Kardeş Dedik Kalleş Çıktı be!! -BÖLÜM 10-

72 9 21
                                    

Merhaba. Uzun bir ara oldu ama maalesef anca vaktim oldu...

İyi okumlar dilerim :)

Lütfen oy ve bol bol yorum atmayı unutmayalım:)

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Korku dolu bakışlarımı yavaşça Ercivent'e döndü.

Sert bir rüzgar esti. Bu Merih'ten mi yoksa benden dolayı mı bilmiyorum.

Bunca yolu bir katille mi gelmiştik?

Masum birisini mi öldürdü?

Ercivent sanki düşündüklerimi duymuş gibi bize dönmüş ve başını yavaşça iki yana sallamıştı.

Ardından tekrar polise döndü. Bize bakarken ki yumuşak ifadesi anında sertleşmişti.

"O olayda benim suçsuz olduğum kanıtlandı! "

"Garip olan da o zaten. Kanıtlarınız yeteri kadar güçlü değil ama nedense mahkeme sizi suçsuz bularak sonlanmış. Nasıl oldu bu?"

Ercivent dudaklarını birbirine bastırdı. Konuşmadı.

"Cevabınız yok sanırım. O zaman karakola kadar misafirimiz olun çünkü bu işin peşini bırakmayı düşünmüyorum. Lütfen zorluk çıkarmayın."

Karakol mu?

Karakol olmaz! Bulurlar bizi!

Hızla Merih'e baktım. Bizi bu durumdan kurtarmalıydı.

Merih bakışlarımdan anlatmak istediğimi anlamış olacak ki başını yavaşça salladı ve sırtını yola döndü. Şimdi kamera gözlerini göremezdi. Hafifçe parmaklarını oynattı ve bir şeyler mırıldanarak parmağını şıklattı.

Polisin göz halelerinde yeşil bir ışık huzmesi yanıp söndü.

"Bence sistemi tekrar kontrol etmelisiniz. Eminim bir yanlışlık olmuştur."

"Hiç sanmıyorum ama yine de içinizi rahatlatmak için tekrar bir bakayım." dedi ve dikkatini elindeki cihaza verdi.

"Bu... Bu çok garip. Az önce bunların yazmadığına eminim." dedi şaşkınlıkla.

"Yani bizi boşuna tutuyorsunuz." dedim.

"E-evet. Ufak bir yanlış anlaşılma olmalı. İyi günler dilerim." dedi ve arabasına doğru hızlı adımlarla yürüdü.

Merih'le aynı anda Ercivent'e döndük. Düz bakışlarımızla ondan bir açıklama bekliyorduk.

"Açıkla!" Merih'in sesi esen rüzgar kadar sertti.

"Önce buradan uzaklaşalım. Arabaya binin." diyerek arabaya bindi.

Merih'le göz göze geldik. İkimizde birbirimizden bir cevap bekliyorduk. Aynı anda başımızla onay verdik.

Temkinli adımlarla arabaya bindik. Ercivent hızla arabayı çalıştırdı ve sürmeye başladı. Sessizlikle geçen dakikaların sonunda Mert boğazını temizleyerek artık konuşması gerektiğini belli etti. Ercivent'te boğazını temizledi ve konuşmaya başladı.

" O cinayeti ben işlemedim. Ama benim üzerime atıldı. Ölen kişi... bir cadıydı. O yüzden cadılar beni öldürmek istiyorlardı. Başta beni içeriye atanlarda sonradan geri çıkartanlar da onlardı. Dolunayda hapistekileri öldürmemden korktular ve geri çıkardılar. Meclis benim suçsuz olduğumu kabul etti ama hala meclisi eleştirenler beni öldürmeye çalışıyor."

KAÇAK DENEKLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin