-Numara-

'Part3♣

Duyuru; bolumleri artik gece yayinlamayi dusunuyorum. Zaten yaz tatili geldigi icin sabahin korunde kalkma sorunum(uz) olmayacagi icin yuksek ihtimalle bolumleri gece atacagim sanirim. her neyse, keyifli okumalarr<3

O gün Mike'ın kafası tamamen 2. kez arayan anonim kişideydi. Bu şahıs kimdi? Katil mi? Manyak mi? Neden arıyordu? Neden hiç ses vermiyordu? Çetelerin bir oyunu muydu? Hiç bir fikri yoktu. Mike bunun çetelerinin oyunu olduğunu düşünüyordu, bir avuç gerizekalıdan başka bir şey değillerdi sonuçta. O gün 3'üde erken çıkmıştı ve karakolun bahçesinde sohbet ediyorlardı.

Başkomiser Ryan, Dedektif Laura ile Mike'a buluşma ayarlamak istediğini ve onlarında gelmelerini söyledi. 2'side kabul etmişti. Şimdi tek yapmaları gereken buluşulacak bir mekan bulmaları gerekiyordu. Laura ile Ryan konuşmaya daldığını fark eden Mike çaktırmadan oradan uzaklaşıp evine doğru yürümeye başladı çünkü buluşmalar onun tarzı değildi ve zaten içine negatif bir his doğmuştu. İçinde ki bir ses orada güzel şeyler olmayacağını söylüyordu. Mike ister istemez kabul etmişti, aslında red edebilirdi fakat onu zorla davet edeceklerini biliyordu ki zaten Mike, Laura ve Ryan'ı sevmiyordu...

Mike eve geldiğinde ayakkabılarını çıkartıp içeri girdi ve kapıyı kilitledi. Üstünü hızlıca değiştirip salonun ışığını açtı ve televizyondan Netflix açtı ve mısır patlatıp yarıda kaldığı dizisini büyük bir keyifle izlemeye başladı.

Daha 15 dakika olmadan telefonu çalmaya başladı. Telefonu eline aldı ve kimin aradığına baktı. Arayan kişi Başkomiser Ryan'dı. Mike telefonu açtı ve kulağına dayadı;

"Lan sen hangi ara gittin?"

"Ne ?

"Diyorum ki hangi ara yanımızdan çekip gittin? Bizimle konuşmak istemiyorsan direkt söylesene!"

Mike içinden sabır diledi. Bu adam her şeyi yanlış anlayıp duruyordu.

"Sizinle konuşmak istemediğimi nereden biliyorsunuz Başkomiserim?"

"Bence konuşmak istemeseydin çekip gitmezdin."

"Konuşmaya dalmıştınız. Bende sizi rahatsız etmek istemedim Başkomiserim? Bir gün bir şeyi yanlış anlamasanız ölür müsünüz ki?"

"Her neyse, ben bu yüzden aramadım."

"Ne için aramıştınız Başkomiserim? Olay mı oldu?"

"Hayır. Ben senin numaranı Laura'ya verdim. Şimdi WhatsApp'tan yazar sana. Sen seversin böyle aşk işlerini değil mi?"

"Gerçekten verdiniz mi?"

"Yok şakasına verdim Mike. Ara sıra sevişin olur mu? İyi geceler."

Diyerek Mike'ın yüzüne kapattı. Mike neye uğradığını anlayamamıştı. Oysa ki Ryan'ın kızlarla konuşmayı sevmediğini söylemişti ve bunu bile bile yapması Mike'ın zoruna gitmişti.

"Tanrım, bu herif mal mı? Her boka maydanoz olduğu yetmiyormuş gibi bir de kız mı ayarladı bana? Zaten arkadaşlarının kendisinden farkı yok bir de bana kız ayarlıyor amına koduğumun papağanı!"

Diye söylenirken telefonuna bir bildirim gelmişti. Evet, yazan Lauraydı. Whatsapp'a girip Lauraya cevap verdi;

+1***; Mike bu sensin değil mi? Ben Laura! Ryan senin numaranı verdi. Çok yakışıklı olduğun için seni "Yakışıklı Mike💖" diye kaydettim.

Yakışıklı Mike💖 yazıyor...

Yakışıklı Mike💖; Ehe... İltifatın için teşekkür ederim. Bende seni "Laura"
Diye kaydettim.

Laura yazıyor...

Laura çevrimiçi

Laura yazıyor...

Laura; Ne iltifatı? Bu iltifat değil ki! Bu bir gerçek!!!! Çok karizmatiksin senn!!! Bembeyaz tenin, küçük dudağın, kıvırcık siyah saçların ve simsiyah gözlerin!! AMAN TANRIM ÇOK UTANDIM😭 POLIS ÜNIFORMASININ İÇİNDE ÇOK ŞEY BIR GÖRÜNÜMÜN VAR😭💗

Yakışıklı Mike💖 yazıyor...

Yakışıklı Mike💖; Anladım ben Laura. Her neyse, iyi geceler. :)

Laura yazıyor...

Laura; İYİ GECELER YAKIŞIKLII💖

(Görüldü.)