1

55.7K 602 111
                                    

İşten çıkmıştım. Yine çok yoğun bir gündü. Zaman su gibi akıp geçmişti. Çok yorulmuştum yolda sakin sakin yürüyordum otobüs durağında yine savaşa gidecek kadar bir yoğunluk vardı. Canım hiç otobüse binmek istemiyordu ama evime yürümek bu yorgunlukla çok zor görünüyordu. Binbir zahmetle otobüse bindim ve 20 dakika sonra inip evime girdim. Eve girer girmez "evim evim güzel evim" diye bağırdım ve direkt koltuğa oturdum. Kemiklerimin rahatladığını hissediyordum gün boyu restoranda kaç kişiye yemek pişirmiştim kim bilir. Bugün erken çıkmıştım işten, akşam sevgilim Mert'in doğum günüydü. Patronumla binbir kavga sonucu izin alabilmiştim. Restoranın sahibinin tekrar erken izin alacağımda beni işten çıkaracağını söylemişti. Doğum günü demişken biraz daha oturursam hazırladığım yemeği götüremeyecektim. Kalktım hızla duşa girdim sonrasında saçlarımı örüp açık yerlerini maşa yaptım hafiften üstüme siyah straplez bir elbise giydim ve gümüş detaylı siyah topuklularımı ayağıma geçirdim.


 Kalktım hızla duşa girdim sonrasında saçlarımı örüp açık yerlerini maşa yaptım hafiften üstüme siyah straplez bir elbise giydim ve gümüş detaylı siyah topuklularımı ayağıma geçirdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


















Makyajımı hafif yapıp dudağıma kırmızı rujumu sürdüm arktık yemeği alıp çıkmaya hazırdım. Yemekleri mutfaktaki çantaya koydum ve iki sokak ötedeki Mert'in evine yürümeye başladım evde 5 dakika sonra evinin önündeydim ama yatak odasının camından ışık görüyordum ama bugün eve geç geleceğini söylemişti. Camın yanındaki saksının içindeki en büyük taşı kaldırdım ve altından yedek anahtarı aldım. Sanırım işe giderken lambasını açık unutmuştu. Hemen girip masayı hazırlamalıydım. Çantayı yere bırakıp kapıyı açtım çantayı içeri koydum ve hemen odanın ışını kapatmaya üst kata çıkıyordum ama odanın kapısı kapalıydı ve hafif hışırtı gibi sesler duyuyordum. Yavaşça kapıyı araladım ve Mert'i başka bir kadınla yatakta gördüm dilim tutuldu, kal geldi bir şey oldu bilmiyorum ama hiç tepki veremiyordum. Beni görmüyorlardı. Sol gözümden hızla bir yaş yanaklarıma yuvarlandı kalbimde derin bir acı hissettim. "Mert" dedim. O kız da Mert de bana döndüler. Şok olmuşlardı. Arkamı dönüp hızla alt kata indim ve evden koşarak çıktım Mert yukardan "Selin dur açıklayabilirim" diye bağırıyordu ama ben göreceğimi görmüştüm. Böyle bir durumun açıklaması olamazdı ki hem.

Eve gitmedim. Sahilin kenarında boş bir yerde tek başıma oturuyordum kalbim acıyordu ama ağlayamıyordum, içimden ağlamak gelmiyordu. Biliyordum benim bir suçum yoktu o kendi karaktersizliğinin bedelini ödüyordu o beni kaybetmişti. Bilerek ve isteyerek 5 yılımızı heba etmişti

MAFYA VE AŞÇI +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin