Sonunda odamdaydim aslında ilk isim yatmak olucakti fakat 3 ay görmediğim bizden önce gelen canım arkadaşım Hope'un üstüne atlayarak sarılmak daha mantıklı gelmişti.
"Beni öldürmeye çalışıyorsun değil mı" "Hayir tabikide canım arkadaşım" kafasına sarılarak sanırım bir yandanda solunum yerlerini kapatıyorum ama umrumda değildi.
Agnes içeri girdiğinde "YARDIM" diye boğuk bir sesle bağırdı. Maalesef Agnes benden daha güçlüydü ve beni çekti aldı. "Ne yiyosun sen be temel reis gibi ıspanak mı?"
Beni hiç takmadilar ve sarıldılar. Banyoya gidip boyadigim saçların az da olsa dibi gelmişti ama hoşuma gitmediği için onunla uğraşıp duşa girdim.Çıktığımda biraz yattım. Uyandığımda etrafta Agnes da Hope da yoktu yemek saati gelmişti o yüzden tipime bile bakmadan assagi indim aç biri oldugumu söylemiştim. Herkes bana bakıyordu evet biliuorum güzelim ama ne bu ilgi Hope'un yanına oturduğum da bana endişeyle bakıyordu
"Mia sakin ol tamam mı?"
"Neler oluyo bir sıkıntı mi var?"
Bunu dememden 1 salise sonra gümüş bardağı aldım. Ve yansimamdaki yeşilin ne alaka olduğunu anlamaya çalıştım. Azıcık düşünüp fark ettiğimde tiz bir çığlık atmıştım.
attıktan hemen sonra pişman olsamda haklı bir çığlıktı. Sadece diplerini boyadigim saçların dipleri sarı olması gerekirken koyu yeşildi çıldırmak üzereydim. Yeşil renkli olması bunun işsiz şerefsiz bir slytherin olduğunu belli ediyordu. Ben tam olarak bu tarifin kim olduğunu biliyordum. Sorun renkle alakalı değildi tabi griffindor olarak tercih etmezdim ama aslında sadece diplerimde olması sıkıntıydı. Hızla kalkıp slytherin masasına yürüdüm sinirimin bana verdiği bunu anlatırken nasıl olduğunu hala sorguladığım bir güçle black i oturdugu yerden yaksindan tutup kaldırdım evet benden uzundu ve tabiki havada falan değildi ama onu nerdeyse boguyordum ve o ayağı kalmamıştı yani buna izin veriyoru ve bu umrumda bile degildi sebebini sonradan anliycaktim zaten.
E kimsede bu hareketimi sorgulamiyordu bunun sebebinin slytherin olduğunu anlamışlardı benim tek düşmanımı da biliyorlardı e bütün kapılar Rugulus Arcturus Black e çıkıyordu. Ben önemli bir şey unutmuştum bunlar olurken hocaların hepsi bizi seyrediyordu. Bir anda Regulus'un arkadaşları olayı fark edip ayaklandı. Fakat tam o sırada mcgonagall arkamdan yaklaştı ve beni çekti "Gel buraya" dedi soğuk bir sesle açıkçası hayatımda en korktuğum insanlardandı. Blacke sinirli sinirli baktığımda sırıtıyordu. Ve işte bu bana karşı koymama sebebiydi.Bu sene quidditch oynamayı cok istiyordum ama bu konu bunu engelleyebilirdi tek endişem buydu.
"Bakın bayan Evans notlarınız iyi şuana kadar ufak sehler hariç başınız hiç belaya girmedi ama şiddetli saldırı kabul edilemez.""Ama saçıma bakın profesör bu yaptığı yanina mi kalıcak?"
"Onun yaptığına dair kanitiniz varsa yanına kalmaz fakat sizin cezaniz kadarda ağır olmaz şimdi gelelim cezaniza" o cezayı düşünürken bende black konusunda ne yapacağımı düşünüyordum. Kanıt bulamayacağını biliyordum o sinsi yılan temiz çalışırdı ondan çok iyi suç ortağı olurdu aslında ama o piç insanlari satardı. Her neyse bunu kanıtlayamazdım o yüzden ne kadar sinirli olsamda küçük bir intikam alicaktim fakat bunu geniş bir zamanda düşünsem daha iyi olur.
"Bak griffindor takımına katilmak istediğini biliyorum o yüzden eğer secilirsen antrenmanlar hariç prof. Slughorn un alt sınıf derslerine giriceksin ve yardımcısı olucaksin..." Dedi
"Ne kadar sürücek?" Sormaz olaydım
"1 ay-"
"ama" diye itiraz edicektim fakat "2 ay oldu" mutsuz mutsuz yemeğe döndüm zaten uzgundum birde aç olamazdım. Olaydan sonra geldiğim için çoğu bana şaşkın şaşkın bakiyordu. Huyumu bilen arkadaşlarım zaten ne olduğunu öğrenmek için beni bekliyorlardı. Regulusa baktigimda şaşırdığı falan yoktu ben yaptım der gibi sırıtıyordu. Karnımı doyurduktan sonra odama çıktım ve boyayı incelemeye başladım.Regulus
Ertesi sabah oldukça mutluydum. Sinirimi çıkardım ve bunun keyfiyle kahvaltı yapmaya basliycakken içeri giren Evansa gözüm takıldı O SACLARİNA NE YAPMIŞTI şimdi bunlar ocimden geçtiği için dış reaksiyon olarak sonuna kadar açılmış gözlerim vardı. Manyak saçlarının tamamını koyu yeşil yapmış. Aslına bakarsanız bunu yapan kisi slytherinlerden biri olsaydı oldukça çekici göründüğünü söylerdim ama değil.
"Hey bu kim?" Dedi yanımdaki Barty Evansi işaret ederek salak tanımamıştı "Evans gerizekalı !" Şaşkın şaşkın bakiyordu
"Lan nasıl tanıdın çok havalı olmuş renge bayıldım"
ben seçtim bayılırsın tabi "Sacmalama iğrenç olmuş tek iyi yanı yeşil olmasi neyseki 2 hafta sonra etkisi gecicek" dedim bir yandan Evansa iğrenir gibi bakarak tamam gerçek duygularım bunlar değil ama kimse bilmesede olur.
Evansa bakarken başka birinin bana baktığını hissedip oraya baktım abi- yani Siriusla göz göze geldik. Çok hafif gülümsedi fakat başımı çevirdim bu seferde Evansla göz göze geldik ve nedense sürekli görmek istemediğim insanları görüyordum.
# yada görmek için can attıklarını ama kabul etmediklerini #Khair
"Kızım ne yaptın kendinee?" Dedi Dean beğendiğini belli eden fakat şaşırmış bir tonda "nasıl olmuş ?"dedim saçlarımı saklayarak "baya yakışmış" diye devam etti. "Renk seçimi hayır ama beğenmedim diyemem" dedi koyu griffindor taraftarı Agnes. Kafamı büyük sınıfların olduğu tarafa çevirdiğimde ablam Potter Remus ve Peter'ın ağzı açık bana baktığını fark ettim. O tiplerine kahkaha attım. Potter renkle alakalı sıkıntı olduğunu üstüne bastıra bastıra söylüyordu aslında aynı tepkiyi Blackten de beklemisyim fakat dalmış bir yere bakıyordu ilgisizliği beni üzsede bir kıza bakıyor olabilme ihtimaline karşı hemen duygu değiştirip sinirlendim baktığı yöne baktığımda düşmanıma bakıyordu yani kardeşine bazen kardeş olduklarını gerçekten unutuyordum. Black küçük olan başını çevirdi bu seferde biz göz göze geldik saçlarımı elimle savurdum ve tatlı bir gülücük attım ikimizde biliyorduk ki tatlı falan değildi o da durmaz tabi bana karşılık verdi hemen kusuyomus gibi yaptı. Bu çocuk sürekli black asilligini benimle atışıcam diye bozuyordu ve bunu fark ettiğinde ki yüz ifadesini çok seviyordum.
Dikkatimi arkadaşlarıma yonelttigimde beni izledikleri o fark ettim daha doğru bizi "siz masadan masaya mı tartıştınız daha demin" diye kahkaha attı Hope"onunla her yerde her şekilde atisabilirim tamam mı ?" Dedim bozulmuş gibi ama bozulduğum falan yoktu.
Aklım Sirius da kalmıştı neden dalgındı niye Regulusa bakıyordu, iy ona Regulus dedim neyse konumuza bu değil bir sıkıntısı vardı ve bu beni rahatsız ediyordu.
Quidditch seçmeleri vardı ve bilin bakalım kaptan kimdi tabikide benim canım eniştem gidip bunu onada söyleyerek yalakalık yapmalıyım. Seçmeler baslamadan önce yanına gittim. "Eniştecim naptın bakıyım ay geçen noldu biliyor musun ablama seslenirken Lily Potter dedim inanılıyor musun?" Tamam yaptığım hiç hoş değil ama işimi garantiye almak iyi hissettiriyor."Ne gerçekten mi ne dedi kızdı mi?" Dedi heycanlı bir sekilde hemen yalanı devam ettircektim fakat çok akıllı Remus Lupin lafa daldi "seni kandırıyor çatalak kanma"
gözlerimi açarak "asla ben öyle biri miyim Lupin?" Üç kişi aynı anda evet dedi Lupin, Potter ve orda olduğunu yeni fark ettiğim Pettigrew göz devirdim "hiç de bile çok kırıldım bu tavrınıza" diyip tripli bir şekilde ordan ayrildim üste çıkmaya çalışıyordum ve böyle durumlarda beni kardeş gibi görmeleri çok işe yarıyordu Sirius hariç tabi sahi o nerdeydi?
Seçmeler başlamadan yanına gidip konuşabilirim diye düşündüm ve fevri bir insandım çok uzun sürmeden onu buldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STARS*REGULUS BLACK
FanfictionBirbirlerini düşman olarak gördüyorlardı ama bu kendilerini kandırmaktan başka birşey değildi.