-16

1.2K 77 23
                                    

Karan'ın ağzından ;

Sabaha gözlerimi posta kutumda ki uğursuz bir davetiye ile açmıştım.

Davetiye de Fatih Oyuk Bey'in küçük kutlama balosu içindi. Beni ve kavalyemi davet ettiği yazıyordu.

Oyuk ailesi yıllardır babam ile ortaklık içinde olan bir aile olmuştu.

Fatih'in babası ve benim babam yakın arkadaş ve ortaklardı.

Fakat dönem bizim elimize geçince bu ortaklık bozulmuş, aksine küçük çaplı bir düşmanlık başlamıştı.

Bunun tek sebebi ise Fatih beyin iş ve aşk hayatını aynı anda idare edememesi idi.

Aslında onun hayatına aşk hayatı bile dememiz yanlıştı. Çünkü aşk iki insanın karşılıklı hoşlantısından oluşurdu. Fakat Fatih Yeliz'e takıntılı bir ruh hastasıydı.

Elimde ki altın desenler ile süslenmiş davetiye'ye son bir bakış attım.

Ardından merdivenlerden adım sesleri yükseldi.

İlk Azra yanıma geldi ve "Günaydın abi" diyerek yanağıma bir öpücük bıraktı.

Ardından Yeliz aşağı indi ve uykulu gözler ile "Günaydın Karan" diye fısıldadı.

Sonrasında aşağı sarhoş gibi, gözlerini ovalaya ovalaya Deva indi.

Yanımdan geldi ve bana şöyle bir bakış attı, ardından göz devirip gitti.

"Günaydın" diye bağırdım arkasından ima ile.

"Aymadı!" Diye bağırdı Deva. Kendisi akşama kadar yatmak istediği için bu onun adına normaldi.

Yeliz yanıma geldi ve merak ile davetiye'ye baktı.

"Fatihden" diye açıklama yaptım ona.

Yeliz'in güler yüzü anında yok oldu. Fatih'den pek haz ettiği söylenemezdi. Ondan kimse haz etmezdi.

Çünkü bir ara Salih'in anlattığı Yelizin kaçırılma olayı var ya?

O operasyonun baş sorumlusu bizzat Fatih Oyuk idi.

Üstelik yalnızca kaçırmak ile de yetinmemişti.

O gün Yeliz de büyük travmalara neden olmuştu.

Uzun süre odasından çıkmamış her türlü erkeğin dokunuşundan kaçmıştı.

Adam tam bir psikopattı.

O gün Yelizin kaçırıldığını öğrendiğim de olanları çok iyi hatırlıyordum.

Kimin kaçırdığını bilmiyorduk ama ben soluğu direkt Oyuk şirketinde almıştım. Onun yaptığını biliyordum, başka kimse Karan Çakıl'ın nişanlısını kaçırmaya cürret edemezdi.

Yelize duyduğum en büyük pişmanlık o gün olmalıydı. Onu koruyamadığım, o adamın Yelize dokunmasını engelleyemediğim için.

"Karan seninle gelmesem sorun olur mu... Ben"

Yelizi anlayabiliyordum. Kafamı aşağı yukarı salladım. "Yeliz seninle konuşmam gerek" dedim ciddi bir tavır ile.

Yeliz başını sallayıp konuşmam için bekledi. Gözlerim arkada ki Azra ve Deva'ya kayınca Yelizin kolundan tuttum ve dışarı çıktık.

"Ne oldu?" Diye sordu korkmaya başlayan Yeliz.

"Yeliz... Ben nerden başlamalıyım bilmiyorum. Üzülmeni asla istemem ama... Biliyorsun ben hiç seni sevmedim. Bu ilişkiye asla birisini sevmeyeceğimi düşünerek, çıkar amacı ile girmiştim. Ama ben şimdi..."

Mafyalar Kapatılsın!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin