11.Bölüm

319 31 31
                                    

Abim bize doğru gelirken Çağrı beni arkasına alıp abimin karşısında durdu. Ege abi, abimi durdurmaya çalışsa da başarılı olamıyordu.

Abim yanımıza geldiği gibi Çağrıya yumruk atmış onu yere düşürmüştü. Yerde yatan Çağrının üstüne çıkıp vurmaya devam etti.

"Ben sana kardeşim dedim lan! Sana kardeşimi emanet ettim. Böyle mi yapacaktın şerefsiz!"

Abim deli gibi vurmaya devam ederken onu durdurmak istiyordum ama Ege abi beni tutuyordu. Patikadan Hazal ve Duru koşarak geldi.

Ege abi beni onlara bırakıp abimleri ayırmaya çalışıyordu ama başarılı olamadı abim çıldırmıştı. Kızlar zar zor beni tutarken gözyaşlarıma hakim olamıyordum.

"Abi yapma abi! Nolur onun suçu yok abi!"abim beni duymadan vurmaya devam ediyordu.

Çağrı ise abimin ona vurmasına izin veriyordu. Karşı çıkmıyordu veya abime vurmuyordu. Hazal ve Duru bana sarılarak beni durdururken babamla Önder amca koşarak yanımıza geldi. Arkalarında da annemler vardı.

Babam abimin sağ kolundan Önder amca sol kolundan tutup Çağrının üstünden kaldırdı. Çağrının yanına gitmek istedim ama kızlar beni tuttu.

"Oğlum noluyor niye kavga ediyorsunuz siz!?"dedi Önder amca.

"Oğlunla kardeşimi sarmaş dolaş buldum ben Önder amca. Ne yapacaktım!? Hayırlı olsun diye boyunlarına mı sarılacaktım?"

Abimin cümlelerinden sonra babam bana döndü. Göz ucuyla baktığımda bile bakışları beni yakınca gözümü kaçırıp yere baktım.

Nesrin teyze çağrıyı doğrultmuş yaralarına bakarken konuştu.

"Oğlum olur mu öyle şey? Siz kardeş gibi büyüdünüz nereden çıktı bu böyle?"dedi sakin ses tonuyla.

Çağrı onu dinlemeden ayağa kalktı. Babamın karşısına geçti. Yüzünün halinden habersiz.

"Fırat amca, kızma bize. Özür dilerim ama yapamadım yemin ederim. İzi-"babam lafını kesti.

"Berk, Zeynepi alıp arabayla eve git. Biz de geleceğiz." Dedi ciddi sesiyle. Çağrı hayal kırıklığıyla Önder amcaya dönerken ben onları izliyordum. Abim kolumdan tutup beni götürürken Çağrıya baktım.

Bana bakamıyordu. Bakarsa içi paramparça olacaktı biliyordu. Abim kolumdan sıkıca tutmuş beni arabaya getirmişti.

Hiçbir şey demeden ön koltuğa oturdum kemerimi taktım. Abim yol boyunca sinirlenip direksiyonu yumruklarken hiçbir şey demeyip sadece ağladım.

Eve geldiğimizde de ağzımı açmayıp odama çıktım hemen. Kapıyı kilitleyip kendimi yere bıraktım. Sırtımı kapıya yaslayıp ağlamaya başladım.

"Sakın ağlama Zeynep! Nasıl yaparsınız ya bunu?" Abim kapının arkasında bana sesleniyordu.

Benden cevap alamayınca kendi odasına gitmişti. Kapıyı hızlıca çarptığında daha fazla ağladım. Telefonumu çıkarıp Çağrıyı aradım ama açmadı.

Camın önüne gittim. İzlemeye beklemeye başladım gelirlerse diye ama hala gelmediler.

Yaklaşık bir yarım saatin sonunda onlar da gelmişlerdi. Arabada Ege abi ve Duru da vardı. Onlar kendi evlerine giderken Çağrılar evlerine doğru ilerledi.

Çağrı kafasını çevirip bu tarafa bakacağı sırada Nesrin teyze omzundan tuttuğu için kafasını çeviremeden eve girdi.

Onların peşinden de annemler taksiyle eve gelmişti. Eve girişlerinde hala bizim hakkımızda konuşuyorlardı.

Son Durağın- ZeyÇağHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin