-7

1.4K 83 18
                                    

Gözlerimi açtığım da gün daha yeni aydınlanıyor gibiydi.

Kimsenin uyanmadığını düşünerek birşeyler atıştırmak için mutfağa indim.

Çünkü gün boyu odamdan çıkmayı ve Karan itini görmeyi istemiyordum.

Dün yaşanılanlar' dan sonra biraz daha aklım başıma gelmişti.

Onunla alaycıl bir konuşma tarzı sergileyince ondan korkmadığımı düşünmesini sağladığımı sanmıştım.

Fakat bu bir bokuma yaramamıştı.

Onunla bu şekilde konuşmamaya, tatlı ve sevimli halimi ona bir ödül olarak bahşetmemeye karar vermiştim.

Çünkü bunu hak etmiyordu.

Çünkü biraz geç kavramıştım fakat o bir mafyaydı.

O benim babamı... Benim babamı öldüren bir mafyaydı.

Aşağı mutfağa indim ve kendime dolapta ki malzemelerle bir sandiviç hazırlamaya başladım.

Arkamda, kapının pervazında nefes alıp verme sesleri hissediyordum.

"Ne istiyorsun?" Diye sordum sert ve soğuk bir tavır ile.

"Acıyor mu?" Diye sordu.

"Bu seni ilgilendirmez." Aynı soğuk tavrım ile.

Sandiviçimi aldım ve onun nefes sesini bile daha fazla işitmek istemediğim için yukarı çıkmaya karar verdim.

Yüzüne bile bakmadan kapıdan geçeceğim sıra da kolumdan tuttu.

"Şuan bana kızıyorsun ama..." Dedi.

Bu cümlenin bir 'ama' sı olamazdı.

Adam beni canlı canlı kesip, biçmişti. Tabiki ona kızıyordum ve kızacaktım.

Bu tutumumu hiç birşey değiştiremezdi. Ki onun yaptığı şeyleri kavramış olmam ona olan kızgınlığımı daha da çok körüklüyordu.

"Bir gün bana teşekkür edeceksin."

Ona hayretler içerisinde baktım.

'beni diri diri kesip biçtiğin için çok teşekkürler Karancığım ya!'

"Sana asla minnet etmeyeceğim! Ne tür bir düşünce bu böyle! Beni diri diri kestin oğlum sen! Evet beni bulmamaları için izleme cihazını söküp çıkardın, buna birşey diyemem çünkü taraflarımız belli. Ve ben senin düşmanınım. Fakat bana yapılan bu zalimce davranışı asla unutmayacağım ve ayrı saflar da olmamız senden intikam alacağımı değiştirmeyecek. Asla 'ah ben onun düşmanıyım bunu yapması gerekiyordu' diyecek kadar aptal olmayacağım Karan!"

Dedim ve başka birşey demeden ayrıldım ordan.

Ona teşekkür edecek mişim! Rüyasın da dahi göremezdi bunu!

Gün boyu odamdan çıkmama kararımı başarıyla yerine getirmiştim.

Akşama kadar Karan da evden çıkmamıştı.

Fakat akşam saatlerine doğru Karanın evden çıktığını duyunca aşağı indim ve yiyecek birşeyler aradım.

Öküz herif 'aç kaldı kızcağız, şuna iki lokma birşey götürün' de demiyordu.

Saf odundu işte.

"Pardon yiyecek birşeyler var mı?" Diye sordum çorba gibi birşeyi karıştıran hizmetli kadına.

"Karan bey ve Yeliz hanım birlikte biftek yediler, Karan bey size nohut pilav yapmamı söyleyince bende nohut pilav yapıyorum efendim."

Açıkçası bu beni şaşırtmıştı. Çünkü et ve kavurmadan nefret ederdim. Fakat sucuk ve salam gibi şeyleri yerdim.

Mafyalar Kapatılsın!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin