Akran Hoca

323 21 23
                                    

Sirius

Lily kahvaltıdan sonra Mia'nın yanına gideceğini söyledi. Bende gelicem dedim çünkü bu aralar Mia ile çok iyi anlaşıyorduk. Ve onu kardesim gibi görüyordum. Ziyaret edip dedikodu anlatmam gerekiyordu. Hastane kanadın'ın kapısına geldiğimizde içeri giricekken Lily'e çarptım

"niye durdun?" Lily'nin parmakla gösterdiği yere baktığımda agzımı şaşırdığımı açıkça belli eder bir şekilde açtım. Mia yatıyordu ve yanındaki sandalyede Regulus vardı o da kollarını bağcık yaparak uyumuştu. Bunlar nasıl oluyorsa yan yana duruyorlardı. Khair bize aralarında bir şey olmadığını söylese de bu durum çok şüpheliydi. Lilyle birbirimize bakıp diğerlerinin yanına koştuk, koşarken
"Mia'nın bize yalan söyleme ihtimali var mı?" Diye sordum.
"Hayır niye söylesin ki anlayamıyorum" Peter'ın omzuna elimi koyarak soluklandım.
"Sanırım Mia bize yalan söylemiş hastanede kardeşimleydiler" dedim nefes nefese
"Ne?!" Dedi James Lily dediklerimi toparladı
"Tamam çok öyle temas falan yoktu ama yan yana olmaları bile tuhaf ayrıca uyuyorlardı!" Dedi. Aslında benimde kafamı kurcalayan buydu Regulus hiç hu saate kadar uyuyamazdı o hep erken kalkardı bazen hiç uyumazdı bu durum bana göre daha garipti.
Hep beraber yanlarına gittiğimizde Mia'nın arkadaşları da ordaydi ve yeni gördükleri belli olduğu bir yüz ifadeleri vardı. Dean parmakla onları göstererek
"bunu sizde görüyorsunuz dimi?" Dedi kolumu omzuna attım "Evet Dean gerçek"

#herkes bu durumu çok abartmış gibi görünse de aslında tepkileri normaldi beklenmedik hareketlerdi ve onlar çapulculardi dedikoduyu ve dalga gecilebilecek her şey severler, heycanlanirlardi#

Khair

Sonunda uyandığımda başıma yine bir ağrı girmişti. Yanımda Regulusu gördüm. Yan bir gülüş olmuştu yüzümde. Uyuyordu ve uyuyuş şekili boyun ağrısı yapacağı belliydi. Doğrulup ona yaklaştığımda kolunu tutup sarstım. Uyanmadığında elimi yüzüne çıkartıp çenesinden tutarak salladım "pist Regulus uyan" ama uyanmadı bu nasıl bir uykuysa artık. Sonra aklıma şerefsizce bir şey yapmak aklıma geldi. Hızlıca ama kısa mesafeden daha demin yumuşak olduğunu deneyimlediğim yanağına vurdum. Bir an uyanınca "Hey tamam tamam sakin ol iyi misin?" Dedim sanki kendiliğinden uyanmış onu sakinleştirmeye çalışıyor gibi "noldu?" Dedi son derece uykulu bir sesle
"bilmiyorum ki kabus falan gördün heralde" dedim.
"Ondan bahsetmiyorum Khair senin vurduğunu biliyorum." Dedi boynunu ovuşturarak ben demiştim ağırır diye "Hee tamam bilmiyorum ki asıl sana sormalı ne işin var burda?" Regulus'un kaşları çatılı bir yere baktığını fark ettiğimde bende baktım ablamlar ordaydı.
"Abla" "Abi" dedik Regulus ile aynı anda niye burdalardı ki Regulus hızla ayağı kalkıp
"neyse ben gidiyorum" diyerek gittiğinde kapıdaki herkes yanıma geldiğinde herşeyi gördüklerini anlamıştım.
"Regulus mu?" Dedi Agnes
"Khair mi?" Dedi Peter birbirimize isimle hitap etmemizden bahsederek. O gerçekten nasıl oldu bende bilmiyordum. O bana o şekilde seslenince bende öyle seslenmiştim herşey anlık gelişmişti.
"Ayrıca niye başında uyuyordu senin tüm gece burda mıydı?" Diye yeni bir soru ekledi Dean.
"Şimdi şöyle, iksir almaya gelmiş, ateşim olduğunu fark etti. Madam Pomfrey iksir verdi ben direkt uyuya kaldım o sırada yanımdaydı. Burda kalmasını falan bilmiyorum ona sorun ben yeni uyandım." Diye açıkladım kısaca. Hala bana tuhaf tuhaf baktıklarında dedikodulara hala inandıklarını anladım fakat bunun gerçek olmadığını şuan kanıtlayamazdım çünkü dışardan bakıldığında bende böyle anlardım.

