıyız." ' Killer ile bağlantılıdır.