İlk Durak -BÖLÜM 11-

77 11 20
                                    

 İyi okumalar dilerim:)

Bu bölüm biraz geçiş bölümü gibi oldu ama olsun seveceğinizi düşünüyorum:)

Lütfen yıldızı parlatmayı ve yorum atmayı unutmayınız:)

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 Arabanın hareket ettiğini hissedebiliyordum. Toprak ve taşlı bir yolda çok da hızlı olmadan gidiyordu. Burnuma çok güzel bir koku geliyordu ama ne olduğunu tam anlamamıştım.

  Arabanın büyük bir şeyin üzerinden geçmesiyle aniden sallandık. Sallanmanın etkisiyle gözlerimizi açarken Ercivent'in homurdanmalarını duymuştum.

 "Lütfen bu sefer de bedeninle konuşmak istediğini söyleme, ya da kelebek olduğunu!" dedim sitemli bir sesle ve başımı Merih'in omzundan kaldırdım. 

  Ney? Neyse boş verilecekler kutusuna atılabilir.

 "Lütfen o anları unutabilir miyiz? Kafamız yerinde değildi diyorum!" dedi Ercivent sitemle. 

 " Unutmak mı? Asla! Hayatımın sonuna kadar hatırlayacağım bir anım olacak." dedim alayla.

 "Neredeyiz?" dedi Merih. Konuyu değiştirmek için sorduğunu anlamıştım ama neyysee...

 "Yeni hayatımızın ilk durağına yaklaştık diyebilirim." dedi heyecanla.

 "Yani?" 

 "Sürpriz! Sürprizler söylenmez!" dedi heyecanla. 

 Sürpriz mi?.. Bizim için sürprizler asla iyi değildi...Bizim için sürprizler korkulan ve kaçınılması gerekendi...

 "Nereye gittiğimizi söyle!" dedi Merih sert bir sesle. O da benim hatırladıklarımı hatırlamış  olacak ki 'sürprizin' ne olduğunu hemen öğrenmek istemişti.

 "Sakin olun. Sadece kuzenimden bizim için bir ev ayarlamasını istemiştim. Oraya gidiyoruz. Artık orada yaşayacağız. Tabii sizde isterseniz." dedi anlayışlı bir sesle.

 "Ne kadar kaldı bu eve?" sesimin meraklı çıkmasını engelleyememiştim. 

 Herhangi bir eve girmeyeli yıllar olmuştu. En son ailemin evinde mutluydum sonra ise laboratuvarda esir...

 "Birazdan oradayız merak etme." dedi hafifçe gülümseyerek. Heyecanlı olmam onu mutlu etmişti.

 Kısa bir süre daha yol gittikten sonra Ercivent arabayı bir evin önünde durdurdu. İnsanlardan uzak, tenha  bir yerde olmayı beklemiştim ama aksine Ercivent bizi bildiğin zenginlerin mahallesine getirmişti. Etrafta ki evlere bakmaktan evi inceleyememiştim bile.

 "Burada ne işimiz var?" dedim.

 " Burada yaşayacağız."

 "Ercivent!! Burası insan dolu! Ya birisi güçlerimizi görürse ve yakalanırsak?"

 "Hayır öyle bir şey olmayacak. Hem arka bahçeyi görmeleri imkansız ve orada güçlerinizi kontrol etmeyi deneyebilirsiniz. Ayrıca burası zengin züppelerin olduğu bir mahalle yani kimse buradan kafasına göre birisini çekip alamaz. Tabii ertesi gün tüm sosyal mecralarda gezmeyi göze alabiliyorsa o ayrı..." demişti burnunu havaya dikerek.

 Haklıydı .Labman'ler  ifşalanmayı asla göze alamazdı. Ama yine de tam emin değildim. Ne karar vermem gerektiğini bilmiyordum. Bakışlarımı Merih'e çevirdim. O da bana bakıyordu. Yavaşça başını salladı. İkimizde ne yapacağımızı veya ne yapmamız gerekeni bilmiyorduk aslında. Sadece önümüze ne çıkarsa onu yaşıyorduk. Sonucu iyi mi olacak yoksa kötü mü olacaktı bilmiyorum ama umarım iyi olurdu.

KAÇAK DENEKLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin