18. Bölüm

25 13 0
                                    

YAZARDAN

"Komutanım yemin billah olsun bir daha binasının önünden bile geçmiyecegim"diyerek dövündü ekin ama nafileydi daha 8. Turda perti çıkmıştı.

Alaz "Götün yiyorsa bir daha geçersin kardeşim"dedi.
Yiğit oradan gülerek
"Komutanım ekin komutanım benim hakkımı çok yedi ona verdiğiniz görevleri bile bana yaptırdı ama allah büyük komutanım " dedi. Haklıydı ne kadar iş varsa hepsi garibim yiğidin başına kalıyordu.

Ekin bu lafını duymuştu.
"Lan yiğido öyle olsun lan ben sana ne yaptım elini sıcak sudan soğuk suya sokmadım"dedi bir yandanda koşturuyordu.

"Sorunda o ya komutanım o sıcak suda beni pişirdiniz "diyerek dövündü yiğit.

Alaz elini yiğidin omuzuna koydu. Bu timde gözü kapalı güvendiği tek kişiydi diğerlerine de güveniyordu ama onun yeri ayrıydı.

Ekin ise ter içindeyken yiğide öyle bir baktıki yiğit yerinde buz kestiğini hisseti.

Söze savaş girdi.
"Komutanım bu ayı size ne yaptıda böyle sinirlendiniz?"diye sordu alaz ise bu soru yüzünden gözlerini kapattı ne zaman aklına gelse ekine çin işkenceleri yapmamak için kendini zor tutuyordu.

"Vallah yaw komutanım siz en son bu kadar sinirlendiğinizde aha bu savaş hıyarı kafanızda yumurta kırmıştı"diyerek savaşın ensesine şaplağı geçirdi ilhan.

Savaş ise yüzünü buruşturmadan edemedi. Yemediği küfür kırılmadığı yeri kalmamıştı.
"Lan hatırlatma şunu bak söyleyince bile tüylerim diken diken oldu"diyerek kolunu açıp gösterdi.

Alaz hür dikkat ekini izliyerek gülümsüyordu.

"Komutanım öldüm "diyerek kendini en sonunda yere attı.
Alaz kaşlarını çatı karargahta adı acımasız komutan olarak geçiyordu.

"Kalk lan 25 oldu"dedi.
Timdekiler ise sadece gülümsedi.
Garibim ekinin 1 tura bile tahamülü kalmamışken +5 gelmişti.

Ağzını açsa komutan arttıracaktı bunu bildiği için derin bir nefes verip devam etti.

"Komutanım yenge akşam geliyor değilmi?"diye sordu ilhan. Yenge demesine içten içe sevinmişti alaz.

"Geliyor"dedi. Onu görmediği her dakka yıllara bedeldi sanki derin bir iç çekti oysa daha saatler önce görmüştü güzel hemşiresini.Aşk böyle bir şeymiş demek diye içinden geçirdi.

Yanına ece ilerleyince istemsizce yüzünü buruşturdu alaz. Tüm gün etrafında geziniyor saçma sapan sorular soruyordu.

Ece gülümseyerek
"Komutanım akşamki yemeğe beraber gidelimi?"diye sordu gerçekten bu kız reddedilmekten bıkmamıştı.

Alaz yüzüne ciddi bir ifade takıntı onun gülümsemesi sadece güzel hemşiresi içindi.
"Astsubayım ben yemeğe Asele gideceğim."dedi asel diyişi içini yakmıştı o onun güzel hemşiresiydi.

Ecenin yüzü düştü yumruklarını sıkktı.
Aşağılayıcı bir ses tonuyla
"O da mı geliyor?"diye sordu.
Bu soruya Alazın kaşları çattıldı.
"O da mı geliyor derken astsubayım?
Ben nereye gidersem o da oraya gelir bu söylediğini duymamış olayım anladınmı asker."dedi uyarıcı bir ses tonuyla.

Ecenin yüzü daha da düştü. Ağız ucuyla
"Emredersiniz komutanım"diyerek uzaklaştı.

ASEL

Tüm gece olanları düşünmekten gözüme uyku girmemişti.
Sabah zeynebe baya bir söylenmiştim.
Yani madem aranızda birşey var niye gelip bana birtanecik arkadaşına anlatmıyorsun?

ŞifaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin