Belli değil

569 30 2
                                    

Yaz tatili bitmiş 5. Senemize girmiştik. Black'ı gördüğüm gibi ablamı beklemeden hemen onun arkasından trene bindim ve

"Hey aptal bunu düşürdün"
yere bakıp bir şey göremediğinde suratıma bön bön baktı.

"Goremiyor musun ? Onurundan bahsediyorum." Dedim alay edercesine.

Göz devirdi ve

"seni göreli hiç büyumemissin Evans"
gülümsedim

"E sende seni göreli akillanmamissin hiç acaba bana kanmadiğın günleri gorebilcek miyim?" O da gülümsedi ve
"sana kanmak o kadarda kötü değil istediğin zaman sana kanarım..." Dedi flörtözce fakat beklendiği gibi devam ettirdi
"asıl kötü olan bir umut düzelmesini umduğum o iğrenç suratının biraz bile düzelmemesi" dedi suratını burusturarak.

"Ya bana karşı umudun olmasına çok sevindim açıkçası benim senin beynin için öyle bir beklentim bile yok" dedim.
Üzülmüş gibi yaparak ve yanından geçip gittim. Açıkçası bu atışmalar çok sarıyordu özellikle son sözü söylerek kazanan için, tabi etrafta izleyenler için de şuan kazanan ben olduğum için oldukça memnundum. Boris Agnes ve Dean'ın olduğu kompartmanı bulduğum gibi heycanla içeri daldım.

\ Kısa bir bahsetme arası Boris ve Dean la 1. Sınıfın sonlarında tanıştım yakın arkadaşlarım Boris ravenclaw Dean ise griffindor /

"Bu kadar mutlu olmana bakarsak blackle karşılaşmışsın" dedi Agnes

"Ay evet çok iyi bir başlangıç oldu bana, hem ben kazandım." Dedim

"Gerçekten tuhafsiniz atismaniz bile kazanmakla ilgili" diye homurdandı tek mantıklı konusan ama buna izin vermediğimiz insan Boris ayrıca Dean devam etti.
"hadi o bir slytherin hırslı ama sen hırslı bile değilsin -sikayet etme elimde örnekleri var- üşengeçsin ne bu takıntı anlam veremiyorum."

Buna ne oluyordu be bir anda mantıklı konusuyordu. Dean çoğunlukla benim tarafımı tutardı çünkü pek slytherin yanlısı değildi ne olmuştu birden çok kırılmıştım.

"Ne biliyim ya seviyorum atismayi eğlence çıkıyor hem sen benim yanımdasın sanıyordum hıh" diye içimdeki tribi dışarı yansıttım.

Agnes Dean nin konusmasina izin vermeden araya daldı.
"Hayır bu yeni bahane atismayi da sevmezsin çünkü onun olmadığı herhangi bir tartışmadan kaçıyorsun"

Diğerlerinde başıyla onayladı.
"Ayh ne bu sorgu sual kafamı sisirdiniz sabah sabah ben gidiyorum." Diyerek çıktım bunalmıştım resmen soru yagmuruna tutulmuştum. Çıkarken arkamdan Birisin "Sürekli kaçamaz" dedigini duydum ama takmadım.

=Khair gelmeden önce=
"Sesler geliyor. Yine bizimki blackle atışıyor heralde" dedi kompartmana girerken gülerek.
"Anlayamıyorum Khair niye bu konuda bu kadar ısrarcı tamam hepimiz biri bize buluştuğında karşılık veririz fakat Khair özellikle kendi bulaşıyor özel ilgi alanı gibi" dedi Agnes bu durumdan memnun olmadığını belli ederek.
"Katılıyorum kendisinin de buna bir açıklaması olduğunu düşünmüyorum benim bir fikrim var amaa söylemem uygun olmaz" dedi  Boris.
Dean bu konuyu sorgulamayan tek kişiydi fakat bu dediklerinden sonra ona da çok mantıksız gelmişti arkadaşı değildi bir şeyi değildi.
"Ama aynı şey black içinde geçerli değil mi o niye bulusiyor benim arkadaşıma" dedi savunurca, Agnes "tamam doğruda slytherinlerin kime niye bulaştığını sorgulatmak ortalık çok karışır" diyerek haklı bir konuya deginmisti fakat daha haklı olan Boris onun teorisini dedigiyle çürütene kadar "Ama black başka kimseye bulaşımiyor melez yada muggle doğumlu hiç kimseye.." bu üçünüde daha çok düşünmeye çekti. O sırada içeri Khair daldı.
=Bitti=