"Sirius duydun mu sana 'abi' dedi!" Dedim heyecanla tabi amacim birazda konuyu değiştirmekti
"Evet evet fark ettim çok mutluyum!!" Dedi aynı heyecanla yatağıma oturdu. "Bu konuyu sonra konuscaz" diye fısıldadı kulağıma.

Regulus

Son anda kahvaltıya yetişerek Barty'nin yanına gittim. "Heh geldi sonunda beyfendi. Nerdesin oğlum sen gecede gelmedin seni idare edicem diye canım çıktı" dedi yanına oturduğum gibi
"üzgünüm bart kütüphanedeydim. Uyuya kalmışım" Evans'ın yanında olduğumu söyleyemezdim. Nedeni belliydi. Açıklamasını hayatta yapamazdım. Çünkü ben bile bilmiyorum ki nedenini onlara nasıl anlatıyım. Niye oraya gittim? Niye bütün gece başında bekledim? Niye bu kadar umursadım?Bunların hepsi benim içinde bir soru işaretiydi ve hiç birini düşünerek yapmamıştım anlık gelişmişti. Ayrıca bir anda isimle seslenmeye başladık. Rabastan

"dün Evans'ın yanına gitmişsin?" Bunu duyduğumda yemek boğazıma takıldı ve biraz öksürdüm. Şaşırmıştım ama belli etmemeye çalıştım
"Evet biraz dalga geçtim o savunmasız olduğunda dalga geçmek daha çok sarıyor." Dedim.
"Hımm öyle mi bütün gece orda kaldığını söylüyorlar?" Dedi sorgulama amacıyla, nasıl yani griffindorlular'ın ağzında bakla ıslanmıyordu resmen hemen herkese söylemişler miydi? "Sacmalama nerden çıkıyor bunlar yine mi dedikodu?" Diye yalanladım tabiki.
"Hastane kanadın da bir ravenclaw varmış ondan duydum"
"Sende hemen inandın yani"
"Yani pek huyu değildir yalan söylemek hem bu aralar çok şüpheli davranışlarınız var" derken hepsi yüzüme bakarak duygularımı anlamaya çalışıyordu ama ben çocukluğumdan beri onları gizlemeyi öğrenmiştim. Hiç şansları yoktu.
"Sacmalamayı kesin ve derslere gidelim."

Bina başkanı gelip mcgonagall'ın odasına gitmemi söyledi.

Khair

Hastaneden Agnes'ın yardımıyla çıktım. Mcgonagall, beni çağırdığını alt sınıflardan bir griffindor, söylemişti odaya gittiğimde prof. Slughorn da oradaydı. Sanırım cezam iptal olmustu, öyle umuyordum yani.

"Mrs. Evans biliyorum quidditch, ceza, yaralanma falan derken çalışamamış olabilirsiniz fakat siz en iyi öğrencilerimdensiniz notlarınız düşüyor ve buna göz yumamam bu yüzden bazıları için özel yaptığımız bir uygulama var yani seni çalıştırması için birini ayarlıyacağız ve bu yaşıtlarından olucak daha iyi anlasabilmek için bunu prof. Slughorn ile görüştüm onunda bana bir önerisi oldu"

dedi ve bu dediği ile bir slytherin olduğunu anladım fakat kim beni çalıştıracak kadar iyi olabilirdi ki? Dediğim an kapıdan biri girdi. Şom ağızlı olacağım tuttu tabi içeri Black girdi. Gerçekten mi bu onun çok gurur duyacağı bir şeydi. Lütfen o olmasın yanlışlıkla yada başka bir şey için gelmiş olsun lütfen.

"Mrs. Evans mr. Black sana yardımcı olucak" Slughorn bunu dediğin de sarılı olmayan elimle yüzümü ovuşturdum. "Hayır ya hayır profesör ablam falan yardımcı olsa bana" dedim. Regulus'un keyfi yerindeydi tabi sırıtıyordu.
"Üzgünüm mrs. Evans aranızda bir rekabet olduğunu biliyoruz fakat artık tatlıya bağlarsanız iyi olacaktır."

"Mr. Black  sana güveniyorum mrs. Evans'in notları yükseldiğinde emin ol bu sanada yansıyacaktır. Lütfen bu olayı önemseyin!." Dedi Slughorn Regulusa yönelik.

Çıktığımızda ağlamaklı bir ses çıkardım ve Regulus çok alçak bir sesle kahkaha attı. "Demek seni eğiticem Evans bu benim için bir zevk olucak." Dedi kolunu omzuma atarak. "Rahat bırak beni Black" dedim tekrar soyadlara dönmüştük.

"Tamam tamam bu gece bir program hazırlayıp yarın sana veririm" dedi giderken.

STARS*REGULUS BLACKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin