-Numara-

'Part21♣

Saat gece yarısı olduğunda her şey hazırdı. Ryan kadehleri doldurduğunda şarap şişesinin kapağını kapatıp masaya koydu ve izleyecekleri diziyi açtılar. Mike ilk defa şarap içecekti ve tabii biraz gergindi. Ryan şarabın ağır olduğunu söylemişti. Mike sarhoş olmaktan korkuyordu ve bu yüzden pek içmek istemiyordu ama Ryan'ın hatrına içecekti. Ryan ile bardakları tokuşturduktan sonra içmeye başladılar. Mike, kadehinden bir yudum aldıktan sonra içinde garip bir his oluştu. Fakat bu his sadece saliselik bir histi. "Çarptı sanırım." diye düşünüp bir yudum daha aldı ve masaya bıraktı. Masada ki kaseden bir mısır aldı ve çiğnemeye başladı.

Ryan 2 kadehten hemen etkilenmişti. Kasede ki mısırların hepsini Mike yemesine rağmen boş kaseden hayali mısır alıyordu. Mike bu durumu fark ettiğinde kendisini gülmemek için zor tutuyordu çünkü cidden gülünecek bir haldeydi. Adam gerçekten boş kaseden hayali mısır alıp çiğniyordu ! Hatta ara sıra kendi kendine garip kelimeler söylüyor, konuşuyordu. Mike daha 2. kadehini alıp içmeden Ryan onun kadehini alıp tekte içmişti.
Ryan iyice sarhoş olmuştu ve daha da saçmalıyordu. Mike dizinin en heyecanlı yerinde durdurup ayağa kalktı ve Ryan'ın kolundan tutup çekiştirmeye başladı.

"Niye durdurdun lan? Ne güzel izliyorduk!"

"Uyku saatiniz geldi sayın Başkomiser Ryan! Hadi yatın."

"Bıraksana lan pezevenk çocuk! Daha mısır var ve sen beni velet gibi uyutacaksın!"

"Mısır yok."

"Bana bak lan mağara adamı şu an yaptığım yumruğu suratına yapıştırsam yerlerde sürüneceksin şimdi siktir git ben burada mısırımı yiyeceğim."

"Bende sizin gibi düşünüyorum ama yatmanız lazım."

Bir süre bu şekilde Ryan'ın saçma konuşmaları ile çekiştire çekiştire odasına getirmeyi başardı. Tabii, Ryan hâlâ kendi kendine saçmalıyordu.Hatta şarkı bile söylüyordu! En sonunda bir çocuk gibi dalga geçerek yatağa yatırdı ve üstünü örttü. Tam gidecekken Ryan bileğinden sertçe çekip dudağını öptü. Ryan ayrıldıktan sonra "İyi geceler prenses, Yarın yine mısır yiyelim." dedi ve Mike'a sırtını dönüp kendi kendine konuşmaya devam etti. Mike odadan çıktı ve salona doğru garip bir şekilde yürümeye başladı. Ryan sarhoştu ve bunları isteyerek yapmıyordu ama

Biraz saçma ve komik bir sahneydi.
Ve kafasını her yastığa koyuşunda aklına gelip utanacaktı.

Salona geldiğinde ister istemez sırıttı Mike. Ryan'ın sarhoş olunca yaptıklarını hiç bir zaman unutmayacaktı. Her ne kadar saçma ve utanç verici olsa da bir o kadar da komik bir sahneydi. Ama kafası yerinde olmadığı için pek takılacak bir şey yoktu. Mike diziyi devam ettirmek istiyordu fakat izlemekte istemiyordu artık. "Müsait bir zamanda izlerim." diyerek Netflixten çıktı ve masayı toparlamaya başladı. Masayı toparlarken Gözü masada ki kamera ve ayıcığa kaydı. Sahi, Kamera ne zamandan beri vardı ? Yeni olmadığına kesinlikle emindi. Masayı toparlarken bir yandan da bunu sorguluyordu. Dünden önce ki gün o anki panik ile ayıcığı çekmeceye koymuştu ama zaten her şey kaydolmuştu bile, çekmeceye koysa ne fayda ederdi ? Masayı toparladığında koltuğa uzandı ve Ryan'ın kendi kendine konuşması eşliğinde bir senaryo oluşturmaya çalıştı fakat aklına hiç bir şey gelmiyordu. Bir de bunu kız kardeşine sormayı denedi. Telefonun kilidini açıp WhatsApp'a girdi ve kız kardeşine yazmaya başladı.

Abim; Vanessa, Annemin 9 yaşındayken bana verdiği oyuncak ayıyı hatırlıyorsun değil mi ?

Yazdı. Bir kaç saniye sonra Vanessa "Evet?" diye bir mesaj attı fakat bir şey fark etti. "Yazıyor..." ve "Çevrimiçi" yazmıyordu. Mesaj mavi tikli ancak karşı tarafın son görülmesi kapalı. Vanessa neden son görülmeyi kapatır ki ? Her zaman açık olurdu ama bugün kapalıydı. Bunu pek fazla sorgulamak istemedi çünkü sadece cevaba ihtiyacı vardı.

Abim; Bir şey soracağım ama dürüst olmanı istiyorum.

Kız kardeşim Vanessa❤; Sor?

Abim; Ayının burnunda ne zamandan beri kamera var ?

Kız kardeşim Vanessa❤; Hiç bir zaman yoktu?