Ablamların yanına gitmiştim. Ablamın yanından eksik olmayan Potter da oradaydı ve tabi yandaşları da "siz yine ablamı mı rahatsız ediyosun bakıyım?!" Sinirli şekilde sordum. "Ne rahatsızliğı canım sohbet muhabbet işte hem sen büyüklerin işine karışmasına Khair" dedi Potter. Ablama baktım "oturcak yer bulamamışlar boşver kalsınlar" dedi razı olmuş bir şekilde "iyi peki madem" dedim. ablamın böyle yapmasının sebebi o rahatsız oldum derse napar ne eder, o 4 koca oglanida atardım burdan. Tabi koca adayım olarak gördüğüm Siriciğimi atarken terettüd edebilirdim belki... Tamam biliyorum tuhaf. Kardeşi düşmanım olsada kendisi çok şekerdi, maalesef çapkındı ve beni biraz kardeşi olarak görüyordu fakat olsun yakışıklıydı, komikti, sevimliydi falan filen. E tabiki bu nedenle Siriusun yanına yerlestim hemen aslına bakarsanız öyle çokta karşılıklı bir şey beklemiyordum yada ummuyordum böyle iyiydi... Aslında ne kadar öyle durmasa da bu dördünü de seviyordum Potter Lily den dolayı bana kardeş gibi davranıyordu bir düello olduğunda falan hemen yanımda dururdu ondan dolayı diğerlerinde tabi, Remus ise hep bana yardımcı olmaya çalışırdı çoğunlukla derslerimde sormasam bile yüz ifademden anlayıp yanıma gelerek anlatmaya başlardı. Peter ne kadar sessiz bir çocuk olsa da iyiydi yemek yemeyi severdi bende severdim. O yüzden yemek masasında hep aramızda yemekle alakalı bir diyolog olurdu. 'Sanki bu sefer eti pek pisirememisler' gibi Sirius ise o zaten Siriustu benim onunla anlaşma biçimim çoğunlukla yaptığı sakalarla ilgiliydi sakalarina beni asla alet etmemeleri adına bir anlaşma yapmıştık, açıkçası kısa ve çıtı pıtı bir kızdım, kolaylıkla her yerden girip cikabilirdim, yani bu şu demek bir şeyler almak (çalmak) istediklerinde kullanılıyordum. Bizim tek konumuz buydu maalesef :(
Sonunda hogwarsta gelmiştik. Hızla yatakhaneye gidiyordum, çünkü yatıp uyumak istemiştim fakat bazı işsizler beni kolumdan tutarak durdurmuştu fakat ben durmadan önce dengemi saglayamayarak az kalsın düşüyordum tabi sağosun işsiz kolumu tutmaya devam ediyordu ki düşmemiştim.
"Evans senin yürüyüşünle alakalı bir problemin mi var yoksa aklî mi fazla dengesizsin"
" Benim tek problemim var black o da sensin" dedim göğsüne parmağımı iki kere bastırarak.
Kolumu biraz daha sıktı ve beni kedine doğru çekti. Kolumu hala sıktığını bunu yapana kadar fark etmemiştim. "Öyle mi?" o anki bakışı kadar korkunç bir bakış görmemiştim. İğrenir gibiydi ama oldukça sinirliydi de aynı şekilde bende iğreniyordum fakat onun kadar korkunç olduğumu sanmıyordum, hem o bana hafif üstten baktığı içinde daha korkunç görünüyor olabilirdi bilemiyorum.

O sırada orda olan Dean Ne bu yakınlık aq düşmanlar mı sevgililer mi belli değil diye homurdanarak yanlarına geldi

"Noluyoruz?" Diye gelerek beni kurtardığı icin Dean a sonradan sarılmayı aklımda tutucaktim. Black beni bıraktığında anlamıştım ne kadar yakın olduğumuzu. Hızla yürüyüp gittiğini gördüm.
" Ne oluyo anlamadım kendi geldi bulaştı sonra kendi sinirlendi şimdi kendisi sinirli sinirli yürüyo sanki ben dedim gel bana bulaş diye" homurdandım.
"Gelip geçen size bakıyo yanlış anliycalar" dedi düşünceli canım Deanım aslında pek göz önünde bir yer degildi fakat gelen geçen oluyordu "umarım içinde dedikodular yoktur kimler olduğunu pek fark etmedim" doğrusu insan geçtiğini bile fark etmemiştim.

STARS*REGULUS BLACKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin