Bahçede dinlenmeye gelmiştim. Kolum hala sarılıydı o yüzden sınırlı hareket edebiliyordum. Bahçede gözlerimi gezdirdim. Sirius'u gördüm göz göze geldik bana eliyle 'gel gel' işareti yapınca konuyu anlamıştım. Yanına gittiğimde aynı zamanda Regulus'a da bakıyordum. Arkadaşlarıyla konuşurken çok kısa bir anlığına bana ve gittiğim yere bakıp konuşmasına devam etti.
Sirius'un yanına geldiğimde ondan yardım alarak oturdum. "Efendim Siricim" dedim şirin olduğunu düşündüğüm bir şekilde gülümseyerek. Ama amacımı anlamıştı.
"Hiç öyle sirinlik yaparak kurtulamazsın" dedi.
"Uf peki" diye kabullendim
"Hemen anlatıyorsun kardeşimle aranızda ne var ısrarla reddediyorsun ama artık inanmıyorum"
"Ama yalan söylemiyorum gerçekten hiç bir şey yok"
"Hı hı tabi o yüzden başkaları yokken birbirinize adınızla sesleniyorsunuz, hastane kanadında senin yanında uyandı, ve bizde buna şahitiz, sürekli temas halindesiniz, insanlar öpüştüğünüzü bile söylüyorlar, tek savunmanız sürekli birbirinize sataşmanız ama onun sebebide bu şekilde anlaşıyor olmanız bence bir nevi flört şekli"diye uzun uzun düşüncelerini açıkladı. Aslında onun açısından bakınca gerçektende öyle anlaşılıyordu ama yinede yanlıştı, ve bunu nasıl kanıtlayacağım hakkında hiç bir fikrim yoktu.
"Tamam haklısın, nasıl görünüyor anladım ama doğru değil gerçekten, nasıl açıklıycam bilmiyorum ama boyle bir şey olsa niye saklıyım?" Dedim
"Onun için tabiki, itibari bozulmasın yada daha kötüsü annesi duymasın diye"
"Tamam mantıklı ama size niye soylemiyim, bak sana söz veriyorum birgün sevgilim olursa ilk sana soyliycem tamam mı sende o zamana kadar beni rahat bırakıcaksın" dedim elimi uzaltarak.
Elimi tuttu ve sıktı
"Peki anlaştık"
Aslında o an fark etmiştim hoşlandığım çocuk beni kardeşiyle sevgili sanmıştı. Ve neden üzülmüyordum? Sanırım bunu sonra anlıycaktım.Kafamızda bir gölge olusunca ikimizde gölge kaynağına baktık. Başımız da dikilen, kaşları çatık bir Regulus görmeyi beklemiyorduk.
Sirius'un tek kaşını kaldırıp bir Regulus'a bir bana baktığını gördüm. Uf daha yeni toparladığım halde bunun başımızda ne işi vardı."İlk dersimiz akşam ziyafetinden sonra kütüphane de yasak saate kadar çalışcaz hazırlan sakın unutma!" Dedi sertçe, ve gitti.
"Ya tam inanıcam diyorum, böyle bir şey oluyor. Neyse uzaltmıyorum" dedi Sirius kendini tutamayarak.
"Sağol Siri"...
Canım arkadaşlarım da Siri kadar olmasa da sorulariyla sıkıştırıp duruyordu. Bende aynı açıklamayı yaptım. Ve bundan kat kat daha önemli olan bir konuyu açmıştım."Nasıl yani mcgonagall senin ders alman gerektiğini mi düşünüyor? Kafayı mı yedi bu kadın?! Eğer senin ders alman gerekiyorsa biz ne yapıcaz Mia?!" Diyen Dean'ın tepkisine gülmeden edemedim.
"Kesinlikle katılıyorum. Hem bence Regulus ile seni shipliyorlar bu da bir bahane" Agnes'ın sacmalamaları başlamıştı yine bön bön bakışımdan anladıklarını varsayıyorum ve bir laf etmiyorum.
"Her neyse sacmalamayı kesin konu şuan nasil oluyorda Regulus benden iyi olup hocam olabiliyor?" Dediğim şeye kimse yorum yapmayınca Boris konuştu.
"Takma bu kadar Mia ona en çok puan kazandıran öğrencisinin getirmesini istememiştir. Regulus senin meşgul oldugun zaman çok az farkla geçmiştir." Diye rahatlamamı sağladı
"Haklısın Boriscim yoksa beni başka şekilde geçemez dimi?" Dediğimde hepsi hızlıca kafalarını salladı. Yemek yerine vardığımız da hemen oturup yemek yemeğe başlamıştım.
"Hey Pete pirzolanın tadına baktın mı nasıl?"
"Mukkemmel şimdiden 3 tane bitirdim." Dedi ve cevap vermeden direkt pirzolaya uzandım. Ve ısırık alıp beğendiğini belli ettim. Ben yerken Jamesin"Nasıl oluyor da siz kardeş oluyorsunuz ne davranışlar benziyor ne de tipiniz" dediğini duydum.
"O soruyu bende çok soruyorum bence evlatlığım ama annemler şiddetle reddediyor" dedim yutkunarak
"Hem Siriusla Regulus da hiç benzemiyor" dedi ablam
"Hayır onların gözleri burunlar çeneleri vücut yapıları falan çok benziyor." Dedi Peter
"Çok incelemissin heralde" diyerek güldüm
"Bir problemin mi var Mia" dedi manalı manalı gülerek göz devirmekle karşılık verdim
Sirius "Hem küçükken de Regulus benim gibi eğlenceliydi meraklıydı ama sonradan bir şey oldu ve bu hale geldi." Dedi sona doğru suratı düşerken
"Her neyse sizin sohbetinize doyum olmaz benim bahse geçen kardeşle ders çalışmam lazım bay"
Bir sürü "NE" sesi duydum ama çoktan gitmeye başlamıştım. Neyseki Agnes'ın onlara durumu açıklardı.
......
Arkamdan tempolu şekilde cedric geldi.
"Hey naber Khair nereye?"
"İyiyim Ced kütüphaneye gidiyorum.""Anladım bende oraya gidicektim. Sen dersler konusunda benden daha iyisin iksirde ve bitki bilimde yardımcı olabilir misin?"
"Çok isterim tabiki yardımcı olurum ama bugün olmaz Cedric mcgonagall 'in benim için ayarladığı derse gitmeliyim"
"Senin için mi ?! Çok tuhaf oldukça başarılısın."
Tam açıklama yapacağım sırada Regulus arkamızdan gelerek
"Ama benden daha başarılı değilmiş" dedi sırıtarakYanımıza geldi beraber yürümeye başladık.
Ced de haklı olarak şaşırmıştı
"Nasıl yani" dedi kaşları çatık"Nesini anlamadın ondan daha iyiyim işte" dedi alayla
"Üzgünüm Ced sonra açıklarım olur mu?"
"Peki Khair sonra görüşürüz" omzuma dokunarak gitti.
Sonrasında ise sessizlik oldu ama kısa sürdü
"Defterin var mı?" Dedi düz bir tonda
"Evet" dedim aynı şekilde biraz durduktan sonra sanki yeni fark etmiş gibi neşelendi.
"Sana ders veriyorum..." dedi sırıtarak "...bu kimin daha akıllı olduğunu gösteriyor kabullen artık" diye devam etti.
"Hıh hiç de bile sadece kısa bir süre için böyle bir durum oldu ama gerçek belli ve bunu 7. Sınıfın sonunda görücez tabi o zaman orda olursan..""Tabiki orda olucam sınıf 1.si olduğum da yüzünü görmek için sabırsızlanıyorum."
"Rüyanda görürsün"
"Hem niye olamıyım ki niye öyle dedin?"
"Ölüm yiyen olursan burda bulunamazsın?"
Tekrar sessizleştik. Bu konu ortamı germisti ama uzun zamandır konuyu açmak istiyordum merak ediyordum düşüncesini ne yapacağını ne diyeceğini... Olumsuz bir şey beklemiyordum zaten ama umuyordum. Düşmanımın 'gercekten' düşmanım olması düşüncesi tuhaftı istediğim söylenemezdi.
Ben bunları düşünürken kütüphaneye geldik. Kapıyı açıp benimde geçmem için tuttu. Beni takip edip hep ders çalıştığım masaya ilerledim.
Regulus
Khair'in dediği şeyle gerilemiştim hiç bunu tam olarak düşünmemiştim tabiki ölüm yiyen olmak istiyordum konu o değil okulumu hayatımı nasıl etkiliyecegiydi yani arkadaslarimla sorun olmazdı ama abim? Bir daha asla gormiycek mıydım onu yada birbirimize asa mı tutucaktim biz? Asa tutmayı beraber ogrenen biz...
Khair ile olan düşmanlığımız? Bir anda gerçek mi olucaktı tam anlamıyla düşman mı olucaktık belkide bir gün onu öldürmem istenilcekti. O zaman ne yapıcaktim ki . Sanırım bunu zaman belirliycekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STARS*REGULUS BLACK
FanfictionBirbirlerini düşman olarak gördüyorlardı ama bu kendilerini kandırmaktan başka birşey değildi.